Gazze ve Batı Şeria ile İsrail'de Filistinlilerin yaşadığı şehirlerde, ırkçı Yahudi ulus devlet yasası ile İsrail'in Doğu Kudüs'ün doğusunda yer alan Han el-Ahmer'i yıkma kararını protesto için genel grev kararı alındı.
Gazze'deki Filistinli grupların büyük bölümünü bünyesinde barındıran Filistin Ulusal ve İslami Güçler Komitesi yaptığı açıklamada, ırkçı Yahudi ulus devlet yasasına tepki ve Han el-Ahmer sakinleriyle dayanışma için Filistin halkına bugün için genel grev çağrısında bulundu.
Grevin, ticaret sektörünü, hükümete bağlı olan ve olmayan tüm kurumları kapsayacağını belirten komite, ırkçı yasaya tepki göstererek, Han el-Ahmer sakinleriyle dayanışma içinde olduklarını ifade etti.
Batı Şeria'daki Ulusal ve İslami Güçler de hayatın her alanını etkileyecek şekilde genel greve gitme çağrısı yaptı. Açıklamada, ırkçı yasaya tepki için toplu halk eylemlere katılımın önemi vurgulandı.
İsrail'deki Arap Vatandaşları İzleme Yüksek Komitesi tarafından yapılan yazılı açıklamada da ırkçı yasaya tepki ve Han el-Ahmer sakinleriyle dayanışma için İsrail'de yaşayan Filistinlilere genel grev çağrısında bulunuldu. Açıklamada, grevin geniş kapsamlı olacağı aktarıldı.
Gazze'deki 4 üniversite ile bir fakülte de eyleme katılacaklarını bildirdi.
Ramallah'taki Filistin yönetimine bağlı Filistin Para Otoritesi (Merkez Bankası mesabesinde), Gazze ve Batı Şeria'daki bankların bugün çalışmayacağını ve greve dahil olacağını duyurdu.
Gazze Belediyeler Birliği, Filistin Ulusal ve İslami Güçler Komitesinin grevine katılacaklarını ve çalışmaları durduracaklarını kaydetti.
İsrail meclisinde temmuz ayında çok az oy farkıyla kabul edilen Yahudi ulus devlet yasası, iki farklı vatandaş modeli öngörüyor. Buna göre, yaklaşık 9 milyon nüfuslu ülkenin yüzde 20'den fazlasını oluşturan Arapların ikinci sınıf vatandaş konumuna düşeceği belirtiliyor.
Yıkım kararıyla gündeme gelen Han el-Ahmer
İsrail Yüksek Mahkemesi, mayıs ayında Han el-Ahmer bölgesinde yaklaşık 190 Filistinlinin yaşadığı derme çatma barakalar ile bölgedeki başka yerlerden gelen 170 öğrencinin eğitim gördüğü okulun yıkılmasına karar vermişti.
Mahkemenin kararının ardından temmuz ayı başında İsrail polisi eşliğinde bölgeye gelen yıkım ekibi, Filistin'in farklı yerlerinden gönüllüler ve bölge halkının direnişiyle karşılaşmıştı.
Hem uluslararası camiadan gelen tepkiler hem de Filistinlilerin direnişi sebebiyle İsrail güçleri yıkımı gerçekleştirememiş, İsrail mahkemesi de bölge sakinlerinin başvurusu üzerine yıkım kararını askıya almıştı.
Siyonist İsrail Yüksek Mahkemesi 5 Eylül'de de Han el-Ahmer'deki yıkım kararına yapılan itirazı reddederek, bölgenin 7 gün içinde boşaltılmasına ve yıkımların başlatılmasına hükmetmişti.