Gazeteye konuşan uzmanlar, Trump'ın geçen hafta Türkiye ve Rusya ile ilgili açıkladığı yeni yaptırımların mali piyasalar üzerindeki yarattığı olumsuz etkiye dikkat çekti.
Haberde, Trump'ın geçen hafta bu iki ülkeyle ilgili açıkladığı yaptırımların ardından Türk Lirası ve Ruble'nin değerinin anında düştüğü hatırlatılıyor.
Gazete, ABD'nin İran'a yeniden yaptırım uygulama kararının, İran Riyali'ni olumsuz etkilediğini de ekliyor.
Uluslararası hukuk şirketi Gibsob, Dunn & Crutcher'ın verilerine göre, ABD geçen yıl yaptırım listesine 944 kişi ve tüzel kişi ekledi. Bu yıl 1000 ismin daha eklenmesi bekleniyor.
Eski Hazine Bakanlığı yetkilisi, hukuk firması Morrison & Foerster'dan John Smith, bu durumu Financial Times'a "Bu neredeyse bir kusursuz fırtına" diye değerlendiriyor ve ekliyor:
"ABD'nin karşı karşıya olduğu küresel krizleriniz var, yönetimle ilgili özellikle de Rusya'yla ilgili şüpheleri olan bir Kongreniz var ve sadece düşmanlarınız değil dostlarınızla da karşı karşıya gelmeye çalışan bir yönetiminiz var."
'Trump hızlı sonuç almak istiyor'
Financial Times, Pastör Brunson davası ve ABD yaptırımlarını hatırlarken, bir NATO üyesinin bir ABD vatandaşını tutuklamasıyla ilgili siyasi tartışmanın istisnai olmasıyla birlikte Trump'ın bir NATO üyesi ülkenin bakanlarına yaptırım uygulamasının da eşinin benzerinin görülmedeğini aktarıyor.
ABD Hazine Bakanlığı bünyesindeki Yabancı Varlıkların Kontrolü Ofisi'nin eski bir yetkilisi olup şu anda uluslararası denetim, danışmanlık ve vergi hizmetleri şirketi PricewaterhouseCoopers'ta çalışan Daniel Tannebaum FT'ye, Trump'ın yaptırımları 'füze gibi kullandığını' söylemiş: "Hızlı sonuç almayı seven bir başkanınız var ve bu yüzden yaptırımlar var."
FT, saldırgan yaklaşımın ve bazen de müttefiklerle koordinasyon eksikliğin mali piyasalarda kontrol altına alınması zor çalkantılara neden olduğunu belirtiyor.
Columbia Üniversitesi'nden yaptırımlar uzmanı Richard Nephew ise ABD'nin Nisan ayında Rus işadamı Oleg Deripaska'nın 'imparatorluğuna' yaptırım uygulaması örneğini vermiş ve bunu "önce vur sonra soru sor mantığı" olarak yorumlamış.
FT, bu yaptırımların piyasalar ve yabancı sermayede geri tepme etkisini yarattığını, ABD'nin daha sonra bunun etkisini azaltmak için yeni yollar aramak zorunda kaldığını yazıyor.
Haberin sonunda uzmanların, ABD'nin müttefiklerinin desteklememesi nedeniyle İran'a yönelik yaptırımların da fayda getirmeyeceği yönündeki görüşlerine yer verilmiş.
Haberde düşünce kuruluşu Yeni Amerikan Güvenlik Merkezi'nden Peter Harrell, Trump'ın Kuzey Kore konusunda ise yaptırımları diğer ülkelerle birlikte BM Güvenlik Konseyi üzerinden uyguladığını ve bunun sonunda Kuzey Kore'nin müzakere masasına gelmesini sağladığını, bu açıdan tek başarılı örneğin bu olduğunu belirtmiş.