Furkan gönüllüleri bugün Adana Merkez Park'ta bir araya gelerek her hafta zulme karşı farkındalık oluşturmak ve 10 Mayıs mahkemesindeki siyasi karara tepki göstermek için Alparslan Hoca ile aynı saatte yaptıkları kitap okuma etkinliğini gerçekleştirdiler. Gönüllüler etkinliğin ardından Alparslan Hocanın ve Furkan Vakfının mahkeme sürecinde yapılan hukuksuzlukları, verilen siyasi kararları anlattıkları bir basın açıklaması gerçekleştirdiler.
Basın açıklamasının tam metni şöyle;
“Bugün 464 gündür tutuklu bulunan muhterem Alparslan Kuytul Hocaefendinin ve Furkan Vakfının mahkeme süreci hakkında kamuoyunun bilmesi gereken bazı hakikatleri paylaşmak istiyoruz.
Furkan Vakfı ve vakfın Kurucusu Alparslan Kuytul Hocaefendi yaklaşık 40 yıl boyunca milletine ve dinine hizmet etmiş, hayırlı işlerde toplumuna öncülük yapacak Öncü bir Nesil yetiştirmenin gayreti içinde olmuştur.
Ancak bir buçuk yıl kadar önce bir oldu bittiye getirilerek Alparslan KUYTUL Hocaefendi ve Furkan Vakfına terör örgütlerine operasyon yapar gibi şafak baskını yapılmıştı. Bu operasyon sonucunda Alparslan Kuytul Hocaefendi,Vakıf yönetimi ve gönüllüleri terör suçlaması iddiasıyla gözaltına alınırken Furkan Vakfına da kayyum atanmıştı. Muhterem Alparslan Kuytul Hocaefendi aylar sonra 8 Kasımda çıkarıldığı ilk duruşmada terör suçlamasından, daha sonra da 24 Ocakta suç örgütü iddiasıyla çıkarıldığı Adana 4. Ağır ceza mahkemesince tahliyesine karar verilmişti. Mahkemenin tahliye ile ilgili gerekçeli kararında aynen şu ifadelere yer verilmişti: “Alparslan Kuytul ve yargılanan diğer sanıkların ‘haklarında atılı suçlarla ilgili delillerin büyük oranda toplanmış olması, sanıkların büyük bir çoğunluğunun savunmalarının alınması, üzerine atılı dolandırıcılık suçu vasfının değişme ihtimalinin bulunması, tutuklulukla geçirdikleri süre nedeni ile delilleri karartma ve kaçma şüphesi kalmadığı’ göz önünde bulundurularak tahliyelerine karar verilmiştir.” Ancak 24 saat dahi geçmeden bu tahliye kararı sonrası Savcılığın bir üst mahkemeye itirazı sonucu Alparslan Hoca ve Ali Alagöz tekrar tutuklanarak cezaevine gönderildi.
Değerli halkımız, ne gariptir ki Adana 4. Ağar ceza mahkemesinin tahliyesine karar verdiği gerekçeli kararı ters yüz eden Adana 5. Ağır ceza mahkemesi ‘sanıklara yüklenen suçun işlendiği konusunda kuvvetli suç şüphesinin varlığını gösteren somut delillerin bulunması, bu nedenle sanığın delilleri karartma ve kaçma şüphesi nedeniyle yeniden tutuklanmalarına kararını verdi.
Son olarak ise 10 Mayıs tarihinde Alparslan Kuytul Hocaefendi ve Vakıf başkanı Ali Alagöz Adana 4. Ağır ceza mahkemesinde 2. defa hakim karşısına çıktılar. Adana 4. Ağır ceza mahkemesi 10 Mayısta görülen bu duruşmada adeta kendi kendisiyle çelişerek daha önce 24 Ocakta verdikleri kararın tam zıddı bir karara imza attı. Adana 4. Ağır ceza mahkemesi 24 Ocaktaki tahliye kararında kişilerin haklarında atılı suçlarla ilgili delillerin büyük oranda toplanmış olması, sanıkların büyük bir çoğunluğunun savunmalarının alınması, üzerine atılı dolandırıcılık suçu vasfının değişme ihtimalinin bulunması, tutuklulukla geçirdikleri süre nedeni ile delilleri karartma ve kaçma şühpesi kalmadığı’derken aynı mahkeme ve aynı mahkemenin heyeti 10 Mayıstaki duruşmada “sanıklara yüklenen suçun işlendiği konusunda kuvvetli suç şüphesinin varlığını gösteren somut delillerin bulunması, işin önemi, verilmesi beklenen ceza, bu nedenle sanığın kaçabilme şüphesini uyandıran somut olguların bulunması sebebiyle adli kontrol uygulamasının yetersiz kalacağı beyan edilmiş, tahliye talebinin reddi ile tutukluluk hallerinin devamına’ kararını verdi.
Değerli kardeşlerim, kıymetli halkımız! aynı mahkeme, aynı mahkeme heyeti; aynı dosyaya, aynı delillere ve belgelere bakarak ilk duruşmada tahliye kararı verirken nasıl oluyor da ikinci duruşmada tutukluluğunun devamına kararını veriyor. Ey akıl sahipleri, ey adalet ve vicdanlarını kaybetmemiş olan sağduyulu insanlar! Soruyorum sizlere, dosyaya hiçbir belge ve bilgi ilave edilmediği halde dosyada değişen hiçbir şey de yokken hakimin ve mahkeme heyetinin kararını değiştiren sebep ne olabilir? Hukukçuların ve halkımızın açık bir şekilde görüp ifade ettiği gibi bu dava bağımsız hukukun dışında tamamen “siyasi” olarak ilerlemektedir. Alparslan Hocaya verilen bu ceza tamamen hukuk dışında verilmiş olan keyfi bir cezadır. Onu suçlu bulacak hiçbir delil ve belge olmadığı halde bir buçuk yıldır kendisine zulmedilmektedir. Maalesef mahkeme heyeti siyasi baskılara boyun eğerek, tutuklu yargılamayı bir cezalandırma ve susturma yöntemi olarak kullanmaktadır. Ayrıca siyasi baskılar sonucunda verilen bu adaletsiz kararlar hukuku derinden sarsmış, mahkemelere güveni tamamen bitirmiştir.
Mahkemelerin hiçbir belge ve delile dayanmayan bu çelişkili kararları Alparslan Hocanın da ifade ettiği gibi tamamen susturmaya yönelik olarak işleyen ucuz yöntemlerdir. Öte yandan kamuoyundan gizlenen Alparslan Hocanın tutuklanmasının sebebi ne terör örgütü ne suç örgütü ne de dolandırıcılık iddialaridir. Gerçek sebep tevhidi anlatması, mazlumların hakkını savunması, adaletsizliğe ve haksızlığa boyun eğmemesi, krala çıplak demesi, siyasî otoriteye beyat etmemesidir. Herkes şunu bilmelidir ki ne Alparslan hoca ne de Furkan Gönüllüleri hiçbir zaman zulme boyun egmeyecek ve hakkın savunucuları olmaya, tevhidi anlatmaya, Allahın dünyasında Allahın dediği olur demeye, zulüm ve haksızlığın karşısında durmaya devam edecektir.
Bizler Furkan gönüllüleri ve Alparslan hocanın talebeleri olarak mahkemelere ve mahkeme heyetlerine siyasi baskılara boyun eğmemeye, siyasi değil adil kararlar vermeye davet ediyoruz. Ey yargı mensupları hatırlatmak isteriz ki adalet her zaman herkese lazımdır.
Son olarak ey mahkemeleri baskıları altına alıp haksız ve çelişkili kararlar verdiren zalimler! Size gelince, sizler de kazdığınız kuyuya kendiniz düşeceksiniz. Yapıp durduğunuz zulmünüz sizin sonunuzu getirecek. Sürdüğünüz saltanatınızı kaybedeceksiniz. Eğer tevbe edip hatalarınızdan dönmeyecek olursanız yıkılacaksınız, kalplerde yeriniz kalmayacak . Biz bu dünyada hakkı savunmanın bedelini öderiz lakin siz, kıyamet günü bu yaptığınız haksızlıkların ve zulmün bedelini ödeyemeyeceksiniz.