Korkmayın! Biz de insanız

Karayoluyla Avrupa’ya gitmek isteyen Suriyeli mülteciler İstanbul Otogarı’nda bekleyişini sürdürüyor. Avrupa’da daha iyi yaşam standartlarına kavuşabilmek hayaliyle Edirne üzerinden Avrupa’ya geçmek isteyen mülteciler bin bir umutla geceyi otogarda geçiriyor.

Eklenme Tarihi: 22 Eyl 2015
2 dk okuma süresi
Güncelleme Tarihi: 26 Eyl 2024
Korkmayın! Biz de insanız

Savaş ve yokluktan kaçan mülteciler daha iyi yaşam şartlarına kavuşabilmek için Edirne üzerinden önce Yunanistan’a ardından da Avrupa ülkelerine geçmek için Esenler otogarında bekleyişlerini sürdürüyorlar. Kucaklarında küçük bebekleriyle kadınlar, çocuklar ve her yaştan aile büyükleri otobüs firmalarının kendilerine bilet satmayışından dolayı günlerdir otogarda yatıp kalkıyorlar. Önceki gün oturma eylemi yapan mülteciler “Kapıları açın, biz biriz” sloganları attı. Yüzlerce mültecilerin çoğunluğu Suriyeli olduğu kadar aralarında Iraklılarda bulunuyor. Suriye’de küçücük çocukların ölümüne ses çıkarmadığı gibi denizde boğulan mültecilerin de ölümüne göz yuman Avrupa’dan medet uman mültecilerle geleceğe dair planlarını konuştuk.

İŞSİZLİK MAAŞI EN BÜYÜK UMUDUMUZ

On dokuz yaşındaki Halepli Abduh iki senedir Türkiye’de yaşıyor. Bin lira maaş alan ve altı yüz lira kira veren Abduh, ailesiyle birlikte Avrupa ülkelerine geçmek istiyor. Türkiye’de ve Arap ülkelerinde yaşam şartlarının çok pahalı olduğunu söyleyen Abduh otogarda bulunan mültecilerin çoğunun Avrupa’da işsizlik maaşı almayı umut ettiklerini söylüyor. “Sabah okula gideceğim, akşam da eve dönüp çalışmak zorunda kalmayacağım diyen Suriyeli genç, birçok mültecinin bu fikirde olduğunu söylüyor.

OKUMAK İSTİYORUZ

Daha önce Adana’da yaşayan, dört gün önce de İstanbul’a gelen Suriyeli Muhammed çantacılık yapıyor. Gelecek için Avrupa ülkelerinden çok büyük olanaklar beklediklerini söylüyor. Ev, iş ve eğitim imkânı bulacaklarını ifade eden diğer mülteciler gibi işsizlik maaşı ile geçinmeyi hayal ediyor. İki ay önce Türkiye’ye gelen ve Suriye’deki savaştan dolayı eğitimini yarıda bırakan yirmi bir yaşındaki Merve, üç gün önce Halep’ten İstanbul’a gelmiş. Avrupa’da yeniden eğitimine kavuşacağını düşünen Merve, denizde boğularak hayatını kaybetmemek için Edirne üzerinden Avrupa’ya geçmeyi planlıyor.

ŞARTLARA UYACAĞIZ

Adana’dan üç ay önce İstanbul’a gelen, iki çocuğu ve babasıyla Almanya’ya gitmek için Esenler otogarda bekleyen Suriyeli Hasan ailesinin babası, Almanya’ya onlardan önce gitmiş. İstanbul’da yaşamın oldukça pahalı olduğunu ve çocuklarının okula gidemediğini söyleyen Suriyeli anne, Avrupa ülkelerinin mültecilere olumsuz bakışını sorduğumuz da “Biz kimseye bakmayız. Dinimize göre yaşamaya çalışıp şartlara uyacağız” diyor.

AVRUPA’YI BİZ DE İSTEMİYORUZ AMA MECBURUZ

Dört ay önce Şam’dan ailesiyle birlikte Türkiye’ye gelen ve ismini vermek istemeyen mülteci ailenin annesi, “Eşim hasta. Benim çocuklarım var. Burada bekliyoruz ama biz de Avrupa’ya gitmek istemesek de mecburuz, deneyeceğiz” diyerek çaresizliklerini dile getiriyor.

BAŞKA ÇAREMİZ YOK

Yirmi bir yaşındaki Suriyeli Betül’le yirmi dokuz yaşındaki Huzan dört gün önce İstanbul’a gelmişler. Suriye’deki karışık ortamdan kaçan iki arkadaş aileleriyle birlikte Avrupa’ya geçmek istiyor. Özellikle Almanya’da işsizlik maaşı alarak, Arapça eğitim yapan okullarda okuyabileceklerini söyleyen Betül, Avrupa’nın Müslüman mültecilere olumsuz bakış açısına rağmen gitmek istediklerini çünkü iyi bir yaşam sürdürebilmek için başka çarelerinin olmadığını ifade ediyor.