“Toplu mezarlar ve ceset torbaları: İsrail askerleri geri çekildikten sonra Şifa Hastanesi” başlıklı haberde, Tel Aviv güçlerinin düzenlediği iki baskının ardından hastanenin “ölüm koktuğu” belirtildi.
İsrail askerleri, Gazze Şeridi’nin en büyük sağlık kompleksi Şifa Hastanesi’ne ilk baskını 15 Kasım’da düzenlemişti. İsrail Savunma Kuvvetleri (IDF), hastanenin altında Hamas’a ait tüneller bulunduğunu öne sürmüş, 24 Kasım’da bölgeden çekilmişti.
IDF, Hamas’ın hastanede tekrar örgütlendiğine yönelik istihbarat aldıklarını savunarak, 18 Mart’ta yeniden Şifa’ya baskın düzenlemişti. İki haftalık operasyon 1 Nisan’da sonlanmıştı.
Gazze Sağlık Bakanlığı, toplamda en az 400 sivilin öldürüldüğünü açıklamıştı. Dünya Sağlık Örgütü, Şifa’da tedavi gören 21 hastanın öldürüldüğünü bildirmişti. Filistin Sivil Savunma da 409 kişinin cesedine ulaşıldığını aktarmıştı.
Diğer yandan BBC, hastane kompleksinin olduğu arazide son dönemde 4 toplu mezar daha bulunduğuna dikkat çekerek, bazı cesetlerin kollarındaki serum iğnelerinin bile durduğunu aktardı.
Filistin Sivil Savunma’dan Rami Dababeş, hastanedeki durumu şöyle anlattı:
Birçoğu çürümüş ve tamamen tanımlanamaz halde olan şehitler çıkardık. Kadın ve çocukların cansız bedenlerini çıkardık. Kafası olmayan cesetler, parçalanmış vücutlar bulduk.
İsrail bombardımanı sırasında hastanede tedavi gören Muhammed Nadim, “7/24 bombardımana tutulduk. Hastayım ve hareket edemiyorum. Battaniye bile olmadan yerde yattım” ifadelerini kullandı.
Saldırının ardından ayağı ampute edilen 15 yaşındaki Rafif Doğmuş da “Bandaj veya ağrı kesici kalmadı” dedi.
Tel Aviv yönetimi, Hamas’ın Gazze’de Şifa dahil birçok hastaneyi komuta merkezi ve üs olarak kullandığını savunmuştu. Hamas ise iddiaları defalarca yalanlamıştı.