Vodafone Türkiye, Nisan-Haziran 2020 arası dönemi kapsayan 2020-21 mali yılı birinci çeyrek sonuçlarını açıkladı. Buna göre servis gelirini geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 13.8 artıran Vodafone Türkiye'nin servis gelirleri mali yılın ilk çeyreğinde 3.3 milyar TL'ye ulaştı.
İlk çeyrekte, Vodafone Türkiye'nin mobil abone sayısı 23.6milyonu geçerken, M2M (Makineler arası iletişim) dahil toplam mobil abone sayısı ise 25.7 milyona ulaştı. Şirket, faturalı abone sayısını geçen yılın aynı dönemine göre yaklaşık 804 bin artış ile 14.6 milyona çıkardı. Türkiye'nin 81 ilinde 22.5 bini aşkın 4.5G iletişim noktası ile hizmet veren Vodafone'un 4.5G abone sayısı da birinci çeyrek sonu itibariyle 17.5 milyon olarak gerçekleşti.
625 MİLYONLUK TRAFİK
Vodafone Türkiye’nin sabit genişbant abone sayısı geçen yılın aynı dönemine göre 200 bin artışla 1.1 milyona ulaşırken, sabit hizmetlerden elde ettiği servis gelirleri yüzde 59.7 arttı. Şirketin, yeni nesil erişim teknolojilerini kullanan abone sayısı ise geçen yılın aynı dönemine göre 120 bin artış ile 329 bine ulaştı.
Vodafone'un "Vodafone Yanımda", Online Self Servis ve Vodafone TV uygulamaları gibi dijital kanallarını kullanan aylık aktif müşteri sayısı 16 milyona ulaştı. Mali yılın ilk çeyreğinde Vodafone'un dijital kanallarını kullanan müşterilerinin aylık toplam etkileşimi 625 milyon oldu.
DATA KULLANIMINDA YÜZDE 50.4 ARTIŞ
Mali yılın ilk çeyreğinde Vodafone Türkiye müşterilerinin kişi başı aylık mobil data kullanımı geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 51.1 artışla 7.5 GB'a ulaştı. Vodafone Türkiye müşterilerinin toplam mobil data kullanımı, geçen yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 50.4 artışla 528.9 petabyte'a yükseldi.
Vodafone Türkiye CEO'su Colman Deegan 2020-21 mali yılı birinci çeyrek sonuçlarını şöyle değerlendirdi:
“Salgın sürecinde roaming gibi bazı alanlarda etkilenmiş olsak da, ürün ve servislerimize aralıksız yatırım yapmaya devam ettik. Mali yılımızın birinci çeyreğinde servis gelirlerimizi yüzde 13.8 artırarak istikrarlı büyümemizi sürdürdük. Ekonominin normalleşme ve toparlanma sürecinde de sektörümüzün ve şirketimizin öncü bir rol oynayabileceğine inanıyoruz.Sektörümüz, salgınla mücadeleye öncülük etme ve dijitalleşme sayesinde salgın sürecinden güçlenerek çıkmış bir toplum yaratma konusunda dirençli. Bu çerçevede yatırım ortamını iyileştirmek, adil rekabet ortamı sağlamak ve kaynakların etkin kullanımını teşvik etmek gerekiyor.”
