“Hollanda Dışişleri Bakanlığındaki Irkçılık Endişe Verici”

Hollanda’da bağımsız yürütülen bir araştırma, Dışişleri Bakanlığındaki kurumsal ırkçılığın ve ayrımcılığın “ciddi ve endişe verici” olduğunu ortaya koydu. Hollanda’da Dışişleri Bakanlığında ırkçılığın, ayrımcılık ve dışlamanın yaygın olduğunu gösteren bir rapor yayımlandı. Bakanlığın, dünya çapında ve Hollanda’da gerçekleşen “Black Lives Matter” protestolarının ardından bakanlıktaki ırkçılığın bağımsız bir soruşturma ile incelemesini istemesi üzerine hazırlanan rapor, sözlü tacize, aşağılayıcı … “Hollanda Dışişleri Bakanlığındaki Irkçılık Endişe Verici” Devamı »

Eklenme Tarihi: 14 Ara 2022
2 dk okuma süresi
Güncelleme Tarihi: 14 Ara 2022
“Hollanda Dışişleri Bakanlığındaki Irkçılık Endişe Verici”

Hollanda’da bağımsız yürütülen bir araştırma, Dışişleri Bakanlığındaki kurumsal ırkçılığın ve ayrımcılığın “ciddi ve endişe verici” olduğunu ortaya koydu.

Hollanda’da Dışişleri Bakanlığında ırkçılığın, ayrımcılık ve dışlamanın yaygın olduğunu gösteren bir rapor yayımlandı. Bakanlığın, dünya çapında ve Hollanda’da gerçekleşen “Black Lives Matter” protestolarının ardından bakanlıktaki ırkçılığın bağımsız bir soruşturma ile incelemesini istemesi üzerine hazırlanan rapor, sözlü tacize, aşağılayıcı davranışlara ve imalara maruz kaldıklarını söyleyen personelin deneyimlerini içeriyor.

İnceleme sonucunda yayımlanan raporda, bakanlıktaki ırkçılığın “saldırgan, doğrudan, aleni, bilinçli olmak ile hemen göze çarpmayan, dolaylı, gizli, kasıtsız veya bilinçsiz olmak arasında değiştiği; çift kültürlü çalışanların ve beyaz olmayan yerel çalışanların ırkçılığın çeşitli türlerine maruz kaldığı” belirtildi.

Irkçı Hakaretler ve Ötekileştirme

Raporda farklı etnik kökene sahip bakanlık çalışanlarının itibar görmediği, görmezden gelindiği ve dışlandıkları belirtiliyor. “Irkçı şakalara ve düşük beklentilere” maruz kaldıkları ve bazen beyaz meslektaşları tarafından tam teşekküllü Hollanda vatandaşları olarak değil, “etnik ve kültürel öteki” olarak görüldükleri kaydediliyor.

Örneğin siyahi çalışanlar, ten renklerinden dolayı kendilerine birkaç kez “maymun”, “bokito”, “negro” gibi ırkçı ifadelerle seslenildiğini aktardı. Afrika ülkelerinin “maymun ülkeleri” olarak tanımlandığı ve bu hakaretlerin bakanlığın Afrika ülkeleriyle kalkınma işbirliğine odaklanan departmanlarda da duyulduğu kaydedildi.

Rapora göre bakanlık çalışanlarının etnik ve kültürel geçmişine yapılan bu vurgu, sadakatlerinin sorgulanmasına da yol açıyor. Raporda sürekli alıntılanan şikayetlerden biri, meslektaşları tarafından Müslüman personelden sürekli olarak terör saldırılarını kınamalarının istenmesi. Bir diğer sıklıkla dile getirilen konu ise, iş bölümünün çalışanların etnik kökenlerine göre verildiği şüphesi.

Bakanlık Özür Diledi

Bakanlığın genel sekreteri Paul Huijts, konuyla ilgili yaptığı açıklamada, “Irkçılığın kurumumuzda yeri olamaz ve olmamalıdır. Bu tür olaylara yer olmayan bir çalışma ortamı sunamadığımız için üzgünüz. Bunun için yönetim adına özürlerimizi sunuyorum.” ifadesini kullandı.

Dışişleri Bakanı Wopke Hoekstra, milletvekillerine yazdığı bir mektupta, bakanlıktaki ırkçılık olaylarının “ekstra acı verici olduğunu, çünkü her türlü ayrımcılığın yasak olduğunu ve uluslararası adaleti savunduklarını” kaydetti.

Dışişleri Bakanlığının ırkçılıkla mücadele etmek ve personelin olayları bildirmesini kolaylaştırmak için raporda belirtilen tavsiyeleri uygulayacağını aktaran Hoekstra, “Kurumumuz içindeki ırkçılığı ortadan kaldırmak için elimizden gelen her şeyi yapacağız.” açıklamasında bulundu.

Bakanlığın ırkçılık raporu, Lahey’de ve yurtdışında çalışan 33 çift kültürlü bakanlık çalışanıyla yapılan uzun görüşmelerin yanı sıra, personel yetkilileri ve politika danışmanlarından oluşan odak gruplarıyla yapılan görüşmelere dayanıyor.