8 Şubat 2018 tarihinde Alparslan Kuytul Hocaefendi ile beraber tutuklu yargılanan ve İzmir Ödemiş’teki cezaevinde bulunan T.Y.D, İ.B, E.A, A.A, 5 Mart Pazartesi günü avukatları ile görüştü. T.Y.D, İ.B, E.A, A.A, avukatları aracılığı ile arkadaşlarına ve ailelerine mesaj gönderdiler.
Gönderdikleri mesajda, bu yaşadıkları süreçte hem şahsî açıdan hem de diğer kardeşleri açısından bazı faydalar gördüklerini ifade ettiler. “Tüm kardeşlerimiz kalplerini güçlendirmeli, manevi açıdan kendilerini çok iyi geliştirmelidir. Hayırlı hizmetlerde gösterdiğimiz hassasiyetin aynısını şahsî maneviyatımız için de göstermeliyiz. Aksi takdirde hayırlı hizmetlerde de başarılı olmamız mümkün olmayacaktır” dediler.
Alınan bilgiye göre, tutuklu yargılanan 4 kişinin ailesine avukatları tarafından ziyaretler yapıldı ve ailelerine gönderdikleri mesajlar iletildi. Tutukluların, avukatlarına ricası sonucu, çocuklarına gönderilmesini istedikleri hediyeler ulaştırıldı ve çocukların buruk mutlulukları objektiflerde de görüldü.
Daha evvelde cam engelin ardından telefonla görüşme esnasında çocukların gözyaşları içinde babalarına sarılabilmek için dakikalarca ağlamaları yürekleri burkmuştu.
Gönderdikleri mesaj ise şu şekilde;
Tüm kardeşlerimizi Allah’ın selamı ile selamlıyoruz.
Bu yaşadığımız sürecin hem şahsî hem de diğer kardeşlerimiz açısından bazı faydalarını gördük. Allah (cc) bizleri adeta manevî eğitime aldı. Burada tutuklu bulunan kardeşleriniz olarak Allah’ın bizlerin bazı meseleleri daha iyi anlamasını istediğini düşünüyoruz. Biz de bu olaylardaki gördüğümüz hikmetleri sizlerle ara ara paylaşacağız.
Allah (cc), Musa as’ı nasıl ki 40 gün mağaraya çağırdı ise biz de durumumuzu o şekilde bir manevi eğitim olarak görüyoruz. Burada şunu daha iyi anladık ki tüm kardeşlerimizin böyle bir eğitime ihtiyacı var. Allah’ın bizleri numune olarak seçtiğini düşünüyoruz. Bu duygularımızı ise kardeşlerimizle paylaşmamızın bir zorunluluk olduğunu düşünüyoruz.
Tüm kardeşlerimiz kalplerini güçlendirmeli, manevi açıdan kendilerini çok iyi geliştirmelidirler. Hayırlı hizmetlerde gösterdiğimiz hassasiyetin aynısını şahsî maneviyatımız için de göstermeliyiz. Aksi takdirde hayırlı hizmetlerde de başarılı olmamız mümkün olmayacaktır.
Bizler burada şu ayeti yaşadığımızı düşünüyoruz:
قُل لَّن يُصِيبَنَا إِلاَّ مَا كَتَبَ اللّهُ لَنَا هُوَ مَوْلاَنَا وَعَلَى اللّهِ فَلْيَتَوَكَّلِ الْمُؤْمِنُونَ ﴿٥١﴾
De ki: “Allah’ın bize yazdığı şeyden başkası, bize asla isabet etmez.
O, bizim Mevlâ’mızdır.” Ve artık mü’minler, Allah’a tevekkül etsinler.
(Tevbe Suresi 51. Ayeti)
Ziyaretten bazı görüntüler;