Hocalı Katliamı, olarak tarihe kazınan ve alçakça gerçekleştirilen Ermeni işkenceleri 29’uncu yılına erişti. Çeyrek asrını dolduran katliam hala gönüllülerde derin yaradır. 29 yıldır dinmeyen bu acı nasıl başladı? Hocalı katliamı nedir? Ermeni işkenceleri ne kadar zaman sürdü? Sorularının cevabı, Ermeni katliamının yıl dönümünde sizler için derlediğimiz haberimizde…
Hocalı Katliamı ne zaman ve nasıl başladı?
Ermeniler, Sovyetler Birliği’nin parçalanmasıyla, 1991 yılının son dönemlerinde etrafını çepeçevre sardıkları alanın tek havalimanı olan Hocalı’yı işgal edebilmek için taarruza geçti. Uzun süren taarruzunu 1992 yılının 25 Şubat günü arttıran Ermeniler, gece karanlığında saldırdığı Hocalı’da gerçekleştirdiği vahşet insanlık tarihine kara bir gölge gibi düştü. Hamile kadınların karınlarının deşilmesi, toplu katliamlar, insanlarının başlarını vücutlarından ayırmaları, derilerinin soyulması gibi hunharca eylemler ve o katliamdan sağ kurtulan tarihin canlı tanıklarının ifadeleri, tarihe kanlı harflerle geçti.
Sovyet Rusyası’nın o dönemde Hankendi’nde bulunan ordusunun katliam esnasında Ermeni birliklerine destek olduğu, tank ve toplarıyla kenti ateşe tuttukları belirtiliyor.
Ermeni İşkenceleri Yıllarca Hafızalardan Silinmedi!
Azeri Askeri Savcılığı’nın kayıtlarına göre dönemin Ermeni Savunma Bakanı Serj Sarkisyan’ın İngiliz gazetesine verdiği röportajda, “Hocalı’dan önce Azerbaycanlılar, Ermenilerin masumlara dokunmayacağını düşünüyordu. Biz bu algıyı kırdık” cümleleri, Ermenistan idaresinin katliamı bilinçli şekilde gerçekleştirdiğini itiraf etmekteydi.
Azerbaycan’ın konuya konuya ilişkin son açıklamasında; “Hocalı soykırımı dünya kamuoyu yargısınca yaptırıma çarptırılmalı! Milletlerarası düzeyde yapılan caniliklerin cezasızlığına son verilmesi gerekmektedir. Milletlerarası kamuoyunu, Ermenilerin gerçekleştirdiği işkence ve katliamı kınanmalı, insanlık suçu olan Hocalı Soykırımı tanınmalı, çağrısında bulunuyoruz” ifadelerini kulandı.
Bugüne kadar 15 ülkenin parlamentosu ve ABD’nin 16 eyaletinin meclisi Hocalı’da yaşananları kınayan ve soykırım olarak gören kararları kabul etti.