Esed rejimi ablukasındaki Rukban Kampı'nda siviller yaşam mücadelesi veriyor

Ürdün ve Irak sınırına yakın bir noktada bulunan Rukban kampı 2018'den bu yana Esed rejiminin ablukası altında.

Eklenme Tarihi: 20 May 2022
2 dk okuma süresi
Güncelleme Tarihi: 26 Eyl 2024
Esed rejimi ablukasındaki Rukban Kampı'nda siviller yaşam mücadelesi veriyor

Esed rejimi ve Rusya, binlerce Suriyeli mültecinin yaşadığı Ürdün ve Irak sınırına yakın Rukban kampı üzerindeki ablukasını sıkılaştırdı.

Yüzde 80'inin kadınlardan ve çocuklardan oluştuğu kampta yaşam koşulları gün geçtikçe daha da kötüleşiyor. Birleşmiş Milletler yardımlarının kampa girmesini engelleyen Esed rejimi, bölgedeki sivilleri az miktarda bölgeye girebilen kaçak mallarla hayata tutunmaya zorluyor.

El Cezire Arapça servisine konuşan ve güvenlik nedenleriyle tam ismini vermeyen bir kamp sakini gıda eksikliğinin büyük oranda yaşamlarını etkilediğini söylüyor. 7 yıldır kampta kalan Ahmed, kötü şartların etkisiyle yakın bir zamanda eşinin düşük yaptığından ve yaşlı ebeveynlerinin sağlık koşullarının kötü durumda olduğundan yakınıyor. Ahmed "Kampta gerçekten hiçbir şey bulamıyoruz. Uzman doktor yok. İnsanlar ölüyor ve insanların ölüm sebeplerini bilmiyoruz." diyor.

Rukban kampı, ABD'nin Suriyeli küçük bir muhalif grubu eğittiği Tanf üssü yakınlarında bir "çatışmasızlık bölgesi" içerisinde yer alıyor.

Ayrıca, Rukban kampı ile doğrudan temasa geçebilen Suriye Acil Durum Görev Gücü'nün yöneticisi Muaz Mustafa, "çatışmasızlık bölgesi" sınırları dışarısında kalan kamp sakinlerinin de rejim kontrolündeki bölgelere geri dönmek durumunda bırakıldıklarını belirtiyor.

2021 yılında yayımlanan Uluslararası Af Örgütü raporunda, Esed rejimi kontrolündeki bölgelere dönen onlarca Suriyelinin işkence, zorla kaybetme ve cinsel şiddet ile karşılaştığı belgelenmişti. Rapora göre, birçok Suriyeli mülteci gözaltına alınmış, bunlardan bazıları işkenceye maruz kalmış, bir kısmı ise zorla kaybedilmişti.

Kamptaki dayanılmaz koşullar, binlerce mültecinin yaşamını doğrudan etkiliyor. Mültecilerin kamptan ayrılma ihtimalleri çok düşük olarak görülüyor. Tek seçeneğin ise kampın durumuna dair bilgileri uluslararası camiada duyurmak olduğu belirtiliyor.