Günümüzde birçok hastalığın sebebi olarak gösterilen stres faktörünün, vücuttaki çoğu organı etkilediği gibi diş çürükleri ve diş eti hastalıklarına da neden olduğu belirtildi.
Selçuk Üniversitesi (SÜ) Diş Hekimliği Fakültesi Ağız, Diş ve Çene Cerrahisi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Ercan Durmuş, AA muhabirine yaptığı açıklamada, sağlık açısından kişisel ağız ve diş bakımını çok önemsemek gerektiğini söyledi.
Ağız bakımına çocuk yaşlarda başlamak gerektiğini belirten Durmuş, diş çürükleri, diş eti ve eklem hastalıklarının altında çok farklı faktörler de yatabileceğine işaret etti.
Bu nedenlerin başında "stres" faktörünü ele almak gerektiğini aktaran Durmuş, şunları kaydetti:
"Ciddi anlamda kronik stresli bireylerde ağız kuruluğu oluşur. Buna bağlı olarak da diş yüzeylerinde çürük oluşumunu engelleyen koruyucu tabaka oluşmaz ve sonucunda yoğun diş çürükleri meydana gelir. Özellikle 18-20 yaş altı genç ve çocuklarda görülen stres, ağız sağlığı açısından çok önemli. Ebeveynler, bu stresi önemsemediğinden dolayı tedbir almakta gecikiyorlar. Bu da ilerleyen yaşlarda büyük sorunlara yol açıyor. 12-20 yaş aralığında görülen stres, 18-30 yaşlarında kanama, papil kaybı ve ağrı şeklinde görülen ciddi diş eti hastalıklarına zemin hazırlamaktadır. Strese giren çocuk ve gençler içine kapanıp, kişisel ağız ve diş bakımlarını ihmal ediyor. Ağız, diş ve eklem bölgelerinde görülen şikayetle gelen bu yaş çocuk ve gençlerde stres faktörünün değerlendirilmesi, tedavinin kalıcı olabilmesi ve ilerleyen dönemlerde problem yaratmaması açısından çok önemli."
Durmuş, sınav faktörü ve aile baskısının çocuklarda stres meydana getirdiğini belirterek, ailelerin sınav ve özellikle ergenlik dönemlerinde çocuklarına destek olmaları gerektiğini vurguladı.
Kansere de davetiye çıkarıyor
Çocuklarda klinik olarak baş ve kulak ağrısı, çiğneme esnasında eklem bölgelerinden gelen ses ve aşırı diş sıkmanın sonucunda, diş yüzeylerinde aşınma ve diş kırıklarının meydana geldiğini anlatan Durmuş, bütün bu problemlerin altına indiklerinde stres faktörünü tespit ettiklerini söyledi.
Batılı, gelişmiş toplumlarda orta yaş üstü bireylerde karşılaşılan yaygın diş eti hastalıkları, çürük ve diş kayıplarının altında psikolojik sebepler arandığını ifade eden Durmuş, şöyle devam etti:
"Bu yüzden gerçekten stresin vücutta ilk etkilediği organlardan biri de dişler ve diş etleri oluyor. Psikolojik sebeplerden dolayı ağız bakımının ihmal edilmesiyle diş yüzeylerinde oluşan plaklar diş etlerinde hastalıklara neden oluyor. Gerekli tedbir alınmadığında ilerleyen yaşlarda diş kayıpları meydana geliyor. Kronik stres, protez kullanan hastalarda ilerleyen dönemlerde ağız içini daha da kötü hale getirdiği için kansere de davetiye çıkarıyor. Yaşam kalitesi iyi, stresi olmayan insanlarda vücut, dişlerden kaynaklanan bir enfeksiyonu yapılacak tedavi ile ortadan kaldırabiliyor. Ama uzun süreli stres altında olan bireylerde bu tablo kiste, daha sonra da tümöre dönüşebiliyor. Kist de ihmal edilip, tedavi edilmezse ilerleyen dönemlerde kansere dönüşebiliyor."