Muhalifler, Beşşar Esed rejimin yoğun hava saldırılarını, askeri üsleri çevresinde ve ülkenin kilit noktalarında konuşlandırdıkları gözetlemecilerden oluşan “rasat sistemi” ve “telsiz şifrelerini kırma ve dinleme” yöntemi ile önceden haber almaya çalışıyor.
İdlib’in güney kırsalında, Han Şeyhun’a yakın bir telsiz merkezinin görevlisi Hasne, 4 Nisan’da 100’den fazla kişinin kimyasal silahla katledildiği hava saldırısının rejimin uçaklarıyla düzenlendiğini AA’ya anlattı.
Hasne, “Katliam günü, Humus’taki Şayrat Askeri Üssü’nden 2 uçak havalandı. Kudüs-1 kodlu uçak, yerel saatle 06.26’da havalanarak kuzeye yöneldi. Kudüs-6 da 2 dakika sonra havalandı.” dedi.
Uçaklarının kalkışını anons geçtiğini söyleyen Hasne, Kudüs-1 kodlu uçağın frekansının 25 Mart’ta Hama kırsalındaki Latamne’ye klor gazı atan uçağınkiyle aynı olduğunu fark ettiğini belirtti.
4 yıldır telsiz dinlediğini ve kimyasal katliamı yapan uçağın pilotu Muhammed Hasuri’yi sesinden kolayca tanır hale geldiğini ifade eden Hasne, şöyle devam etti:
“Kudüs-1, Han Şeyhun’un batısından gelerek, 06.48’de (kimyasal gaz yüklü) 2 füze bıraktı. Kudüs-6 ise doğudan gelerek, farklı bir noktaya 4 bomba attı. Kanımca Kudüs-6’nın normal bomba kullanmasının sebebi, dikkatleri kimyasal silah saldırısından uzaklaştırmaktı. Kimyasal silah kullanıldığı kesinleşince sivil savunmaya maske giymeleri için anons geçtik. Buna rağmen, saldırının hemen ardından bölgeye gitmiş oldukları için zehirlendiler.”
