Gelecek Partisi kurucusu Ahmet Davutoğlu, Kurucular Kurulu toplantısının ardından kararları kamuoyuna açıkladı. Kurucular Kurulu tarafından Genel Başkanlığı seçilen Davutoğlu "Çok iyi bir Kurucu Kurulu oluşturuldu. Müslüman, Hristiyan, Türk kökenli, Kürt kökenli toplumdan herkes burada" dedi.
"Bizim adımızı anan basın organları tehdit edildi, 3, 5 yıl millete sesimi duyurmam engellendi" diyen Davutoğlu "Sayın cumhurbaşkanından ayrılmadık o bizi ayırdı. Biz ihraç edildik. Türkiye Cumhuriyeti’nde ilk defa bir başbakan ihraç edildi. Bir akademisyene amfileri kapatanlar vefadan bahsedebilirler mi? En önemlisi en yakın arkadaşına dolandırıcılık suçlaması yapıldığında vefadan bahsedilebilir mi?" diye konuştu.
Davutoğlu'nun açıklamasından satır başları:
"Çok iyi bir Kurucu Kurulu oluşturuldu. Müslüman, Hristiyan, Türk kökenli, Kürt kökenli toplumdan herkes burada.
Bu yola çıkarken Erdoğan'la polemiğe girmeyeceğim demiştim fakat geçen günlerde ağır bir hakaret kullanıldı. İnsanın ruh hali vardır. Bazıları çınar yaprağında düşen bir yaprak bazıları da bahar görür. Cumhurbaşkanı Erdoğan, çınar yaprağını düşen bir yaprak olarak görürken bizler bu çınar yaprağını bahar olarak gördük.
3.5 yıl hayatı düşünce üretmekle geçmiş insana üniversite kapıları kapandı. Türkiye’nin geldiği ve getirildiği yer bizim siyasi hayatımızın ayaklar altına alınması yolsuzluk, kibir ve gösterişin yaygın olduğu bir dönemde kimse kusura bakmasın. Öncelikli sadakat halkımıza olandır. İnsanların gelip hesap sorduğunda benim verecek cevabım olmalı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'a sunduğumuz önerilerden sonuç çıksaydı yine konuşmazdık. Sayın cumhurbaşkanından ayrılmadık o bizi ayırdı. Biz ihraç edildik. Türkiye Cumhuriyeti’nde ilk defa bir başbakan ihraç edildi. Bir akademisyene amfileri kapatanlar vefadan bahsedebilirler mi? En önemlisi en yakın arkadaşına dolandırıcılık suçlaması yapıldığında vefadan bahsedilebilir mi?
"CEVABIMIN ARKASINDAYIM"
Cevabımın arkasındayım. Kampanyada bulunamam demiştim. Kampanya boyunca da katılmadım. Milletimiz ne karar verirse doğru olan budur demiştim. O tweeti attığım zamanda bugünde doğrudur. Milletin ortak kararına saygı duyarım.
Sayın Akşener bir zaruret halinden bahsetmiş. Benim kanaatim siyasette doğal olmayan yöntemlere başvurmadım. Milletimiz ne karar verirse ona uyarız. Siyasi partiler köprü atmak için değil köprüler kurmak için vardır. AK Parti bizi partiden ihraç etti köprüleri attı fakat biz köprüleri kuracağız.
Cumhurbaşkanının o konuşmasını dinleyince hicap duydum. Cumhurbaşkanı vicdanıyla baş başa kaldığından Davutoğlu'ndan her şey çıkar ama dolandırıcı çıkmaz diyebilir, eğer vicdanı kaldıysa.
Ben bir esnaf çocuğuyum. Ben babamın vefat haberini aldığımda Cumhurbaşkanı ile baş başa Irak konusunu konuşuyorduk. O esnaf babamın bana öğrettiği ilk şey helal lokmadır. Bilmiyorum ama herhalde benim babam ahiret divanıyla karşılaşınca Cumhurbaşkanına bir çift lafı olur. Beni Tayyip Bey'e yardım etmelisin diye beni ikna eden babamdır.
Herkes bilir bu boğazdan haram lokma geçmemiştir. Bir dolandırıcılık varsa ben buradayım hukuki işlemleri başlatın en ağır cezaya razıyım. Her şeye hazırım; hazır olmadığım şey iftiralara maruz kalmaktır. Neden hukuki süreç başlatılamıyor biliyor musunuz? Çünkü benim başbakanlığım döneminde Halkbank'tan Şehir Üniversitesi'ne bir gram kredi verilmedi. Ben kredi verin demedim. Anlaşılan o ki Sayın Cumhurbaşkanı yine birileri tarafından yanlış bilgilendiriliyor. Lütfen kenara çekilip muhasebe yapsın."