Körfez ülkeleri 2008 uyguladıkları modeli tekrarlıyor: Türkiye’de kelepir şirket avına düştüler
2008 krizinde dünyadaki likidite varlığının düşmesiyle zengin Arap ülkeleri, elindeki nakitle yabancı şirketlere yatırım yapmıştı. Körfez sermayesi 14 yıl aradan sonra tekrar aynı modelle kelepir şirketleri toplama modelini hayata geçiriyor. Devlet destekli Körfez varlık fonları, Türkiye’dekiler dahil batmakta olan şirketleri ucuz yollardan satın alma peşinde.
2008’deki ekonomik kriz sonrası devlet destekli Körfez ülkelerinin yatırım fonları zor durumdaki şirketleri toplamaya başlamıştı. Körfez sermayesi 14 yıl sonra aynı uygulama için tekrar harekete geçti. Devlet destekli körfez fonları, üç trilyon dolardan fazla bir değerdeki varlığı kontrol ediyor. Fonlardan, küresel anlaşmalara milyonlarca dolar akıtılıyor, piyasadaki şirketler için kaynak sağlanıyor.
Bloomberg ajansının analizine göre, hem fon sahiplerinin yabancılarla özellikle de Batılılarla derin ilişkilerinin olması ve hem de yabancıların fona ihtiyaç duymasından dolayı Körfez varlık fonları şirketlere kolayca yatırım yapabiliyor. Diken’in aktardığına göre buna ihtiyaç duyanlar arasında Londra, New York ve Singapur’dan bankalar bile var. Ayrıca, yatırım yapılacak şirketler özellikle batmakta olan şirketlerden seçiliyor. Böylelikle normalden daha ucuza satın alınabiliyor.
Listede ASTON MARTİN DE VAR
Sadece son birkaç ayda, Körfez fonlarının, New York merkezli varlık yöneticisi Fortress Investment Group’tan Klarna’daki hisselere ve İngiliz otomobil üreticisi Aston Martin Lagonda Global Holdings Plc’ye kadar her şeyi satın almak için görüştüğü ortaya çıkmıştı. Örneğin, Abu Dabi hükümdarı Şeyh Muhammed bin Zayid başkanlığındaki Mubadala, Wefox’u destekleyip İsveç tıbbi nakliye firması Envirotainer AB’yi satın almayı kabul etti. Ayrıca, yatırım firması Fortress Investment’ı satın almak için görüşüyor.
TÜRK ŞİRKETLERİ DE BAE’NİN HEDEFİNDE
Körfez fonları sadece Batılı şirketleri değil Türk şirketlerini de radarına aldı. Örneğin Birleşik Arap Emirlik varlık fonu ADQ’nun yöneticisi Muhammed Hasan el Süveydi, bu yılın başında, Türk Lirası’ndaki zayıf seyrin kendileri için fırsatlar yaratabileceğini, ‘uzun vadeli düşünüldüğünde’ Türk varlıklarını almak için ‘harika bir zaman’ olduğunu söylemişti.Süveydi, ayrıca, yine yılın başında, halihazırda birkaç fırsatı değerlendirmek için Türkiye Varlık Fonu’yla (TVF) görüştüklerini dile getirmişti. BAE’li yönetici, bunlar arasında TVF bünyesindeki şirketlerin de olduğunu, TVF elinde bulunan paraya sıkışmış zor durumdaki bazı şirketleri incelediklerini aktarmıştı.