Herkes zaman zaman işe, okula ya da bir randevusuna geç kalır. Bu durum sık tekrarlamadığı takdirde, özellikle trafiğin yoğun olduğu bir şehirde yaşıyorsanız, son derece olağan bir durumdur. Bu nedenle geç kalma belli bir sıklıkta olması durumunda kabul edilebilir bir durumdur.
Ancak bu durum bazı insanlarda kronik bir durum haline gelmiştir. Bu kişileri sürekli olarak otobüsü, metroyu, treni kaçırmamak için etrafta koşuştururken görebilirsiniz. Muhtemelen, sözleştiğiniz yere 20 dakika sonra geldiğinde bir bahaneyle durumu açıklamaya çalışan kişilerden birini siz de tanıyorsunuzdur.
Belki de sürekli geç kalma sorunu olan sizsiniz. Ne kadar alarm ve hatırlatıcı ayarlamış olursanız olun, kararlaştırılan bir yerde olmanız gereken süreyi bir türlü tutturamıyorsunuz. Her şeyi planlamanıza rağmen dakik olamıyorsanız, yalnız olmadığınızı bilin.
Kronik Geç Kalma Zaman Yönetimi Konusundaki Eksikliğimizde Olabilir
Washington Üniversitesi psikologları Emily Waldun ve Mark McDaniel tarafından 2016’da yapılan bir araştırma, bu soruyu ele aldı. Sorunun Zamana Dayalı Prospektif Bellek ile ilgili olduğunu öne sürdü.
Bu gelecekte belirli bir zamanda bir şey yapmak istediğinizde kullandığınız bellek türüdür. Bir deneyde, bir deneklere bir görevi tamamlamaları için belirli bir süre verdiler. Bu esnada deneklerden zamanı takip etmeleri istendi. Kendilerine verilen görev ise zamanı takip edemeyecekleri kadar meşgul olacakları bir görevdi. Sonuçlardan, bazı insanların diğerlerinden daha iyi zaman tahmin edicileri olduğu açıktı.
Aynı durumu Instagram’da gezinirken ya da haberleri okurken yaşarsınız. İşe gitmeden önce beş dakika boş zamanınız olduğunu düşünelim. Bu esnada, telefonunuz ile zaman geçirmeyi tercih ederseniz, sadece beş dakikanın geçtiğini düşünürken, 20 dakikanın kayıp gitmesine izin verebilirsiniz. Diğer bir deyişle zamanın nasıl geçtiğini anlamazsınız. Sonuç elbette yeni bir geç kalma vakası olacaktır.
Örneğin, bir yere varmak için gereken süreyi tahmin etmek için Google Haritalar’ı kullandığınızı düşünelim. Ancak yol boyunca karşılaştığınız biriyle sohbet etmek veya treninizin biraz gecikmesi gibi şeyleri hesaba katmazsanız, planınız sağlam olsa bile sonuçta geç kalırsınız.
İnsanların geç kalmalarına neden olan en yaygın ve basit sebeplerden birisi planlama hatasıdır. Yani bir işin ne kadar süreceğini tahmin edememektir. Araştırmacıların elde ettiği verilere göre genellikle insanlar %40 oranında bir işin tamamlanabileceği süreyi hafife alıyor. Ancak kronik geç kalma alışkanlığının nedenleri daha derinlerde de saklı olabilir.
A Tipi ve B Tipi Kişilik
Psikologlar insanları kabaca A ve B tipi olarak iki türe ayırır. A tipi kişiler içimindeki Mark Zuckerberg’lerdir. Bu kişiler başarı takıntılı ve aşırı rekabetçidirler. B Tipi kişileri ise Van Gogh’a benzetebiliriz. Bu kişiler durgun, düşünceli, araştırmacı ve elbette yaratıcıdır.
Kişilikteki bu farklılık, kelimenin tam anlamıyla perspektifte bir farklılığa yol açar. Bunun sonucunda her iki kişilik de gerçekliği biraz farklı şekillerde algılar. B Tipi, iyimserlik yanlılığı denilen şeyden muzdariptir. Yani bir görevin zorluğunu hafife alma eğilimi gösterecektir. A Tipi ise karamsarlık yanlılığı eğilimi gösterir. Bunun sonucunda da tahmin edebileceğiniz gibi, bir görevin zorluğunu abartmaya meyilli olacaktır.
Sonucunda geç kalmaya daha uygun olanlar A tipi iyimserlerdir. Ancak bu noktada da ilginç bir durum karşımıza çıkar. A tipi ve B tipi insanlar zamanın akışını farklı hissederler. Yapılan araştırmalar da bunu doğrulamıştır. A tipi insanlar bir dakikalık süreci 58 saniye olarak hissederken, B tipi insanlar ise bir dakikanın 77 saniyede geçtiğini hissediyorlar. Aradaki bu 18 saniyelik fark ise biriktikçe geç kalma ile sonuçlanıyor.
Sonuç olarak, bir kişilik tipi, zamanı tahmin etmede diğerinden temelde daha iyidir. Kişilik konusuna gelince bunu değiştirmek için yapabileceğimiz pek bir şey yok. Ama kişiliğimizin farkında olmak düzeltme yönünde ilk adımdır.
Kronik şekilde geç kalanlara 8 etkili tavsiye
1) Çok geç yatıyorsunuz. İşten geç geliyor, yemek, TV derken gece yarısını geçiriyoruz. Hal böyle olunca da sabah erken kalkmak bir işkenceye dönüşebiliyor. Sabahları yorgun ve uykusuz kalkmak, hazırlanma sürecini yavaşlatıyor. Çözüm: Düzeninizi oturtmak için en geç 11 gibi sıcak bir duş alın ve yatağınıza gidin. Kitap okuyun. Kesinlikle TV seyretmeyin, telefonunuzla uğraşmayın. Yarım saat içinde de ışıkları kapatın. Sabah ilk alarmla birlikte mutlaka yataktan kalkıp, yüzünüzü soğuk suyla yıkayın. Her geçen gün, uyumak ve uyanmak sizin için daha kolay hale gelecek.
2) Son anda aklınıza yapacak bir şeyler geliyor. İşte bu da geç kalmaya neden olan en önemli faktörlerden biri. Evden çıkmadan önce son anda çamaşırları makineye atmak, salonu hızlıca bir süpürüvermek ya da yol üstünde kirli giysileri kuru temizleyiciye bırakmak… Sadece beş-on dakika sürer dediğiniz bu işler, sizi yolunuzdan fazlasıyla alıkoyabiliyor. Çözüm: Biraz daha planlı olun ve “nasıl olsa vaktim var” diyerek kendinize son dakika işleri çıkarmamaya çalışın.
3) Zamanı iyi planlayamıyorsunuz. Gideceğiniz yer çok yakın ve evinizden sadece 10 dakikalık bir mesafe. Oysa evden çıkmanız, kapıyı kilitlemeniz, taksi bulmanız ve beklediğinizden biraz daha fazla trafik bu zamanı kolayca yarım saate çıkarabiliyor. Çözüm: Gideceğiniz yer ve bulunduğunuz yer arasındaki mesafeyi gerçekçi bir şekilde kafanızda canlandırın. Ve olası aksiliklere karşı, üzerine en az 10-15 dakika daha koyarak yola erken çıkın.
4) Tam çıkarken anahtarınızı/telefonunuzu vs. bulamıyorsunuz. Telefon, anahtarlar, cüzdan ve güneş gözlükleri… Bu dörtlü asla bıraktığınız yerde durmaz, değil mi? Acaba suç gerçekten onlarda mı? Belki de birazcık dağınık olan sahibindedir, kim bilir… Çözüm: Evinizde, her gün yanınıza almak zorunda olduğunuz telefon, anahtar, güneş gözlüğü gibi objeleriniz için özel bir yer ayarlayın. Bu kapı girişine yakın bir dolabın ya da vestiyerin üzerine koyacağınız bir sepet, kutu olabilir. Ve onları asla başka yere bırakmayın. Eğer çantanızı stilinize göre değiştirecekseniz de bu işi akşamdan yapın.
5) Geç kalma sebebiniz evin diğer sakinleri… Oğlunuz matematik kitabını bulamıyor, köpeğiniz o gün dışarı çıkmak istemiyor ve sizinle evin içinde kovalamaca oynuyor. Sonundaysa geç kalan siz oluyorsunuz. Çözüm: Ne yazık ki, onları toparlamak için iş yine size düşüyor. Normalden biraz daha erken kalkın ve onları uyararak, hazırlanma süreçlerini hızlandırın. Bazı hazırlıkları akşamdan yapmak da size zaman kazandıracaktır.
6) Geç kalmak sizi etkilemiyor. Bazen yönetici konumundaki insanlar, geç kaldıklarında karşılarında onları uyaran, sinirli insanlar bulmadıkları için bu alışkanlıklarını sorgulamayabiliyorlar. Oysa sizin geç kalmanız, pek çok başka kişiyi kötü bir şekilde etkiliyor olabilir. Çözüm: Kendinizi onların yerine koymaya çalışın. Örneğin bir çalışanınızın sizin yüzünüzden, çocuğunu anaokulundan almaya geciktiğini öğrenseniz ne hissedersiniz?
7) Sabahları çok telaşlı oluyor ve bir türlü evden çıkamıyorsunuz. Sabahlarınız banyodan, yatak odasına, yatak odasından mutfağa koşturarak geçiyor ve hazırlanma sürecinizin sonu gelmiyor… Çözüm: Bu durumda yapmanız gereken en akıllıca şey, normalden yarım saat daha erken kalkmak, bazı şeyleri geceden hazırlamak ve giyinmek için her gün aynı rutini benimsemek olmalı.
8) Aslında gideceğiniz yerden nefret ediyorsunuz. Sevmediğiniz bir iş, iş arkadaşları ve çalışma ortamı nedeniyle yaşadığınız isteksizliğin de sizi geç kalmaya itiyor olabileceğini hiç düşündünüz mü? Çözüm: Eğer geç kalma nedeni olarak yukarıda anlatılanların hiçbiri size uymuyorsa bunun altında psikolojik bir şeyler yatıyor ve zihniniz “artık bir değişiklik yapmanın zamanı geldi” sinyalini veriyor olabilir. Eğer mümkünse şartlarınızı zorlayın ve bu sinyali dikkate alın.