Çin Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Cao Licien, gazetecilere yaptığı açıklamada, her iki tarafın sınır kontrolüne ilişkin öne çıkan konularla ilgili açık ve derin görüş alışverişinde bulunduğunu belirterek, Hindistan ve Çin’in durumu yatıştırmak için gerekli önlemlerin alınmasını kabul ettiğini söyledi.
Sözcü Cao, 15 Haziran'da 40’ın üzerinde Çin askerinin öldüğüne dair iddiaları yalanlayarak, "Size bunun yanlış bir bilgi olduğunu sorumluluğu alarak söyleyebilirim." dedi.
Hindistan Ordusundan yapılan açıklamada, Ladakh'ın Moldo bölgesinde komutanlar düzeyindeki görüşmelerin samimi, pozitif ve yapıcı şekilde gerçekleştiği belirtildi.
Açıklamada, askerlerin geri çekilmesi konusunda karşılıklı fikir birliğine varıldığına dikkat çekildi.
Hint basınındaki haberlerde de iki ülkenin, sınırın ihtilaflı bölgelerindeki geri çekilme usulleri üzerinde tartıştığına işaret edildi.
Dün, Hint basınında, Çin tarafının 15 Haziran’da Galwan Vadisi’nde bir Çinli subayın öldüğünü doğruladığı öne sürülmüştü.
ANI ajansının 16 Haziran'daki haberinde, 43 Çin askerinin öldüğü veya ağır yaralandığı iddia edilmişti.
Ordu kaynakları, dün, Fiili Kontrol Hattı'nın (LAC) Çin tarafında gerçekleşen görüşmeyi doğrulayarak, bunun 6 Haziran’da Çin ile Hindistan arasındaki tartışmalı bölgede mevcut durumun çözümüne ve tansiyonu yatıştırmaya yönelik askeri düzeyde gerçekleşen ikinci toplantı olduğunu belirtmişti.
İki ülke askerleri, 15 Haziran'da 20 Hint askerinin ölümüne yol açan çatışmanın ardından ilk kez toplanmıştı.
Bölgede gerilimi yükselten süreç
Hindistan'ın kuzeydoğusundaki Ladakh bölgesinde 15 Haziran'da 20 Hint askerinin ölümüyle sonuçlanan çatışmaya neden olan ve bölgede tansiyonu yükselten süreç, Çin askerlerinin mayıs başında üç noktadan Ladakh bölgesine girmesi, burada çadır ve askeri karakollar kurmasıyla başlamıştı.
Çin askerlerinin, "bölgeden ayrılmaları" yönünde defalarca yapılan sözlü uyarılara aldırış etmediği ifade edilmiş, iki ülke arasında bir diğer tartışma konusu Sikkim eyaletinde de Çin ve Hint askerleri arasında çatışmalar yaşanmıştı.
İki ülke askerlerinin Ladakh bölgesinin doğusunda ve Sikkim eyaletinde karşı karşıya gelmesinin ardından gözler bu bölgeye çevrilmişti.
Öte yandan haziran başında iki ülke dışişleri bakanlığı yetkililerinin sınırda artan gerilimi video konferans yoluyla görüştüğü açıklanmıştı.
Hindistan, anlaşmazlığın barışçıl müzakereyle üstesinden gelinmesi konusunda Çinli yetkililerle hemfikir olunduğunu bildirmiş, Pekin yönetimi de iki ülkenin gerilimin düşmesine ilişkin konsensüse vardığını duyurmuştu.
Çin ve Hindistan arasındaki 3 bin 500 kilometrelik sınır hattının büyük bölümü, iki ülke arasında egemenlik tartışmalarına neden oluyor.
Pekin yönetimi, "Güney Tibet" olarak adlandırdığı Hindistan'ın Arunaçal Pradeş eyaletindeki 90 bin kilometrekarelik toprakta hak iddia ederken, Yeni Delhi, Aksai Chin platolarını kapsayan 38 bin kilometrekarelik alanın Çin tarafından işgal edildiğini savunuyor.
Taraflar, uzun yıllardır süregelen görüşmelere rağmen egemenlik ihtilaflarını çözemezken, iki ülke arasındaki gerilim, 2017'de de Çin'in bölgedeki bir sınır yolunu tartışmalı bir platoya uzatmaya çalışması üzerine artmıştı.