Kur’an Siyaseti İzleseler Böylesi ‘U Dönüşleri’ Yapmak Zorunda Kalmazlar

Alparslan Kuytul Hocaefendi, gerçekleştirdiği tefsir dersinin ardından kendisine yöneltilen “İdlib, Rus uçakları tarafından bombalanırken Cumhurbaşkanı’nın Putin’i ağırlayıp domates anlaşması yapmasını nasıl değerlendiriyorsunuz?” sorusuna verdiği cevapta; “Dün Amerika’yla beraberler, bugün Rusya’yla. Sabah düşman akşam dost, sabah dost akşam düşman... Nasıl bir devlet siyasetiyse bu, hiç kimseyle dostluğumuz üç beş sene bile devam etmiyor. Artık iş tamamen menfaate dönüşmüş” dedi.

Eklenme Tarihi: 30 Eyl 2017
5 dk okuma süresi
Güncelleme Tarihi: 26 Eyl 2024
Kur’an Siyaseti İzleseler Böylesi ‘U Dönüşleri’ Yapmak Zorunda Kalmazlar

Alparslan Kuytul Hocaefendi, dün akşam gerçekleştirdiği tefsir dersinin ardından kendisine yöneltilen sorular üzerine gündeme dair önemli açıklamalarda bulundu. Hocaefendi, “Dün Amerika’yla beraberler, bugün Rusya’yla. Sabah düşman akşam dost, sabah dost akşam düşman... Nasıl bir devlet siyasetiyse bu, hiç kimseyle dostluğumuz üç beş sene bile devam etmiyor. Artık iş tamamen menfaate dönüşmüş” diye açıklamalarda bulundu. Ayrıca basiret, planlama ve siyaset bilgisi eksikliğine değinen Hocaefendi, izlenmesi gereken siyaset hakkında da önemli analizlerde bulundu.

Hükümetin yanlış politikalarını yıllardır dile getiren Alparslan Kuytul Hocaefendi dün akşamda verdiği cevapta izlenmesi gereken siyasetin, “Kuran Siyaseti” olduğunu ifade etti.

Hocaefendi’nin, “İdlib, Rus uçakları tarafından bombalanırken Cumhurbaşkanı’nın Putin’i ağırlayıp domates anlaşması yapmasını nasıl değerlendiriyorsunuz?” sorusuna verdiği cevaptan satırbaşları:

BU NASIL BİR POLİTİKA?

Tek düşünce maddi menfaat olmuşken nasıl değerlendirebilirim ki? Rusya’nın uçaklarını bir düşüyor, bir de özür diliyorlar. Sonra da, “Portakalımızı, mandalinamızı, domatesimizi alır mısınız?” diye yalvarıyorlar. Bu nasıl bir devlet idaresi, nasıl bir politika? Şimdi bu soruyu kendisine sorsanız, “Siyaset böyle ne yapalım? Mecburiyetler…” der herhalde. Hâlbuki dün Rus uçağını düşürürken mecburiyet falan demediniz. Rusya, malları almayacağını söylediğinde Cumhurbaşkanı, “Hepsi altı üstü bir milyon dolarlık mal değil mi? Almıyorsan alma” demişti “Bir daha uçağınız bizim topraklarımızın kenarından da geçse bir daha düşürürüz” dedikten sonra da özür dilediler, yanlış yaptık dediler. Ve şimdi domates anlaşması yapıyorlar.

CİDDİ BİR DEVLET POLİTİKASI İZLENMİYOR

Bir taraftan bir sürü israf, saraylar; bir taraftan üç kuruşluk domates satmak için Rusya’nın yaptığı zulme sessiz kalmalar. TEOG’un kaldırılmasından tutun da, Rus uçağının düşürülmesine kadar ciddi bir devlet politikası uygulanmadığını birçok meselede görüyorsunuzdur. Hatta ilk baştan itibaren, Irak savaşında Amerika’nın desteklenmesine varana kadar çok ciddiyetsiz, hesapsız kitapsız siyasetler izleniyor. O zaman Irak’ın işgali için Amerika’ya yardım bile ettiler. Uçaklar İncirlik’ten kalktı, Irak’ın bombalanmasına yardım ettiler. Şimdi Rusya’nın İdlib’i bombalamasına sessiz kalmasına neden şaşırıyorsunuz? Rusya’ya mı karşı gelecekler?

Ciddi bir devlet politikası olmayınca günü birlik, bir kişinin aklına göre, o gün canı nasıl istediyse öyle oluyor. Böyle bir devlet politikası olabilir mi?

DEVLET BÖYLE Mİ İDARE EDİLİR?

Mesela Amerika, Irak’ı işgal ettiği zaman ne yapacağını çok iyi bilmiyor muydunuz? Hiç tahmin edemiyorsanız o zaman o makama niye geldiniz? Bu zalimin ne yapacağı belli değil mi? Bunların Afganistan’da, Libya’da, Vietnam’da ne yaptığı belli değil mi? Amerika’yı tarif etmeye gerek var mı? Onunla beraber olurken Amerika’nın Irak’ta 2 milyon insanı öldüreceğini sen tahmin edemiyor musun gerçekten? Suriye’yi kaynatırken, orada ortalığı karıştırırken Suriye’nin hangi noktaya gelebileceğini, nasıl perişan olabileceğini, Amerika’nın verdiği sözleri tutmayacağını, Türkiye’yi yalnız bırakabileceğini hiç hesaba katmadınız mı? Devlet böyle mi idare edilir?

ŞİMDİ BİR DİĞER YANLIŞ DA RUSYA’YLA!

Dün Amerika’yla beraberler bugün Rusya’yla. Sabah düşman akşam dost, sabah dost akşam düşman. Nasıl bir devlet siyasetiyse bu? Hiç kimseyle dostluğumuz üç beş sene bile devam etmiyor. Sabah düşman, akşam dost olunuyor. Ve artık iş tamamen menfaate dönüşmüş.

CUMHURBAŞKANI COCA-COLA FABRİKASINI AÇMADI MI?

Bu soruyu soran kardeşimiz; Rusya İdlib’deki Müslümanları bombalıyor. Türkiye burada domates anlaşması yapıyor bu nasıl iş? demek istiyor fakat İsrail de orada her gün Müslümanları öldürürken Cumhurbaşkanı Coca-Cola fabrikasını açmadı mı? Coca-Cola fabrikası İsrail’in en büyük destekçisidir. Neden buna şaşırmışlar da bu soruyu sormuşlar?

BASİRET, PLANLAMA, SİYASET BİLGİSİ EKSİKLİĞİ VAR

Onlara sorsanız siyaset bu, omurgasızlık… Hayır, güzel bir planlama yapmadığınız için bu duruma düşüyorsunuz. Basiret, planlama, siyaset bilgisi eksikliği var. Devlet siyaseti bitmiş, siyaset bir kişinin o anki kafasına göre gidiyor. Koca devlet böyle mi idare edilir? O yüzden bu durumlara düşülüyor.

İĞRENÇ, OMURGASIZ BİR SİYASET…

Rusya ile mal alışverişi yapılabilir ama “dostum Putin” demeden. İlla da dost olmak şart değil, yeri geldiği zaman tepki de gösterirsin, her şeye sessiz kalmazsın. Ama ya düşman oluyorlar ya da böyle dostum demeye başlıyorlar bir türlü dengeli gidemiyorlar. Hiçbir hatalarını görmez oluyorlar. Bir Müslüman ne Amerikasıyla, ne İsrailiyle, ne de Rusyasıyla dost olamaz. Bazı anlaşmalar yapılabilir ama dostluk olmaz ve yeri geldiğinde tepkini gösterip “bu yaptığın yanlıştır” diyebilirsin. Hiç olmazsa bu da bir destektir. En azından tavrını göstermiş olursun. Ama “dostum” dediğin zaman onu da yapamıyorsun. İğrenç, omurgasız bir siyaset…

İSRAİL İLE HALA DOST MUSUN?

“Dostum” dediğin İsrail Mursi’yi devirmiş, İsrail ile hala dost musun? Bu gibi olaylar her gün oluyor aslında. “İsrail ile dostuz” dediler. İsrail ile dost olan Rusya ile mi dost olamayacak? İsrail’in her gün ne yaptığı meydanda ve Mısır Cumhurbaşkanı Mursi’nin devrilmesinde haklı olarak tepki gösterdiler ama o dostum dedikleri İsrail meğer darbeyi yaptırmış. İsrail başbakanı, “Biz darbeye ortağız, darbeyi beraber yaptık” diye açıkladı. O lafı dediği anda Cumhurbaşkanı’ndan beklenen neydi? “Demek siz ortaksınız, pervasızca da söylüyorsunuz. Bu kadar mı cüretkar oldunuz? Bu kadar mı utanmaz oldunuz? Darbeyi desteklediğinizi söylüyorsunuz öyle mi? Artık sizinle dost değiliz” demesi beklenirdi fakat yine söyleyemedi. Çok ölçüsüz bir siyaset, bugün tam dost, yarın tam düşman böyle bir dengesiz siyaset.

NASIL BİR SİYASET İZLENMELİ?

Bunlar bizim neyimiz? Kuran’a göre bunlar dost değil, düşmandır. Düşmanla olan münasebet nasıl olur? Alışveriş yapılabilir ama hiçbir zaman yağlı ballı olunmaz. Efendimiz de Yahudilerle bazı konularda ittifak yapmıştı ama aralarında dostluk yoktu. Yahudiler yapılan anlaşmayı bozunca Efendimiz de anlaşmayı bozdu, onlara hücum etti, onları Arabistan yarımadası dışına attı. Laf söyleyebilmeniz için dost olmamanız lazım. Bunlar zulmetmeyecek mi? Zalimle dost olursan yarın zalime bir şey diyemezsin. Zalimle dost olunmaz, zalime yağcılık yapılmaz.

KUR’AN SİYASETİ İZLESELER BÖYLESİ ‘U DÖNÜŞLERİ’ YAPMAK ZORUNDA KALMAZLAR

Kur’an-ı Kerim buyuruyor ki; “O zalimlere meyletmeyin, size ateş dokunur” Zalimlere meyletmeyin, yağcılık, dalkavukluk yapmayın, dostum demeyin. Çünkü bunlar zalim. Bu, Kuran’ın siyaseti, Kur’an siyaseti izleseler, böylesi U dönüşleri yapmak zorunda kalmazlar. Zalime zalim diyemez hale gelmezler yeri geldiğinde zalime zalim diyebilir Kur’an’ın siyaseti var o siyaseti izlemek lazım. Herkesle kavgalı olalım demiyorum kuran siyaseti o değil kuran siyaseti içerisinde muahede barış anlaşması da var. Kur’an-ı kerim buyuruyor ki; barış daha hayırlıdır. Kur’an siyasetinde bu da var ama zalimle dost olmak, zalime meyletmek, dalkavukluk, yağcılık yok. Dostum Putin demek yok! Dostum Netenyahu demek yok! Kur’an’ın bir siyaseti var bunu izlemeliyiz. Onu izlemeyince böyle acayip durumlar ortaya çıkıyor. Bunlar sanıyor ki Kur’an’da siyaset yok. Kur’an’ın siyaseti var. Kuran hangi olayda nasıl tavır takınacağımızı hangi devletlerle nasıl bir münasebet kurabileceğimizin ölçüsünü bize verir. Ama onu bilmeyen Kur'an bu işlere karışmaz zannediyor. Kur'an'ı namaz kitabı zannediyor. Kur’an devlet kitabı. Kur’an siyaset kitabı. Nerede nasıl davranacağımızı bize öğretir. Kur’an toplumu idare etmeye gelmiş. Siyasetsiz idare olur mu?