Gazze Savaşı’nın hedefinde çocuklar var

Binyamin Netanyahu, Gazze halkını acımasızca şiddet, yıkım ve açlığa maruz bırakarak bir nesil Filistinliyi çocukluklarından mahrum ediyor. Hiçbir yer güvenli değil Fatima üç yaşında ve Gazze’nin güney ucundaki Refah’ta Birleşmiş Milletler Yardım ve Bayındırlık Ajansı’nın (UNRWA) işlettiği barınakta yaşıyor. Anne babası ve iki abisi, Gazze Şehri’ndeki evleri İsrail güçleri tarafından bombalanıp yıkıldığında öldürüldü. Fatima 6 saat … Gazze Savaşı’nın hedefinde çocuklar var Devamı »

Eklenme Tarihi: 04 Nis 2024
4 dk okuma süresi
Güncelleme Tarihi: 04 Nis 2024
Gazze Savaşı’nın hedefinde çocuklar var

Binyamin Netanyahu, Gazze halkını acımasızca şiddet, yıkım ve açlığa maruz bırakarak bir nesil Filistinliyi çocukluklarından mahrum ediyor. Hiçbir yer güvenli değil

Fatima üç yaşında ve Gazze’nin güney ucundaki Refah’ta Birleşmiş Milletler Yardım ve Bayındırlık Ajansı’nın (UNRWA) işlettiği barınakta yaşıyor. Anne babası ve iki abisi, Gazze Şehri’ndeki evleri İsrail güçleri tarafından bombalanıp yıkıldığında öldürüldü.

Fatima 6 saat boyunca enkaz altında kaldıktan sonra kurtarıldı ve sol kolunun kesildiği hastaneye kaldırıldı. Sonunda mahalle arkadaşlarının gözetiminde taburcu edildi ancak yoğun bombardıman yeni ailesini güneye, önce Han Yunus’a sonra da Refah’a taşınmaya zorladı.

UNRWA barınağı aşırı derecede kalabalık. İnsanlar gergin ve zaman zaman şiddet olayları patlak veriyor. Gıda ve temiz suya erişim sınırlı ve tuvaleti kullanmak için iki saat beklemek gerekiyor.

Geçen iki haftada Fatima iki kez ishal oldu ve şimdi de göğüs enfeksiyonu geçiriyor. Sürekli annesini istiyor, kabuslar görüyor ve çok az uyuyor. Aç, susuz ve çok korkmuş durumda. O bir WCNSF (wounded child, no surviving family/yaralı çocuk, hayatta kalan ailesi yok). Bu, Gazze’de tüm ailesini kaybetmiş yaralı çocukların çaresiz durumunu tanımlamak için yardım çalışanlarının kullandığı tüyler ürpertici bir kısaltma.

Ana rahmine düşme ve üç yaş arasındaki dönem, bir çocuğun sağlığı ve gelişiminin yanı sıra daha sonraki sağlığı, duygusal ve sosyal refahı ve bir yetişkin olarak üretkenliği açısından kritik öneme sahip. Bu dönemde beyin hızlı bir şekilde gelişir, çocuğun çevresiyle etkileşimlerine yanıt olarak beyin karmaşıklığı ve bağlantılılığında muazzam bir artış görülür.

Küçük yaştaki bu uyarlanabilir öğrenme aynı zamanda genlerin dışavurum şeklini de değiştirerek, gelecekteki yetişkin yaşamı boyunca sağlık ve davranışın şablonunu oluşturur ve böylece gelecek nesilleri etkiler.

Bir çocuğun en iyi şekilde gelişebilmesi ve tam potansiyeline ulaşabilmesi için besleyici bakıma (güvende tutulması, sağlıklı ve iyi beslenmesi, duyarlı bir bakım alması ve çevresini keşfetmeye ve çevresinden öğrenmeye teşvik edilmesi) ihtiyacı vardır.

Buna karşılık, sürekli olumsuz bir ortamın çocuğun duygusal ve bilişsel gelişiminde olumsuz etki yarattığını ve bunun uzun vadeli sonuçları olduğunu da biliyoruz. Gazze’deki çoğu çocuk gibi Fatima da besleyici bakımın 5 bileşeninden de mahrum. Bunun kendisi ve Filistin ulusunun geleceği üzerindeki etkileri yıkıcı.

Çatışmaların başlamasından bu yana Gazze’de 13 binden fazla çocuk öldürüldü. Bugüne kadar ölen 32 bin kişinin yaklaşık yüzde 70’i kadın ve çocuk.

Çocuk ölümlerinin çoğu bombardıman ve askeri faaliyetlerden kaynaklansa da aşırı kalabalık, temiz suya sınırlı erişim, sanitasyon sistemlerindeki yaygın hasar ve bağışıklamaya erişimin azalması, ölümlerin giderek artan bir kısmının bulaşıcı hastalıklardan, özellikle de ishal ve zatürreden kaynaklandığı anlamına geliyor.

Fatima, çatışmaların başlamasından bu yana yaralanan 74 bin Filistinliden biri ve aldığı yaralar hayatını değiştirecek nitelikte. İsrail’in tıbbi malzeme ve hastane jeneratörleri yakıtına yönelik süregelen ablukası da etkili tıbbi tedaviyi engelliyor.

Dünya genelinde 5 yaş altı çocuk ölümlerinin neredeyse yarısının sebebi yetersiz beslenme. İsrail, Gazze’ye yeterli miktarda gıda ve su girişini engellemeye devam ediyor ve bu durum, fırınların ve tarımsal üretimin sistematik olarak bombalanmasıyla birleştiğinde, Gazze nüfusunun yüzde 95’inin halihazırda acil durum seviyelerinde gıda güvensizliği yaşadığı anlamına geliyor.

Çocuklar, hamile ve emziren anneler ve engelliler yetersiz beslenmede en yüksek risk altında bulunurken, mama sütüyle beslenen bebekler, temiz suya erişim sınırlı olduğu için bir de ishal hastalığı riski taşıyor.

Yetersiz olmasının yanı sıra mevcut gıda karbonhidrat bakımından yüksek ancak protein, yağ ve temel mikro besinler bakımından düşük. Bu nedenle hızla büyüyen çocuklar için yetersiz.

Çatışmaların başlamasından bu yana yetersiz beslenme ve susuzluktan ölen 31 kişiden 27’si çocuktu. Son beslenme araştırmalarında, Refah’ta iki yaşın altındaki çocukların yüzde 10’unun, Gazze’nin kuzeyindeyse yüzde 31’inin akut yetersiz beslendiği tespit edildi. Bu oran mevcut krizden önce yüzde 1’in altındaydı.

Bu durum ne kadar uzun sürerse sonuç da o kadar kötü olacak zira çocukluk döneminde yetersiz beslenme veya kıtlık dönemlerini atlatan çocukların yeterince büyüyemediğini ve tam gelişim potansiyellerine ulaşamadığını gösteren sağlam kanıtlar var. Yetişkinlikte kardiyovasküler hastalık veya diyabet geliştirme riskleri de daha yüksek.

Duyarlı bakım, küçük bir çocuğun sadece yakın çevresi hakkında değil, aynı zamanda insanlar, sosyal ve duygusal ilişkiler ve dil hakkında da bilgi edinmesini sağlar.

Fatima, Gazze’de bu kriz sırasında yetim kalan ya da ebeveynlerinden ayrılan, akrabaları olmayan ve halihazırda kendileri de aşırı stres yaşayan yetişkinler tarafından bakılan 17 bin çocuktan biri.