İktidarın müthiş matematiği

İbrahim Kahveci yazdı… Gözünüzün içine baka baka o kadar rahat söylüyorlar ki… Mesela Hazine garantili köprüyü alıyorlar ve bayramda şu kadar araç geçti; garanti sayısının bile üzerine çıktık diyorlar. İyi ama Hazine garantisi birkaç günlük verilmiyor. Yıllık geçiş sayısı üzerinden hesaplanıp ödeme yapılıyor. Ya da ilk 6 ayda 40 bin araç garantisine karşılık 46 bin … İktidarın müthiş matematiği Devamı »

Eklenme Tarihi: 29 Tem 2022
3 dk okuma süresi
Güncelleme Tarihi: 29 Tem 2022
İktidarın müthiş matematiği

İbrahim Kahveci yazdı…

Gözünüzün içine baka baka o kadar rahat söylüyorlar ki… Mesela Hazine garantili köprüyü alıyorlar ve bayramda şu kadar araç geçti; garanti sayısının bile üzerine çıktık diyorlar. İyi ama Hazine garantisi birkaç günlük verilmiyor.

Yıllık geçiş sayısı üzerinden hesaplanıp ödeme yapılıyor.

Ya da ilk 6 ayda 40 bin araç garantisine karşılık 46 bin araç geçti demek de doğru değil. Evet araç geçişi garanti sayısının üzerinde ama ya fiyat?

Prof. Dr. Uğur Emek “Kâr eden köprü Osmangazi Köprüsü!” yazısında tek tek anlattı. Köprü geçiş fiyatı 184,5 TL ama gerçek geçiş fiyatı 840 TL…

Şimdi hesabı beraber yapalım:840 TL* 40.000 (Günlük araç garantisi)= 33 milyon 600 bin TL. Asıl garanti budur. Yani toplam günlük garanti…

Hazine şirkete 1 yılda 12 milyar 264 milyon TL toplam garanti vermiştir ama kimse geçmediği için fiyatı 184,5 TL’ye indirerek farkı vergilerden ödemektedir. Osmangazi Köprüsü mevcut fiyata göre gerçek araç garantisi günlük 40 bin değil 182 bin araçtır.

***

Benzer örnek o kadar fazla ki… Son örneği Merkez Bankası Başkanı Şahap Kavcıoğlu verdi: Dedi ki “Son 10 günü çıkardığımızda son bir ayda en az değer kaybeden para birimi Türk Lirası.”

Ayrıca yine dedi ki, “Reel sektörün kullandığı faizlerin önemli bir kısmı politika faizi civarında.”

Yine dedi ki, “Birçok ülkenin yaşadığı ekonomik, siyasi, finansal sıkıntılara baktığımızda Türkiye, bunlardan pozitif ayrıştığı halde, hak etmediğimiz bir CDS değerlendirmesi ile karşı karşıya. Bunu kabul etmiyoruz.”

Ve yine dedi ki, “Fiyat ve iş çevrimi etkilerinden arındırıldığında cari fazla olabilir.”

Hatta Kavcıoğlu şunu da ekledi: “MB’nin rezervleri artıyor.”

***

Bu açıklamaların hangisi ne kadar doğru?

Evet, 5 yıl önce Dolar/TL 3,5 liraydı; şimdi 17,90… Hatta tam 1 yıl önce 8,55 liradan 17,90 liraya değer kaybetti. Kavcıoğlu bunları almıyor, görmüyor ve söylemiyor ama “son 1 ayın 10 gün eksiğinin” hesabını yapıyor.

Ne müthiş matematik…

Yine Merkez Bankası verilerine göre kredi faizleri şu sıralar yüzde 35’lere çıkmış durumda. Ama Kavcıoğlu bunu kamu bankalarına dayandırarak ifade ediyor. Bu arada kamu bankalarının TL kredilerinden aldığı faiz tutarı bu yılın ilk 5 ayında 133 milyar liraya ulaştı. Geçen yıl bu rakam 73 milyar liraydı. (Kaynak BDDK)

Şimdi işin daha komik noktalarına geliyoruz: Kavcıoğlu Türkiye›nin ekonomide pozitif ayrıştığını ve CDS verilerini kabul etmediğini ilan etti.

Risk primini ifade eden CDS oranını ve kredi notlarını kabullenemiyor… Tıpkı Saadet Partisi Lideri Temel Karamollaoğlu ile görüşen Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “ekonomide büyütülecek sorun yok” demesi gibi…

***

Sanki 128 milyar dolar satılmamış

Sanki hala arka kapıdan döviz satışı devam etmiyormuş

ve hepsinden önemlisi MB verilerinde dahi eriyen brüt döviz rezervi yokmuş gibi “rezervler artıyor” diyebiliyoruz.

***

Ülkemiz 80 sonrası ikinci büyük enflasyon şokunu yaşıyor ama bu sefer işsizlik oranı da yüksek.

Gıda fiyatları bu yıl adeta apayrı bir yükseliş içinde. Ekmek fiyatı 5 liradan aşağı pek yok. Asgari ücrete iki büyük zam yapılmasına rağmen hala açlık sınırının altında… Çalışanların ülke gelirinden aldığı pay yüzde 33,3’den yüzde 24,6’ya geriledi.

Bu temel sorunlar ortada dururken acaba en iyi örnek ülke olarak Türkiye nasıl verilebilir?

İnsan gerçekten hayret ediyor.

Acaba orası başka bir dünya mı?