Bugün yapılan haberlerin, imha edilen tonlarca etin sahibinin %100 sağlıklı olduğuna dair çıkan raporlarla, olayı yargıya taşıma girişimi üzerine yayınlanması dikkatlerden kaçmadı.
'Menşei belli olmayan' diyerek imha edilen etlerin sahibi Mehmet Damar, etler benim diyerek sosyal medya hesabından açıklama yapmış ve yaşadığı mağduriyeti dile getirmişti.
Medya da bugün çıkan haberler üzerine Et-Pi Firması sahibi M. Damar bir kez daha sosyal medya hesabı üzerinden açıklamada bulunarak şunları kaydetti;
Medyada çıkan haberleri gördüm. Ben o etlerin bana ait olduğunu Furkan Vakfı ile hiçbir alakası olmadığını daha önce açıklamıştım. Medyadan öğrendiğim kadarıyla Furkan Vakfı üç yıldan beri kayyum tarafından idare edilmekte ve faaliyet yapmamaktadır. Dolayısıyla bu etin onlara ait olması mümkün değildir. Bu etler sahipsiz değil ki sahibi aranıyor.
Soğuk hava deposunun önündeki ortak alanda bulunan kamera görüntüsünde Furkan Vakfından olarak tanınan bazı kimselerin görünmüş olmasına dayanarak etlerin Furkan Vakfına ait olduğunu iddia ediyorlar. İtlaf ettiklerinde bu görüntüler henüz ellerinde yoktu. Sadece zanlarına ve vehimlerine dayanarak 39 ton etimi itlaf ettiler. Bu olaydan on gün önce de yine aynı görevliler kendi iş yerime gelip oradaki 1.800 kg etimi de itlaf etmişlerdi. Bazı kimseler benimle uğraşmaktadırlar.
Ayrıca o alanda bulunan tek soğuk hava deposu benim kiraladığım depo değil. Benim kiraladığım soğuk hava deposunun yanında başka bir soğuk hava deposu daha var. İkisine de aynı kapıdan girilip çıkılmaktadır. Oraya giren çıkanlar da vardı, ben onları tanımam. Yanlış bir istihbarat üzerine tertemiz etlerimi Furkancıların diyerek itlaf ettiler. Şimdi de haklı çıkmak için Furkancılar demeye devam ediyorlar.
Bu hayvanları usulüne uygun bir şekilde mezbahanede veteriner kontrolünde kestirdiğime ve etlerin bana ait olduğuna dair elimde tüm belgelerim mevcuttur. Etlerimin itlaf edildiği gün olayı haber aldığımda Ankara’da hastanede yatmakta olan babamın başındaydım. Bana haber geldiğinde hemen telefon açıp “etler benimdir, bekleyin geliyorum” dediğim halde beni beklemediler. Etlerden numune aldıkları halde sonucu da beklemediler ve etlerimi aynı gece alelacele itlaf ettiler. Etlerin temiz olduğuna dair elimde tutanak ve adli rapor var. Şimdi onlara dava açtım diye Furkan vakfı çarpıtmalarıyla suçlarını örtbas etmeye çalışıyorlar. Beni bu şekilde tehdit edip mahkemeden vazgeçirtmeye çalışıyorlar.
Ben Adana’da alanında tanınan bir firma sahibiyim. Böylesi bir kumpasın içinde adımın geçmesiyle de ayrıca mağdur edildim. Bu durumdan da şikayetçiyim. Elimdeki belgeleri de paylaşacağım.
