Hatay BŞB Başkanı Lütfü Savaş: Yeni Göç Kaldıracak Gücümüz Kalmadı

Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Savaş, “Hatay’ın, İdlib’den yeni bir göç dalgasını kaldırmaya, ekonomik ve psikolojik olarak gücü kalmamıştır” ifadesini kullandı.

Eklenme Tarihi: 11 Oca 2020
3 dk okuma süresi
Güncelleme Tarihi: 26 Eyl 2024
Hatay BŞB Başkanı Lütfü Savaş: Yeni Göç Kaldıracak Gücümüz Kalmadı

Erdoğan: Türkiye, Suriye’den Gelecek Yeni Göç Dalgasını Tek Başına Üstlenemez

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Suriye ordusunun operasyonlarını yoğunlaştırdığı ve İdlib’den kaçan sivillerin Türkiye sınırına doğru göç ettiğini belirterek Türkiye’nin bu yükü tek başına üstlenemeyeceği şeklindeki uyarıda bulunmuştu.

Hatay Büyükşehir Belediye (BŞB) Başkanı Lütfü Savaş da Erdoğan’a benzer uyarılarda bulundu.

Başkan Savaş “Cumhurbaşkanımızın Türkiye ile ilgili söylemiş olduğu ‘ensar-muhacir’ ve ‘misafirperverlik’ konusundaki sözlerine katılıyoruz, ama bunun ötesinde, 8 yıllık bir ‘ensar-muhacir’ ve sekiz yıllık ‘ev sahipliği’ ve ‘misafirlikten’ bahsediyoruz. Bu sekiz yılda; Hatay, Kilis, Gaziantep, Adana, Mersin ve Türkiye’nin birçok yerinde, şu anda 4 milyon civarında Suriyeli var. 2 milyon civarında da başka ülkelerden gelen insanlar var. Yani 6 milyon misafir var.”

“Hatay’ın Hakkını Suriyelilerle Paylaştık”

“Biz, gerçekten de oradaki insanların durumunu anlıyoruz ve bu sıkıntıların giderilmesi gerektiğini düşünüyoruz, ama sadece dünyada Türkiye’nin olmadığını da düşünüyoruz. Bu insanların sıkıntılarını gidermek üzere, Avrupa ve dünyadaki birçok ülkelerden de bu konuda taraf olup, bu insanlara yardım etmesini bekliyoruz. Sadece, ‘biz komşuyuz, geçmişte aynı ülkenin insanlarıyız’ diye, sadece bizim yardım yapmamız, gerçekten insanımızı da zor duruma düşürmekte.

Kendi insanımızı da düşünmemiz lazım. Sekiz yıldır biz ‘ensar-muhacir’ düşüncesine, fikrine sadık kaldık ve sekiz yıldır da ekmeğimizi ve imkanlarımızı Suriye’den gelen kardeşlerimiz ile paylaşıyoruz. Ama paylaşırken de, sadece kendi imkanlarımız ile baş başa kaldık. Bize; ne Avrupa’dan ne ABD’den ne Türkiye’den, kendi istihkakımız dışında ekstra bir para geldi ve biz, Hatay’ın hakkını, bütün gelen misafirlerimiz ile birlikte harcayarak Hatay’ın hakkını bu insanlarla paylaştık.” ifadesinde bulundu.

TC’nin Suriye’den Gelen İnsanlara Bakma Yükümlülüğü Yok!

Hatay’ın 1 milyon 630 bin nüfusu olduğuna dikkat çeken Başkan Savaş, Suriye’den gelen 500 binden fazla misafirin olduğunu kaydetti.

Başkan Savaş, “1 milyon 630 bin nüfusun kendi istihkakını, gelen misafirlerle paylaştık. Yani evimizde 3 kişi varsa, dördüncü bir insanla da bunu 8 yıl boyunca paylaşıyorsunuz. Gerçekten de, kendi insanımız hem sosyolojik anlamda, hem psikolojik anlamda, özellikle de son zamanlarda ekonomik anlamda çok yoruldu. Türkiye Cumhuriyeti Devleti güçlüdür. Güçlü olduğuna göre, yani bu kadar operasyon yapıyor Suriye sınırında ve operasyonlarda da başarılı oluyor. Başarılı olduğu noktalarda, o coğrafyalarda, Türkiye sınırlarına yakın çadır kentler kurarak, buraya gelmek isteyen insanların sağlık, barınma, gıda, eğitim ve giyinme gibi birçok sorununu halledecek güçte. Kızılay’ımız var. Devletimizin gücü var. Tabi ki sadece Türkiye Cumhuriyeti’nin oradan gelen insanlara bakma hükümlülüğü yok. O coğrafyada hangi egemen güçler at koşturuyorsa, bunların da sorumlu olduğunu düşünüyorum.

Suriye’den Yeni Göçü Kaldıracak Psikolojik Altyapımız Kalmadı

Bu gelen insanların, sınırda güvenli bölge oluşturularak, o bölgelerde tutulmasını ve tez zamanda barışa katkı sağlayacak adımlar atılmasını bekliyoruz. 8 yıl az bir zaman değil. 8 yıldır, sadece biz değil, bütün sınırlardaki şehirler ve Suriye içerisindeki insanlar da yorgun. Bu yorgunluğun giderilmesi için de liderlere çok iş düşüyor. Tabi ki Türkiye’ye de çok iş düşüyor, ama oradaki egemen güçlere de çok iş düşüyor. Orada sekiz yıldır mağdur olan insanlar var. Suriye’de yaşayan halk var.

Bizim temennimiz; orada huzur sağlansın, güvenli bölge oluşturulsun, insanlar kendi evlerinde ve kendi yurtlarında eskisi gibi yaşamlarına devam etsinler. Yani bizim, bundan sonra bir göç dalgasını kaldıracak, gerçekten de psikolojik alt yapımız maalesef kalmamıştır. Bundan sonraki süreç içerisinde, gerek psikolojik gerek ekonomik anlamda gerçekten de çok yorulan bir Hatay halkı var. Bu halktan, bundan daha fazla efor sarf ederek katkı beklenmesi, kendi insanımız adına bizleri üzer.” ifadesinde bulundu.