Bu insani felakete ve bitmek bilmeyen şiddet sarmalına gerçek bir çözüm bulunması gerekiyor.
Gazze’ye bombalar yağıyor ve Filistinli çocuklar yine öldürülüyor. Filistinli militanlar İsrail’i yine roket yağmuruna tutuyor. Ve geçen Mayıs’ta olduğu gibi, bu gelişigüzel roketler Kudüs’e dek ulaştı.
Son birkaç gündür İsrail ordusuyla militanlar (özellikle Filistin İslami Cihat Örgütü) arasında, abluka altındaki ufacık şeritte patlak veren mide bulandırıcı bir şiddet aşinalığı var.
Bu çatışmalarda 6 Filistinli çocuk hayatını kaybetti. İsrail ayrıca salı günü Gazze’ye mal ve yakıt geçişlerini kapattı ve dolayısıyla sadece birkaç saatliğine elektrik verildi; bu da su, temizlik ve tıbbi tesisleri tehlikeye attı. Sadece 40 kilometre uzunluğunda olmasına rağmen 2 milyondan fazla insana ev sahipliği yapan abluka altındaki şerit halihazırda son derece hassas durumda. Bu şiddet dalgasının etkisi çok büyük olacak.
İşte bu nedenle yalnızca bir sonraki alevlenmeye kadar süren acil bir ateşkes değil, aynı zamanda bu korkunç ve amansız şiddet döngüsüne kesin olarak son verecek uygun, kapsamlı ve uluslararası destekli bir barış anlaşması yapılmalıdır.
Daha geçen mayısta, 2014 ve 2012’deki savaşların ardından, iktidardaki Hamas militan grubuyla İsrail ordusu arasında 200’den fazla Filistinlinin ve İsrail’de bir düzine insanın ölümüne neden olan 11 günlük bir savaş yaşandı.
Aradan geçen süre zarfında her iki taraftan da karşılıklı ateş açıldı, kan döküldü, sefalet yaşandı ve İsrail’in Gazze’ye yönelik kısıtlamaları aralıklı olarak sıkılaştırıldı. Bu durumdan en çok oradaki Filistinli çocuklar zarar gördü. Çocukları Kurtarın Vakfı (Save the Children) haziranda Gazze’deki çocukların yarısının intiharı düşündüğünü, yarısından fazlasının ise ateş altında ve 15 yıldır devam eden İsrail ve Mısır ablukası (terör örgütü olarak belirlenen Hamas’ın şiddet kullanarak Gazze Şeridi’nin kontrolünü ele geçirmesiyle uygulanmaya başlandı) altında yaşamaya çalıştıkları için kendilerine zarar verdiğini ortaya koymuştur.
Ve şimdi yeni bir hava saldırısı dalgası baskıyı daha da arttırıyor. İsrail, cuma günü “Şafak Vakti Operasyonu”nu başlatarak, İslami Cihat’ın bir grup liderinin tutuklanmasının intikamını almak amacıyla işgal altındaki Batı Şeria’da düzenleyeceğini söylediği saldırıya karşı önleyici saldırılar gerçekleştirdi.
İsrail ordusu hava saldırılarının askeri altyapıyı hedef aldığını ve iki üst düzey İslami Cihat komutanını öldürdüklerini açıkladı. Ancak Gazze’deki sağlık bakanlığı İsrail tarafından düzenlenen hava saldırılarında 6’sı çocuk, 4’ü kadın ve 1’i yaşlı olmak üzere 31 kişinin öldüğünü açıkladı. 275 kişi daha yaralandı.
İsrail, cumartesi 6 Filistinlinin öldürüldüğü Gazze’nin kuzeyindeki Cibaliye mülteci kampında meydana gelen bir olay da dahil olmak üzere bazı durumlarda hatalı roket atışının sorumlu olduğunu iddia ederek Gazze’deki tüm çocuk ölümlerinden sorumlu olduğunu reddetti. The Independent bunu doğrulayamadı.
İsrail’in Gazze’ye yönelik hava saldırılarına, İsrail’in Kudüs üzerindeki güçlü Demir Kubbe sistemi tarafından düşürülen uzun menzilli roketler de dahil olmak üzere, Filistin İslami Cihat Hareketi tarafından misilleme roket ateşiyle karşılık verildi.
Şu ana kadar İsrail’de hiç kimse, kendiliğinden gelişigüzel atılan füzeler tarafından öldürülmedi. İsrail’in ulusal acil tıp ve ambulans sistemi Magen David Adom, hafif yaralı 21 hastayı tedavi ettiklerini açıkladı.
Bu arada Gazze’de, halihazırda zor durumdaki bir bölgeye baskı uygulanıyor. İsrail, salı günü Erez sivil sınır kapısını ve Kerem Şalom ticari sınır kapısını kapatarak yakıt dahil olmak üzere insan ve mal giriş çıkışını durdurdu. Bu da Gazze’deki tek elektrik santralinin cumartesi (6 Ağustos) çalışmayı durdurmak zorunda kalmasına neden oldu. Bu durum Gazze’nin su, sıhhi tesisat ve tıbbi hizmetleri için büyük bir tehdit oluşturmakta ve olası bir insani felakete yol açmakta.
Norveç Mülteci Konseyi Gazze’de günde sadece 4 saat elektrik verilebileceğini tahmin ederken İsrail’e Gazze’ye yakıt ve diğer malların girişine derhal izin vermesi çağrısında bulundu. Umarım mutlak ateşkesin bir koşulu da bu olur.
Mısır güvenlik kaynakları ve Reuters’a konuşan Filistinli bir yetkiliye göre, daha önceki savaş ve çatışmalarda olduğu gibi Mısır’da bu akşam (7 Ağustos) başlaması beklenen ateşkes için devreye girdi. Ancak ateşkes devam etse ve sınır kapıları tekrar açılsa bile olan oldu. Üstelik yeni bir şiddet dalgası yaşanmayacağının ve daha fazla sivilin öldürülmeyeceğinin garantisi de yok.
Çok geç olmadan Gazze’deki insani felakete ve bir nesil genci yok eden bu bitmek bilmeyen şiddet sarmalına kapsamlı bir çözüm bulunması gerekiyor.