Gerçekten her zorluk, kendisine eşlik eden ve ondan ayrılmayan bir kolaylıkla birlikte bulunur. Ve gerçekten bu senin karşılaştığın zorlukta da kendisini göstermiştir. Çünkü üstlendiğin yük ağır basınca senin göğsünü açtık ve sırtım çökerten yükün hafifledi. Böylece Rasulullah'ın karşılaştığı zorluğa kolaylık eşlik etmiş zorluğun yükü kaldırılmış ve ağırlığı giderilmiştir.
Gerçekten bu, doğruluğu pekiştirilmiş bir durumdur. Yüce Allah bu pekiştirmeyi "kolaylık" ve "zorluk" sözcüklerini kullanarak tekrarlıyor.
"Muhakkak ki her güçlükle beraber bir kolaylık vardır. Gerçekten güçlükle beraber bir kolaylık vardır."
Bu "tekrarlama" gösteriyor ki, Hz. Peygamber o sıralarda, bu düşünceyi ve bu hatırlatmayı gerektiren bir zorluk, sıkıntı ve meşakkat içinde bulunuyordu. Yüce Allah'ın önem verdiğini gösteren görüntülerin canlandırılmasını, O'nun himayesini kanıtlayan izlerin sergilemesini ve bütün pekiştirme çeşitleri ile bu tür pekiştirmeyi gerektiren sıkıntılar içinde kıvranıyordu. Hz. Muhammed'in ruhun bu kadar ağır gelen şeyin elbette büyük bir problem olacağı ortada idi.
Sonra kolaylaştırma noktalarına, göğsünün açılma nedenlerine uzun ve yorucu yolda azık ve su içme yerlerine Şerefli yönlendirme gelmektedir.