İsrafın Korkunç Boyutu

Türkiye'de gıda israfının büyük boyutta olduğunu belirten Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar "Tarladan sofraya israf edilen gıdayla Suriye kadar, 20-25 milyon insan açlıktan kurtarılır." ifadelerini kullandı.

Eklenme Tarihi: 23 Oca 2017
2 dk okuma süresi
Güncelleme Tarihi: 26 Eyl 2024
İsrafın Korkunç Boyutu

Bayraktar, yaptığı açıklamada, Türkiye’de yaş sebze ve meyvenin tarladan sofraya ulaşıncaya kadar önemli kayıplara uğradığını, yetiştiriciliğin yanı sıra hasat sırasında ve hasat sonrasında kayıplar meydana geldiğini belirtti.

Özellikle hasat sonrasında taşıma, muhafaza ve pazarlama sırasında da kayıplar yaşandığına işaret eden Bayraktar, tür ve çeşitlere göre değişmekle birlikte yaş sebze ve meyvedeki kayıp oranının yüzde 10-30 değiştiğini kaydetti.

Geçen yıl itibarıyla 110,7 milyon tona ulaşan üretilen önemli 60 bitkisel ürünün 9,4 milyon tonunun daha nihai tüketiciye ulaşmadan, üretimde, kullanım ve piyasada kaybedileceğini belirten Bayraktar, bunun 8-10 milyonluk bir ülkenin tüketebileceğinden fazla bir ürün anlamına geldiğini ifade etti. Bayraktar, şöyle devam etti:

İSRAF BÜYÜK BOYUTTA

"Buna nihai tüketimdeki kayıplar dahil değil. İsraf büyük boyutlarda, her gün 6 milyon ekmek çöpe gidiyor. Türkiye gibi çok ekmek tüketen bir ülkede bile bu rakam 5 milyon nüfusun ekmek ihtiyacı çöpe giden bu ekmeklerle rahatlıkla karşılar. Tarladan sofraya gıda israfı gelişmiş ülkelerde yüzde 40’ı buluyor. Türkiye’de sebze ve meyvenin dörtte biri tüketilemeden kaybediliyor.

BİR SURİYE KADAR İNSAN AÇLIKTAN KURTARILIR

Türkiye'de tarladan sofraya gıda israfının yüzde 25-30’larda kaldığını kabul etsek bile israf edilen gıdayla Suriye kadar, 20-25 milyon insan açlıktan kurtarılır."

Meyve ve sebzelerde derim sırasında yüzde 4-12, taşıma sırasında yüzde 2-8, pazara hazırlık evresinde yüzde 5-15, depolamada yüzde 3-10, tüketici evresinde yüzde 1-5 kayıp meydana geldiğinin görüldüğüne dikkati çeken Bayraktar, üreticilerin bin bir emekle ürettikleri ürününün zayi olmamasının yanı sıra ülke ekonomisinin de kayba uğramaması bakımından bu kayıpların mutlaka önlenmesi gerektiğini vurguladı.