Kavala, iktidar 'gezi davası' kararlarını seçim malzemesi yapıyor

Osman Kavala, 'gezi davası' kararlarını iktidar seçim malzemesi yaparak hem bizi hem toplumu mağdur ediyor

Eklenme Tarihi: 03 May 2022
3 dk okuma süresi
Güncelleme Tarihi: 26 Eyl 2024
Kavala, iktidar 'gezi davası' kararlarını seçim malzemesi yapıyor

GEZİ DAVASI KARARLARI SEÇİM MALZEMESİ Mİ?

Osman Kavala: İktidar Gezi davası kararlarını seçim malzemesi yapacak

CHP İstanbul Milletvekili Mahmut Tanal, Gezi davasında hapis cezası alan Osman Kavala, Tayfun Kahraman, Can Atalay ve Hakan Altınay'ı, tutuklu bulundukları Silivri Cezaevi’nde dün ziyaret etti.

CHP İstanbul Milletvekili Mahmut Tanal, cezaevinde ziyaret ettiği tutuklu iş insanı Osman Kavala'nın; "İktidarın Gezi davasından istediği kararı çıkartıp bunu ileride seçim kampanyası sürecinde kullanmayı planladığını, seçim malzemesi uğruna hem kendilerinin hem toplumun mağdur edildiğini hem de yargının itibarsızlaştırıldığını" söylediğini belirtti.

Cezaevi çıkışı görüşmeye ilişkin açıklama yapan Tanal; Kavala, Kahraman, Atalay ve Altınay'ın herkesin Ramazan Bayramı'nı kutladığını belirtti. Tanal ayrıca Silivri Cezaevi'nde görüştüğü iş insanı Kavala'nın, şehir plancısı Tayfun Kahraman'ın, avukat Can Atalay'ın, siyaset bilimci Hakan Altınay'ın mesajlarını aktardı.

Tanal'ın aktardığına göre, Osman Kavala Gezi davası kararı ile ilgili olarak "1 Kasım 2017' de Gezi olaylarını finanse etmek, 15 Temmuz darbe girişimine katılmak iddiasıyla iki ayrı suçtan dolayı tutuklandım. 15 Temmuz darbe girişimiyle ilgili iddianame, 2 yıl içinde düzenlenmesi gerekirken hazırlanmadı. O arada Gezi'den dolayı İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesi hakkımda beraat kararı verdi. 15 Temmuz'dan dolayı da beni resen tahliye ettiler. Bu sefer beni casusluk suçlamasıyla tutukladılar. Sırf beni içeride tutmak için bu sefer de casusluk ipine sarıldılar" değerlendirmesinde bulundu.

İstinaf mahkemesinin bozma kararı sonrası dosyanın yeniden İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesi'nin önüne geldiğine dikkat çeken Kavala, "Çarşı davası ise İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülüyordu. Her iki mahkeme arasındaki yazışmaların ardından Gezi ve Çarşı dosyaları birleştirildi. Esas bizim davamızın görülmesi gereken yer, İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesi'ydi. Delilleri bu mahkeme toplamıştı. Sonrasında birleştirilen her iki dava tekrar ayrıldı. İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi, asıl kendi bakması gereken Çarşı Davası'nı başka yere gönderdi. Kalktı Gezi Davası’na da kendisi bakıyormuş gibi davrandı. Gezi dosyasını, İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesi’ne göndermesi gerekirken kendisi baktı" ifadelerini kullandı.

AİHM'nin hak ihlali kararına rağmen İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nin kendisine ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verdiğini belirten Kavala, "İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesi, zaten beraat kararı vermişti. AİHM, 'Senin bu delillerin tutuklamayı gerektirmez. Makul şüphe yok' diyor, fakat İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi, aynı delillerle beni mahkum etti" ifadelerini kullandı.

Kavala: İktidar yargıyı kullanıyor

Kavala CHP İStanbul Milletvekili Mahmut Tanal'a açıklamasında, "İktidar, burada yargıyı kullanıyor. Temelsiz bir iddia nedeniyle bana ceza verildi. Bu ceza akla, mantığa aykırıdır! İktidar, ortaya koyduğu iddialarla mahkeme yoluyla istediği kararı çıkartıp, bunu ilerideki seçimlerde kullanmak üzere bizi de mağdur ediyor, toplumu da mağdur ediyor, yargıyı da itibarsızlaştırıyor. 2 yıl hakimlik yapan, AKP'den milletvekili adayı olan birisi, nasıl oluyor da ağır ceza mahkemesi üyesi oluyor ve ağır cezada insanların geleceğiyle, hayatıyla oynuyor, müebbet hapis cezası veriyor?" şeklinde konuştu.

Can Atalay: Siyaset için kurgulanan bir dava var

Avukat Can Atalay ise Tanal'a açıklamasında, "Önceleri verilen takipsizlik kararlarında ve beraat kararlarında, Gezi'nin insan hakları anlamında demokratik talepleri dile getirdiği, yasa dışı bir eylemin olmadığı vurgulanıyor. İleride demokratik taleplerde bulunacak insanları korkutmak, sindirmek maksadıyla bize bu cezalar verildi. Siyaset için kurgulanan bir dava var. Siyasete ileride malzeme vermek için bu karar ortaya çıktı" değerlendirmesini yaptı.

2013'teki Gezi Parkı eylemlerine ilişkin davada, iş insanı Osman Kavala'ya ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası, Mücella Yapıcı, Çiğdem Mater, Hakan Altınay, Mine Özerden, Can Atalay, Tayfun Kahraman ve Yiğit Ali Ekmekçi'nin ise 18'er yıl hapis cezasına çarpıtılmasına, hepsinin ayrı ayrı tutuklanmalarına karar verilmişti.