MECLİS, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin (TSK) Katar’ın başkenti Doha’da kurulacak üste konuşlanmasını ve Katar jandarmasının eğitilmesini içeren iki anlaşmayı dün hızla gündemine alarak yasalaştırdı. “Katar Topraklarında Türk Kuvvetlerinin Konuşlanmasına İlişkin Anlaşma” ile “Jandarma Eğitimine İlişkin İşbirliği Protokolü” dün AK Parti grubunun sürpriz bir hamlesiyle gündeme girdi. Genel Kurul’da geri sıralarda bulunan iki anlaşma, AK Parti’nin grup önerisiyle ilk sıraya alındı ve hemen görüşüldü.
Kabul edilen anlaşmalara göre Türkiye, Katar’da jandarma birliklerine eğitim verecek. Bu sözleşmenin 4 bin dolayında jandarmanın eğitimini kapsadığı belirtildi. Üs anlaşmasına göre de Doha’da Türk-Katar Tümen Taktik Karargâhı kurulacak. Bu yapının oluşturulmasına ön hazırlık açısından 2015’de ortak tatbikata katılan 94 TSK personelinin halen Katar’da olduğu belirtildi. Ortak karargâhın komutanı Katarlı tümgeneral, yardımcısı Türk tuğgeneral olacak. Patlayıcı madde imha eğitimi için Katar’a 25-30 kişilik özel ekip gönderilecek. Konuşlanacak birliğin 500-600 arası personelden oluşması öngörülüyor. Ayrıca Katar’dan Türkiye’de konuşlandırılacak birimler olacak ve ihtiyaç duyulması halinde Doha’ya intikalleri sağlanacak. En az 10 yıl yürürlükte kalması öngörülen anlaşmaya göre TSK unsurları, sözleşmede yazılı askeri işbirliğinin yanı sıra, “İki tarafın yazılı mutabakatı ile uygun bulunacak diğer görevleri” yerine getirecek.
'EMİR’İ KORUMAK İÇİN Mİ?' ELEŞTİRİSİ
CHP ve HDP sözcüleri, uluslararası toplumda Katar’la ilgili gerilim yükselirken anlaşmaların öne çekilmesini eleştirdiler. MHP’li yöneticiler de Arap dünyasıyla ilişkilerde Türkiye’nin tarafsız olması gerektiğini vurguladılar.Anlaşmanın bu dönemde öne çekilmesinin soru işaretleri taşıdığını ileri süren CHP Genel Başkan Yardımcısı Öztürk Yılmaz, “Bazı ülkelerin bu Emir’i alaşağı edip yeni bir yönetim getirmek istediklerini biliyoruz. Siz başka bir şey için gidiyorsunuz, anlaşıldı. Kime karşı olacak bu kuvvet? Katar’daki aileyi ayakta tutmak için kullanmak isterlerse ona destek mi olacağız? Yani Katar’daki iç güvenlik harekâtına mı dahil olacağız? Türkiye’ye bu kötülüğü yapmayın lütfen. Bu Türkiye’nin Ortadoğu’da kırılma yaşayabileceği bir konu” diye konuştu.
HDP Grup Başkanvekili Filiz Kerestecioğlu da, “Kaynayan bir kazan olan Körfez’e ülkemizi atamazsınız. Türkiye’nin milyarca lira yatırım yaptığı savaş sanayisine yeni pazarlar bulmak için bu bataklığa girmek akıl dışıdır” dedi. HDP Mardin Milletvekili Mithat Sancar ise “Terörle işbirliği yapan bir devlet olarak itham edilme konusuna neredeyse birkaç adım kalmıştır” görüşünü savundu.
Eleştirilere yanıtlayan Başbakan Yardımcısı Veysi Kaynak, “BM Güvenlik Konseyi karar verdiğinde terör örgütü oluşur. Sadece 6-7 ülkenin ilişkileri askıya almasından dolayı bir devlete ‘Siz terör devletisiniz’ demek çok doğru ve kolay değil. Jandarma Komutanlığımızın 18 ülkeyle protokolü var. Bu sadece Katar için yeni başlayan bir şey değil. Bunların temelinde de 25 Aralık 2001’de imzalanan güvenlik işbirliği anlaşmasına dayanılarak yapılmaktadır. Türkiye’nin çok boyutlu dış politika hedeflerinin de bir manada yerine getirilmesidir” dedi.