Atlantik Konseyi İstanbul Zirvesi'nin 8'incisi dün başladı. Zirvede konuşan İsrail Enerji Bakanlığı Müsteşarı Shaul Meridor, Türkiye ile İsrail arasında enerji anlaşmasının birkaç ay içinde imzalanabileceğini söyledi. Anlaşma ile Türkiye'ye istediği düzeyde gaz verilebileceğine işaret eden Meridor, "Bu, İsrail ile Güney Kıbrıs arasındaki anlaşmaya bir alternatif olmayacak. Türkiye'ye boru hattı İsrail için uygun bir ihracat alanı. 2 veya 3 senede İsrail gazı Türkiye'de olabilir" dedi.
ABD: TÜRKİYE İDEAL BİR PLATFORM
ABD Enerji Bakanı Rick Perry, Türkiye'nin önemli bir enerji transfer merkezi olduğunu belirterek, "ABD, Türkiye ile birçok alanda işbirliği yapmaktan gurur duyuyor. İyi ticaret ortağıyız, NATO müttefikiyiz ve daha da önemlisi dostuz. Önümüzdeki yıllarda eminim ki enerji sektöründe ilişkilerimizi daha da geliştirebiliriz" diye konuştu. Atlantik Konseyi Başkanı ve CEO'su Frederick Kempe ise 15 Temmuz darbe girişimi sonrası zirveyi düzenleyip düzenlememe konusunda tereddüt yaşadıklarını ancak düzenlemeye karar verdiklerini belirterek "Atlantik Konseyi iyi gün dostu değildir" dedi. Türkiye'nin küresel arenada inanılmaz önemi bulunduğunu belirten Atlantik Konseyi Başkan Yardımcısı Stephen Hadley ise "Hem Avrupa hem de Asya'da mevcut ve Ortadoğu ile de kuvvetli bağları var. Türkiye bu bölgede ve hatta dünyada ortaya çıkan fırsatlar ve zorlukları tartışmak konusunda ideal bir platform" değerlendirmesinde bulundu. Atlantik Konseyi Bölge ve İstanbul Zirvesi Direktörü Defne Sadıklar Arslan da belirsizliklerle dolu yeni bir dönemin arifesinde olunduğunu belirtti. Uluslararası Enerji Ajansı İcra Direktörü Fatih Birol, Türkiye'nin kritik bir coğrafyada olduğunu belirterek, "Türkiye, Hazar'da doğalgaz kaynaklarına, Batı'da ciddi bir elektrik ve enerji tüketicisine, Doğu'da ise gelişmekte olan enerji dünyasına kavşak konumunda" diye konuştu.
Enerji alanında son altı senedir yatırımlar yaptıklarını belirten Kibar Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ali Kibar, güneş enerjisi ile ilgili olarak ihalelere katıldıklarını vurgulayarak, "Güneş enerjisinde son ihalede ikinci olduk. Bundan sonra da güneş enerjisinde yatırımlar yapmayı planlıyoruz. Halihazırda doğalgaz ithalatı konusunda çalışmalarımız devam ediyor. Kibar enerji firmamızla Rusya'dan doğalgazı toptan alarak buradaki perakende dağıtım yapan şirketlere satıyoruz" diye konuştu.
"Küresel ve Bölgesel Enerji Görünümü" oturumunda konuşan Katar Enerji ve Sanayi Bakanı Muhammed Salih Al Sada, piyasadaki düşük petrol fiyatlarının çözümü için Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü'nün (OPEC) çalışmalarının sonuç vermeye başladığını belirterek, son yıllarda üretici ülkelerle sektördeki kurum ve kuruluşlar arasında uzlaşı ortamının oluştuğunu dile getirdi. Salih Al Sada, "Bu diyaloglarda şunu farkettik, dünyada günlük 1.5-2 milyon varil petrol üretiminden oluşan bir arz fazlası var, bu da tüm üretimde yüzde 1-1.5 arasında bir miktara tekabül ediyor. İşte arz ve talep dengesini burada oluşturmalıyız" şeklinde konuştu.
'KİMSE SANA 8-10 MİLYAR DOLAR BEDAVA VERMEZ'
Zirvenin ilk gününde konuşan Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Ahmet Arslan, Kanal İstanbul Projesi'nde finans modelini çalıştıklarını belirtti. Gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Arslan, köprüler ve geçiş fiyatlarına ilişkin sorulara "Kimse gelip 8-10 milyar dolar para yatırıp günün sonunda bunu size bedava bırakmaz. Elbette ki, geçişten kaynaklı bir ücret toplayacak, aradaki farkı biz vereceğiz ama işletme dönemi sonunda da bütün bu projeler bizim olacak. Bunları işletip ayrıca gelir elde edeceğiz. Yap-işlet-devret'in ruhunda bu var. Lütfen bunu alıp başka köprülerle kıyaslamasınlar" dedi.
