Hava Harb Okulu öğrencisi Muhammed Ali Taş’ın tutuklu bulunduğu Silivri Cezaevi’nde yaşanan bir tartışma sonrası bir odaya götürülerek,gardiyanlar tarafından bayılana kadar darp edildiği iddia edildi
TELEFON GÖRÜŞÜNDE ANNESİNE ANLATTI
Kayseri’de yaşayan ailesiyle Covid-19 salgını nedeniyle 7 aydır yüz yüze görüşemeyen Muhammed Ali Taş, pazartesi günü telefon görüşmesinde annesine, geçtiğimiz Cuma günü başgardiyan ve dört memur tarafından bayılana kadar dövüldüğünü anlattı. Kamera olmayan odada iki gardiyanın tutup başgardiyanın da dövdüğü Taş, bayıldı. Ayıldıktan sonra da ayakkabıları, çorapları ve montu çıkarılarak hücreye atıldı. Yaklaşık üç saat sonra da doktora götürüldü. Ancak doktor darp izlerine rağmen askeri öğrenci Taş’a darp raporu vermedi.
“KOĞUŞTAKİ AĞIZ DALAŞI NEDENİYLE GÖTÜRÜLDÜ”
Kronos’a konuşan Muhammed Ali Taş’ın annesi Meral Taş, yaşananları şöyle aktardı: “Oğlumun bugün telefon görüş günüydü. Olay Cuma günü olmuş. Koğuş arkadaşıyla tartışmışlar. Ağız dalaşı şeklinde. Baş memur oğlumu odasına götürüyor, dört tane de infaz koruma memuru. İki kişi arkadan tutuyor kolundan baş memur da dövüyor, bayıltana kadar dövüyor. ‘Yapmayın etmeyin dedim ama dinlemediler’ diyor. Niye tartıştınız diye dövmüş.”
DOKTOR DARP RAPORU VERMEMİŞ
Oğlunun götürüldüğü doktora tarafından darp raporu alamadığını da kaydeden anne Meral Taş, “Doktora götürmüşler ama rapor vermemişler oğluma. Bayılıp ayıldıktan sonra sürükleyerek koridorda, hücreye koyuyorlar, ayakkabılarını, çoraplarını, montunu çıkarıp buz gibi hücrede, üç saat kadar bırakılmış. Tek başına. Ondan sonra da doktora götürüyorlar. Doktor darp raporu vermemiş” şeklinde konuştu.
“YÜZÜMDE MORLUKLAR VAR, BOTLARIYLA DİZLERİME VURDULAR”
Oğlunun, yüzü başta olmak üzere vücudunun birçok yerinde morluklar olduğunu ve bileklerinin de ağrıdığını anlatan Meral Taş, şöyle konuştu: “Yüzüm filan çok kötü durumda, diyor. Yüzümde morluklar var diyor, şişti. Botlarıyla dizlerime vurdular diyor, her yerine vurmuşlar bayıltana kadar. Dizlerim, bileklerim ağrıyor. Elim yüzüm morluk içinde çok kötüyüm anne, dedi. Dilekçelerini de kabul etmiyorlar. Aradık cezaevi müdürüyle görüşmek istiyorum dedim, toplantıda dediler, konuşturmadılar.”
“ARKADAŞINA DA AYNISI YAPILMIŞ, AİLESİNE SÖYLEMEMİŞ”
“İlk defa anlattı başından geçen bir olayı. Üzülme diye söylemeyecektim ama çok kötüyüm, söylemek istiyorum, dedi. Arkadaşına da yapılmış öyle, o da ailesine anlatmamış. Odasına kamera yokmuş, dövülen yerde kamera yokmuş. Giriş koridorda varmış ama odasında yokmuş.”
“DEVLETİN KORUMASI ALTINDA… CANI İSTEYEN GÖTÜRÜP DÖVECEK Mİ?”
Anne Meral Taş, sorumluların cezalandırılmasını talep ederek, “Yapanlar cezasını çeksin. Çocuklar yeterince ceza almadı mı? Müebbet verdiler, bundan ağır ceza olabilir mi? Onlar kafalarına göre alıp götürüp dövmek nedir? Biz devletin elinde diyoruz biz. Zaten devlete teslim etmiştik 13 yaşında çocuklarımızı. Şimdi de devletin koruması altında… Nasıl koruyorlar anlamadım ki. Canı isteyen götürüp dövecek mi bu çocukları? Bir suçu mu var, dilekçe yazsaydı çocuğum hakkında, dövmek mi gerekirdi” şeklinde konuştu.