Bugün İstanbul'da 'Alparslan Kuytul'la Söyleşi Programı' düzenlendi. Saat 14.30'da başlayan programa konuşmacı olarak katılmak için gelen Alparslan Hoca'nın, emniyet güçleri tarafından salon kapısında önü kesildi. Kalabalık, programın engellenmesi üzerine salondan ayrılarak Saraçhane Meydanına yürüdü. Meydanda konuyla ilgili basın açıklaması gerçekleştirildi.
Yapılan açıklamada Alparslan Hoca'nın konuşmasından öne çıkan kısımlar şu şekilde:
-Değerli kardeşlerim! Bildiğiniz gibi birkaç yıldan beri birtakım güçler sürekli üzerimize gelmeye devam ediyorlar. Hapis sürecinden önce de yüzden fazla konferansımız son dakikada iptal edilirdi. Bu sefer biraz daha farklı bir yöntem izlediler. Program başladıktan yarım saat bir saat sonra iptal ettiler. Bu bir ilk. Garip olan şu ki bu kalabalık dört duvarın arasında bir program yapacaktı, kimse duymayacaktı bile. Engellemek sureti ile böyle bir basın açıklamasına sebep oldular. Ben bunda bir gariplik görüyorum. Bana öyle geliyor ki birtakım güçler aslında bu şekilde eylemlerin çoğalmasını istiyor. Sanki devleti idare edenler yada hükümetin başındakiler daha da zor duruma düşsün, düşmanları çoğalsın istiyorlar. Eğer hükümet bu işin içinde değilse ben onlara buradan haber veriyorum. Sizi zor duruma düşürmek için bu şekilde baskılar devam ediyor, haberiniz olsun. Eğer siz de bu işin içerisindeyseniz, diktatörlüğe soyunduysanız eninde sonunda bu devran değişir, gücünüzü, kuvvetinizi kaybedersiniz.
Tevhidi Anlattığım İçin Önce Konferanslarımı Engellediler, Durduramayınca Hapse Attılar
-Mesele şu, ben tevhidi anlatıyorum. La ilahe illallah'ın manasını anlatıyorum. Bugüne kadar anlatım, bundan sonra da anlatmaya devam edeceğim. Allah'ın dediğinin olmasını istemeyenler elbette tevhide anlatmamdan rahatsız olurlar. Bunlar benim klasik bir hoca olmamı istiyorlar, namazı anlatan, ahlakı anlatan başka da bir şeye karışmayan bir hoca olmamı istiyorlar. Hoca neden siyasi konularda açıklama yapıyor diyorlar.
-Şu memleket Müslümanların memleketidir, memlekette sorsanız Allah mı daha iyi bilir insanlar mı daha iyi bilir, bu memleketin insanları hepsi beraber Allah daha iyi bilir der. Şu memleketin insanlarına sorsanız hak ve yetki kimindir? Allah mı daha yetkilidir insanlar mı daha yetkilidir? Kendini Müslüman olarak tanımlayan kime sorsanız bunu kabul eder. Bir bundan dolayı engelleniyoruz bir de hükümetin bir takım politikalarını eleştiriyoruz diye. Eleştirmek hakkım mıdır değil midir?
Hem Demokrasi Diyorlar Hem de Kimseyi Konuşturmuyorlar
-Hem demokrasi derler hem de kimseyi konuşturmazlar. İstediklerini yapacaklar ama kimse itiraz etmeyecek. İstediklerini hapise atacaklar ama kimse konuşmayacak. Mehmetçiğin yanlış bir şekilde ölmesine sebep olacaklar ama kimse itiraz etmeyecek. İtiraz edilemeyecek olan sadece Allah'tır. Onun dışında, ben de insanım, devletin başındakiler de insan. Bırakın insanlar fikirlerini söylesin ki yanlışlar azalsın. Bugüne kadar özellikle şu son 4-5 yıldır herkesi susturuyorsunuz. Peki güzel bir noktaya mı getirdiniz memleketi? Hayır, kötü bir noktaya getirdiniz. O zaman bırakın da insanlar konuşsun, istifade edin.
Artık Uyanın!
-İlim adamlarını susturanlar çökerler. Belki bugün güç elinizde, istediğinizi susturuyorsunuz ama gitgide gücünüzü kaybediyorsunuz. Sizi yanlış bir istikamete soktular. Artık uyanın, yanlış bir istikamete girdiniz, istikametten şaştınız.
-Bir diğer sebep de şu programı engelleten derin güçler. Görünüşte Fatih Emniyeti bu programın uygun olmadığını Kaymakamlığa bildiriyor. Güvenlik sağlayamayız vesaire gibi okuyacağım size gönderilen yazıyı. Fakat nasıl oluyor bunu anlayabilen varsa lütfen söylesin! Dört duvarın arasındaki bir salonda güvenliğimizi sağlayamayan koskoca devlet nasıl oluyor da oradan buraya kadar yürüyoruz güvenliğimizi sağlıyor? Burada açık alandayız, burada güvenliğimizi nasıl sağlıyor?
Ayıp Ayıp! Biz Bugüne Kadar Ne Zaman Kamu Güvenliğini Tehlikeye Düşürmüşsünüz?
-(Yasaklama kararından alıntı yaparak)Bazı marjinal gruplar kargaşa ortamı çıkarabilirmiş, “…Terör örgütlerinin hedefi olabilecek kişiler ve diğer vatandaşlarımızın can güvenliklerinin tehlikeye düşürebileceği, kamu düzenini bozacak, halkın can ve mal emniyetini tehlikeye düşürecek…” Biz kamu düzenini bozan insanlar mıyız? Yani bu maddeden banane, bu maddeye göre mi yasaklıyorsunuz? Ayıp ayıp! Biz bugüne kadar ne zaman kamu güvenliğini tehlikeye düşürmüşsünüz?
-Bugüne kadar geri adım atmadık atmayacağız! Sonuna kadar da mücadelemize devam edeceğiz!