Kanar, düzenlediği basın toplantısında, İsrail'in Kudüs'te yaşayan Müslüman halka karşı yürüttüğü baskı, şiddet ve zulmün, mağdurlarla yapılan mülakatlarla bir kez daha belgelenmesi, İsrail'in uyguladığı sistematik yıldırma politikalarının örnekler üzerinden raporlanabilmesi için bir grup hukukçu ile kapsamlı bir Kudüs ziyaretinin ardından hazırlanan "İşgalci İsrail'in Kudüs halkı üzerinde uyguladığı hak ihlalleri" başlıklı rapor hakkında bilgi verdi.
Kudüs'teki hak ihlallerinin anlatıldığı sinevizyon sunumunun ardından konuşan Kanar, raporda yer alan verilere bakıldığında, İsrail'in tam bir hukuksuzlukla davrandığının açık şekilde görüleceğini kaydetti.
Hak ihlallerinin, önceki yıllara oranla artarak devam ettiğini belirten Kanar, "Ayrıca İsrail'in çocuklara uyguladığı kabul edilemez şiddet ve zulüm de ailelerle yapılan mülakatlarla bir kez daha bütün çıplaklığıyla tespit edilmiştir. İsrail'in Kudüs'te ortaya koyduğu tablo, insanlık onurunu sarsıcı niteliktedir" diye konuştu.
Yüksek Kanar, İsrail'in, işgal yoluyla hakimiyeti altında tuttuğu topraklarda kamu gücünü kullanarak şiddet ve terör uyguladığını kaydederek, İsrail'in sistematik olarak gasbettiği hakları şöyle sıraladı:
"Müslüman Kudüs halkının en temel hukuki haklarını kamu kurumlarında kullanamamaları. İsrailli işgalci-yerleşimcilerle Müslüman Filistin halkı arasındaki hukukun eşitliği ilkesinin ihlali ve buna bağlı oluşan mağduriyetler. Mülkiyet dokunulmazlığının ihlali. Çalışma özgürlüğünün ihlali. Dini yaşam ve ibadet özgürlüğünün ihlali. Sosyal haklardan mahrumiyet. Seyahat özgürlüğünün ihlali. Kültürel hakların gasbedilmesi. Çevre ihlali."
UAHDER Başkan Yardımcısı Kanar, İsrail'in bir an önce cezaevleri ve gözaltı odalarında alenen işlenen hak ihlallerine karşı koruyucu politikalar oluşturması gerektiğini söyledi.
"İsrail'in bir gecekondu devlet olarak terörist davranışlarıyla varlığını devam ettirdiğini, aslında devlet de olmayan bir kuruluş olduğunu" savunan Kanar, "İsrail, bulunduğu yerde sürekli fiili durum yaratıp, dünya kamuoyunun gözü önünde açıkça sayısız hak ve toprak ihlalleri yaparak, sınırlarını genişletmiş ve Filistin'i giderek daraltmış bir oluşum. En büyük gayesi de oraya tamamen yerleşmek ve Filistin'i kendisince tamamen ortadan kaldırmaktır" diye konuştu.