İstanbul Sözleşmesi İsrail hükümetinde kriz yarattı: Kabul edilmedi

Tarihinin en sağcı hükümetini kuran İsrail’de İstanbul Sözleşmesi tartışması başladı. 1 Kasım’da yapılan genel seçimde zaferini ilan ederek yeniden başbakan olan Likud Partisi’nin lideri Binyamin Netanyahu önderliğinde kurulan koalisyonda İstanbul Sözleşmesi tartışması yaşandığı ortaya çıktı. “İsrail’in tarihindeki en sağcı hükümet” olarak tanımlanan hükümette Ankara’nın bir süre önce çıkma kararı aldığı İstanbul Sözleşmesi’nin gündeme geldiği ve … İstanbul Sözleşmesi İsrail hükümetinde kriz yarattı: Kabul edilmedi Devamı »

Eklenme Tarihi: 27 Ara 2022
1 dk okuma süresi
Güncelleme Tarihi: 27 Ara 2022
İstanbul Sözleşmesi İsrail hükümetinde kriz yarattı: Kabul edilmedi

Tarihinin en sağcı hükümetini kuran İsrail’de İstanbul Sözleşmesi tartışması başladı.

1 Kasım’da yapılan genel seçimde zaferini ilan ederek yeniden başbakan olan Likud Partisi’nin lideri Binyamin Netanyahu önderliğinde kurulan koalisyonda İstanbul Sözleşmesi tartışması yaşandığı ortaya çıktı.

“İsrail’in tarihindeki en sağcı hükümet” olarak tanımlanan hükümette Ankara’nın bir süre önce çıkma kararı aldığı İstanbul Sözleşmesi’nin gündeme geldiği ve koalisyon programından çıkarıldığı açıklandı. İsrail medyasında yer alan haberlerde bu kararın arkasında aşırı sağcı partilerin olduğu belirtildi.

Likud’un koalisyon hükümetinde Dini Siyonizm Partisi’ni ikna etmek için koalisyon anlaşmasına, “Hükümet İsrail’in İstanbul Sözleşmesi’ne katılmasına onay vermeyecektir” maddesini koyduğu belirtildi. Tel Aviv merkezli medya kuruluşu Walla’da yer alan haberde İstanbul Sözleşmesi’ndeki bazı maddelerin İsrail’deki aşırı sağcıları rahatsız ettiği aktarıldı.

ÜÇ MADDE AŞIRI SAĞCILARI KIZDIRDI

Özellikle sözleşmenin 59, 60, 61’inci maddelerinin mülteciler konusunda bazı açıkları olduğunu öne süren İsrailli aşırı sağcılar bu maddelerin uygulanması durumunda İsrail’in geleceğinin büyük bir risk altında olduğunu iddia etti.

60’ıncı maddenin ayrımcılığa bağlı şiddete uğrayanların ülkeye sığınmasına açık kapı bıraktığını iddia eden İsrailli sağcılar, Afrika ve Arap ülkelerinde yaygın olan kadınların sünnet edilmesinin bir gerekçe olarak gösterilebileceğini ve bu uygulamaya maruz kalanların İsrail’e sığınabileceğini söyledi. Öte yandan 61’inci maddede ise kalıcı mülteci statüsü alan kişilerin ülkeden gönderilmesinin imkansız hale getirilmesinin İsrail’deki aşırı sağcıları rahatsız ettiği belirtildi.