İdlibli Aileler Açlıkla Savaşıyor

Suriye'de Beşşar Esed rejimi ve destekçisi Rusya'nın İdlib'deki bombardımanları nedeniyle yerinden edilen 16 aile saldırılarda büyük kısmı yıkılan yan yana iki okulu mesken tutsa da çoğu zaman karınlarını doyuramadan uyuyor.

Eklenme Tarihi: 18 Nis 2020
3 dk okuma süresi
Güncelleme Tarihi: 26 Eyl 2024
İdlibli Aileler Açlıkla Savaşıyor

Esed rejimi ve destekçisi Rusya ile İran destekli yabancı terörist gruplar, geçen Kasım ayında Astana anlaşmaları ve Soçi mutabakatını hiçe sayarak askeri operasyonlar başlatmış, İdlib Gerginliği Azaltama Bölgesi sınırları içerisindeki büyük yerleşimleri ele geçirmişti. Bu saldırılarda bir milyondan fazla sivil yerinden edildi.

Ele geçirilen yerleşimlerdeki siviller, nispeten daha güvenli gördükleri Suriye-Türkiye sınır hattındaki kamplara kaçmak zorunda kaldı.

Yerinden edilen ailelerin bir kısmı sınır hattındaki çadır kentlerde yer bulurken bir kısmı da okul, mağara, cami gibi yerleri kendilerine barınak yaptı.

Maarratunnüman ilçesinden 2 yetim torunu ve kocası ile göç etmek zorunda kalan 70 yaşındaki Adile Rahmun, başını sokacak bir yer bulamayınca 16 aile ile birlikte büyük kısmı hasar gören yan yana iki okula sığındı.

Yerinden edilen aileler, İdlib'in kuzeydoğusunda Esed rejimi ile Rusya'nın daha önceki saldırılarında hedef aldıkları Mamduh Şayup ile Ferdi Ubeyd okullarındaki sınıfların yazı tahtalarını elbiselere askı, diğer sınıfları da mutfak ve yaşam alanı olarak kullanıyor.

Adile Rahmun, her an yıkılabilir durumda olan okuldaki hayat mücadelesini AA muhabirine anlattı.

"Barınacak yer bulamadık"

Esed rejiminin 9 yıl önce tutukladığı ve haber alınamayan 2 oğlunun 2 oğlu ile birlikte yaşadığını belirten Rahmun, "Ben, iki yetim torunum ve kocamla buradayız. Bir torunum anneannesinin yanına gider, bazen de yanıma gelir. Hayırseverler sayesinde bu zor koşullarda hayatımızı sürdürmeye çalışıyoruz." dedi.

Temel yaşam malzemelerine ulaşmakta güçlük çektiğini dile getiren Rahmun, "Buradan önce Cercenaz, Tel Mennis, Tuh köylerine ve İdlib kent merkezine de gittik. İdlib’de o kadar yerinden edilmiş aile var ki; barınacak yer bulamadık." diye konuştu.

Okula sığınmadan önce açıkta kaldıklarını, daha sonra da Binneş'te çatısı su sızdıran bir yerde geçici olarak barındıklarını ifade eden Rahmun, "Şimdi yemin ediyorum çoğu gece yemek yemeden uyuyoruz. Kocam yaşlı olduğu için çalışamıyor. Nasıl yaşayalım? Nasıl geçinelim? ". ifadelerini kullandı.

İdlib'deki durum

Türkiye, Rusya ve İran'ın katıldığı, 4-5 Mayıs 2017'deki Astana toplantısında, İdlib ve komşu illerin (Lazkiye, Hama ve Halep vilayetleri) bazı bölgeleri, Humus ilinin kuzeyi, başkent Şam'daki Doğu Guta ile ülkenin güney bölgeleri (Dera ve Kuneytra vilayetleri) olmak üzere 4 "gerginliği azaltma bölgesi" oluşturuldu. Ancak rejim ve İran destekli teröristler, ateşkes ilanıyla durumun muhafaza edilmesinin kararlaştırıldığı 4 bölgeden 3'ünü Rusya'nın hava desteği sayesinde ele geçirdi ve İdlib'e yoğunlaştı.

Rejim güçlerinin Eylül 2018'de askeri yığınağına hız vermesi üzerine, Türkiye ve Rusya, 17 Eylül 2018'de ateşkesi güçlendirmek için Soçi'de ek mutabakata vardı. Saldırılarına kısa bir süre ara verdikten sonra yeniden başlayan rejim güçleri, Mayıs 2019'da bölgeyi tümüyle ele geçirmek için kara operasyonu düzenledi. Rejim ve destekçileri bu çerçevede İdlib'in önemli ilçelerinin yanı sıra güneyi ve güneydoğusu, Hama'nın kuzey ve doğu kırsalı ile Halep'in güney ve batı kırsalında çok sayıda yerleşimi ele geçirdi.

Soçi mutabakatından bu yana rejim ve destekçilerinin İdlib'e saldırılarında 1800'den fazla sivil can verdi. Ocak 2019'dan bu yana göç edenlerin sayısı 1 milyon 942 bini buldu.

Türkiye Milli Savunma Bakanlığından 10 Ocak'ta yapılan açıklamada, Türkiye ve Rusya'nın bölgede 12 Ocak 2020 tarihinde saat 00.01'den itibaren ateşkes uygulanması konusunda mutabık kaldığı belirtilmişti. Ancak Esed rejimi ve müttefikleri, ateşkesi hiçe sayarak İdlib'deki saldırılarını sürdürdü. Bunun üzerine Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, 5 Mart'ta Rusya'nın başkenti Moskova'da yeni bir mutabakat sağlamış, son ateşkes 6 Mart 2020 saat 00.01'den itibaren yürürlüğe girmişti.

Rejim güçlerinin zaman zaman ihlallerine rağmen, ateşkese büyük ölçüde riayet ediliyor.