Ordunun kapasitesindeki düşüşle ilgili bir soruşturma komisyonu kurulmasını bekliyordu. Baş şüpheli ise Netanyahu
İç bölünmenin, güvenlik güçleri ve hükümetin liderlerine kadar ulaşmasıyla İsrail, tehlikeli bir anayasal krizin eşiğinde.
İç Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir ve İsrail Polis Genel Müdürü Yaakov Shabtai arasında dün sabah bir çatışma yaşandı.
Shabtai, “polisin, hükümet kararlarının değil sadece yasaya bağlı kalacağını” söyleyerek Ben-Gvir’e meydan okudu.
Güvenlik yetkilileri, Shabtai’nin açıklamasını güvenlik güçleri ve ordunun liderlerinin polisin konumuyla aynı hizaya geldiği anlamına gelen birleşik bir tutumun başlangıcı olarak değerlendirdi. Bu, İsrail’i daha önce hiç görmediği bir anayasal krize sokacak.
Ayrıca, İsrail güvenlik kabinesinde (Kabinet) birden fazla bakan, askerliği reddetme ve askeri manevralara katılmama hareketine daha fazla yedek askerin katılmasının ardından İsrail ordusunun yetenek ve yeterliliklerindeki gerilemeye ilişkin bir soruşturma komisyonu kurulmasını önerdi.
Yetkililer, Başbakan Binyamin Netanyahu’yu hükümetinin uygulamada ısrar ettiği yasama planını sona erdirmek amacıyla orduyu zayıflatmakla suçlarken, planın yansımaları ve İsrail’in ulusal güvenliğine yönelik tehlike konusunda yetkililerin protestoları ve uyarıları dikkate alınmıyor.
Kanuna bağlılık
‘Makul argüman’ yasasının çıkarılmasının ardından İsrail’de bir soru gündeme geldi:
Yetkililer İsrail yasalarına veya hükümetin ve Knesset’in kararlarına uyuyor mu?
Bu soru bazılarının bunu kaos olarak nitelendirdiği ölçüde kafa karışıklığına neden oldu.
Bu konudaki ilk çatışma dün (16 Ağustos Çarşamba günü) Ben Gvir ile Polis Genel Müfettişi arasında meydana geldi ve Ulusal Güvenlik Bakanı Shabtai’nin polisin hükümetin kararlarına değil İsrail yasalarına uyduğuna dair açıklamasını reddetti.
Polisten sorumlu bakan olarak hükümetin kararlarına göre hareket etmesini emretti.
Aralarındaki anlaşmazlık genişledi ve siyasi ve güvenlik kurumları içinde fırtınalı bir tartışmaya yol açtı ve İsrail makamları arasında genişleyen uçurumu yansıtıyor.
Siyasi araştırmacı Nadav Eyal, “Bu, güçler savaşının hızla tırmanmasına yol açacak. Tahminler, ordu, Shin Bet ve Mossad liderlerinin polisin yasalara uymak yerine hükümet kararlarını yerine getirme konusunda benzer bir pozisyon alacakları yönünde” dedi.
Eyal, “Bu tür bir krizin ortaya çıkması durumunda Shin Bet, Mossad ve ordu, yasayı ihlal edecek şekilde çalışmayacak. Yasayı profesyonel hukuk danışmanları tarafından yorumlandığı gibi takip edecekler. Bir mahkeme kararı veya açık bir emir varsa, onu takip edecekler ve onunla çelişen herhangi bir emri takip etmeyeceklerdir. Polis, bu tür bir anayasal krizde merkezi bir unsurdur ve durum daha karmaşıktır” şeklinde konuştu.
Eyal, polisin ‘politik meselelerden çok etkilenen zayıf bir kurum’ olduğunu söyledi.
Ayrıca “Polis, günlük olarak yargı sistemiyle doğrudan etkileşime giriyor.
Bu nedenle, Shin Bet’in Başkanı ve Genelkurmay Başkanı’nın mahkeme kararlarını takip ettiğini bilen bir genel müfettişin, eski suçlu Itamar Ben-Gvir’den emir aldığını hayal etmek zor” ifadelerini kullandı.
Bu durumun Başbakan Benjamin Netanyahu’yu rahatsız ettiğini söyleyen Eyal “Mahkemenin yasayı iptal etme olasılığı artıyor. Netanyahu, devlet kurumlarının mahkemeyi takip edeceğinden korkuyor. Başka bir deyişle, kaybetmekten korkuyor” dedi.
Ordunun yeteneklerinin azalması
Hararetli tartışmaların ışığında, Dışişleri ve Güvenlik Komitesi dün Güvenlik ve Hazırlık Alt Komitesi’nin katılımıyla ordunun statüsüne ilişkin gizli bir olağanüstü toplantı düzenledi.
Toplantıya üst düzey yetkililer katıldı ve ordunun durumu, acil durumlardaki yetenekleri ve rutin durumu hakkında raporlar sunuldu.
Ordunun etkinliğinde ve askeri hazırlığında bir düşüş olduğu konusunda uyarıda bulundular.
Toplantıda, ordunun mevcut ve gelecekteki ihtiyaçlarına karşı hazırlığı hakkında raporlar sunuldu.
K,mi üst düzey yetkililer, ‘İsrail ordusunun etkinliğinin ve hazırlığının gerilemesinden’ bahsettiler.
Ayrıca, toplumdaki ordunun hazırlığı hakkındaki tartışmanın gelecekteki sonuçları ve bu tartışmanın genişletilmemesi yollarını ele aldılar. Ordunun askeri eğitim ve hazırlıklar yaptığı gelecek eylül ayına kadar hizmet etmeyi bırakan grupların geri dönme olasılığı da tartışıldı.
Toplantıya katılan bir kaynağa göre, ordu yetkilileri ordunun kötü durumunu açıkça dile getirdiler ve savaşa hazırlık düzeyinin gerilemesinden endişe duyduklarını belirttiler.
Yetkililer, “İsrail’de genel olarak ve özellikle güvenlik ve siyasi kurumlarda yaşanan anlaşmazlıkları değiştirmek ve yargı sistemini zayıflatma planı ve yedek kuvvetlerdeki protestolar konusundaki anlaşmazlıkları sona erdirmek gerekiyor” dedi.
Askeri yetkililer, karar alıcılara “İsrail ordusu daha önce hiç yaşamadığı kadar kötü bir durumdayız” diyerek uyarıda bulundular.
Savunma Bakanı Yoav Gallant, toplantıdan önce düzenli ve yedek pilotlarla bir araya geldi.
Pilotlar, hükümet planlanan yasayı uygulamaya devam ettiği sürece askere gitmeyi reddettiklerini söylediler.
Gallant, pilotlara Netanyahu’ya baskı yapacaklarını ve taleplerinin karşılanmasını sağlamak için ellerinden gelen her şeyi yapacaklarını söyledi ve ekledi:
Talepleriniz ve haklarınız için savaşacağım ve geniş bir uzlaşma ile yasanın kabul edilmesini sağlayacağım.
Bu toplantılar, ordunun ve liderliğinin, askerlerin isyan etmesine ve hizmet emirlerini reddetmesine teşvik etmekle suçlayan bakanlar ve Knesset milletvekilleri tarafından saldırıya uğradığı bir zamanda gerçekleşiyor.
Bölgesel İşbirliği Bakanı David Amsalem, Başkomutan Hertzi Halevi’nin ordunun isyanını yönettiğini ve Hava Kuvvetleri Komutanı Tomer Bar ile birlikte olduğunu düşünüyor.
Amsalem’in suçlaması, bazıların daha fazla iç çatlak ve bölünmeye yol açabileceği konusunda uyardığı iç bir tartışmayı tetikledi.
Bu, Netanyahu ve Gantz’ın, ordunun başkomutanını ve subayları destekleyen ortak bir bildiri yayınlamasına neden oldu, bu da siyasi ve güvenlik düzeyleri arasındaki gerginliği azaltma girişimiydi.
Ancak gerginlik devam etti ve Likud Partisi’nden Knesset Üyesi Tali Gottlieb, X platformundaki hesabından yaptığı bir paylaşımda, partisinin lideri Netanyahu ve Savunma Bakanı’na şöyle yanıt verdi:
Sayın Başbakan, neden özür diliyorsun? Ordu liderliği, düşmanlarımızın yararlanacağı şekilde ordunun yetkileri hakkında bir açıklama yapmayı düşünürken, milli dokunulmazlığımızı ciddi şekilde hedef alacak bir açıklama yapmayı düşünürken, biz sessiz kalırsak hükümetin ne hakkı var?
Gottlieb ayrıca, Halevi’yi “sessizliğiyle askerlik hizmetini meşrulaştırmakla” suçladı.