Filistin Esirler ve Özgürler Heyeti tarafından, "26 Haziran Uluslararası İşkenceye Karşı Mücadele ve İşkence Görenlerle Dayanışma Günü" dolayısıyla yayımlanan raporda, 2014 yılında 3 İsrailli yerleşimcinin kaçırılmasının ardından Filistinli tutuklulara yönelik işkence oranının arttığı belirtildi.
Terör rejimi İsrail'in iç istihbarat servisi Şin Bet'in "ülke yargısındaki boşluktan istifade ederek", tutukluların sorgulanmaları sırasında, "İsrail'in güvenliğini tehlikeye attıkları gerekçesiyle" uluslararası hukukta yasak olan her türlü işkence yöntemini kullandığı ifade edilen raporda, 1967 yılından bu yana İsrail hapishanelerindeki 73 Filistinlinin işkence sonucu hayatını kaybettiği aktarıldı.
Terör devletinin, "yasal düzenlemeyle işkenceye izin veren tek devlet" olduğu savunulan raporda, "Tutuklu, 'tehdit teşkil ediyor' bahanesiyle 'zorunlu korunma' kisvesi altında Şin Bet soruşturmacılarına şiddet ve işkence için alan açılıyor" ifadelerinde yer verildi.
Raporda, İsrail'in tutuklulara işkence uygulayarak Cenevre Sözleşmesine göre "savaş suçu" işlediği kaydedildi.
İşgal güçlerinin sorgulama esnasında "vahşi ve ahlak dışı" işkence metotları kullandığına değinilen raporda, işkence metotları ise "tutukluyu uzun süre bitkin bir şekilde bırakma, şiddetli dayak, hakaret, aşağılama ve onur zedeleyici küfürler etme, tek kişilik hücrelerde tutma, avukatlarla görüşmesine engel olma, baskı aracı olarak aile bireylerinden birini tutuklama, cinsel taciz, uyutmama, şiddetle sarsma, elektroşok verme ve psikolojik baskı" şeklinde sıralandı.
Filistin Esirler Bakanlığı verilerine göre, siyonist hapishanelerinde 7 bin civarında Filistinli tutuklu bulunuyor.