Birleşik Krallık’ın Leicester kentinin sokaklarında yaşanan kargaşanın arkasındaki neden Hindistan’daki Hindu-Müslüman gerilimi ve Müslüman nüfusu hedef alan şiddet eylemleri mi?
Dubai’de oynanan Hindistan ve Pakistan arasındaki kriket maçının ardından Birleşik Krallık’ın Leicester kentinde yaşanan şiddetli çatışmalar Hindistan’da artan etnik ve dinî gerginliklerle bağlantılı olabilir.
Kriket Maçının Tetiklediği Leicester Olayları
Uzmanların ve olaylara tanık olanların bazıları, şiddete varan gerilimin Hindistan’da yükselen aşırı Hindu miliyetçiliğinden kaynaklanabileceğini söylerken, Birleşik Krallık’taki toplum örgütleri çatışmaların her iki tarafın da provokatif eylemlerini içerdiğini vurguluyor.
Leicester’daki Hindu ve Müslüman topluluklar arasındaki gerilim, 22 Mayıs’ta, 19 yaşındaki Müslüman bir gencin gece geç saatlerde çok sayıda Hindu’nun saldırısına uğrasamıyla başlamıştı. Genç, sopalı saldırının ardından hastanede tedavi altına alınmıştı. Bu olaydan yaklaşık 3 ay sonra 28 Ağustos’ta ise Hindistan’ın Pakistan’ı Asya Kupası kriket karşılaşmasında yenmesinin ardından yine Leicester şehrinde iki grup arasında şiddet olayları patlak vermişti.
Sosyal medyada paylaşılan görüntülerde, Hindu erkek grupların “Pakistan’a ölüm” diye bağırdığı ve maçtan sonra 20 yaşındaki Müslüman bir genci dövdüğü görülmüştü. Sosyal medyada paylaşımlarının ardından bir grup Hindu erkeğin 17 Eylül’de Müslümanlara ait iş yerlerinin sıralandığı bir caddeyi hedef almasıyla gerilim daha da büyüdü.
Leicestershire Polisi bu hafta en az 47 kişinin adi saldırı, şiddet eylemi ve silah bulundurma gibi suçlardan tutuklandığını açıkladı. Yaşanan şiddet olaylarında, birkaç polis memuru ve bir polis köpeği ise yaralandı.
Hindistan’daki Olayların ve Sosyal Medyanın Etkisi
Leicester’daki çatışmalar, Hindistan Başbakanı Narendra Modi’nin Bharatiya Janata Partisi (BJP) tarafından benimsenen aşırı Hindu milliyetçisi ideolojinin Hindistan’da artan şiddet ve huzursuzlukla ilişkilendirildiği bir dönemde yaşandı.
Hindistan sınırları içindeki Müslüman nüfusu hedef alan toplumsal şiddet olayları yaşanırken, milliyetçi duygular dünyanın diğer bölgelerindeki Hint diasporası üyelerinde de yankı buldu. Misalen; geçtiğimiz ağustos ayında, ABD’nin New Jersey eyaletindeki Hindistan İş Derneği, ABD’de düzenlenen Hindistan Günü Yürüyüşlerine Modi ve BJP’li bakan Yogi Adityanath’ın resimleriyle süslenmiş buldozerleri getirince yerel senatörlerin ve dinî örgütlerin tepkisiyle karşılaşmıştı.
Buldozerlerle yapılan gösteri, yaz aylarında Hindistan’ın pek çok şehrinde medyanın “buldozer adaleti” olarak adlandırdığı, Müslüman aktivistlere ait ev ve iş yerlerinin yıkıldığı olaylara yapılan bir referanstı.
Hint Diasporası ve Hindistan’ın Aşırı Milliyetçi Politikası
17 Eylül’de Leicester’da meydana gelen çatışmada ise, bir grup insanın Müslümanların yaşadığı bir mahallede “Jai Shri Ram” (Tr. Lord Rama’ya Zafer) sloganları attığını gösteren bir video sosyal medyada dolaşıma girdi. Hindular arasında sıklıkla bir selamlaşma ifadesi olarak kullanılan bu slogan son zamanlarda Hindistan’daki Hindu kökten dincileri tarafından sürdürülen Müslüman karşıtı şiddet olaylarına mal edildi.
Aynı gün kayda alınmış bir başka videoda ise, bir adamın bir Hindu tapınağının dışındaki safran renkli Hindu bayrağını indirdiği görülüyor. Leicestershire Polisi bu olayı soruşturduğunu açıkladı.
Guardian’a konuşan Londra Üniversitesi SOAS’da Sih ve Pencap çalışmaları alanında emeritus profesör ve Leicester Üniversitesinde misafir öğretim üyesi olan Gurharpal Singh, Hint diasporası üyelerinin anavatan siyasetinden kaçınılmaz olarak etkilendiklerini çünkü ülkenin medya kültürünün bazı yönlerini paylaşmaya devam ettiklerini söyledi:
“Bu durum, diasporaya agresif bir şekilde kur yapan ve diaspora içinde Hintli olmakla ilgili belirli bir kimlik türünü teşvik eden iktidardaki hükûmet tarafından bazı yönlerden vurgulanmıştır. Bu şekilde, küçük farklılıkları toplumsallaştırarak büyük bir dinî çatışma anlatısı oluşturma eğilimindeler.”
Hindu ve Müslüman Topluluklardan Ortak Açıklama
This Week in Asia‘ya konuşan Leicester’daki dinî cemaatlerin temsilcileri, kargaşanın topluluklar üzerindeki etkisinin kabul edilemez olduğunu ve şiddet ve kargaşaya müsamaha göstermeyeceklerini dile getiriyor. Yaşananları kınarken, provakasyon ve şiddete son verme çağrısında bulunuyorlar.
Leicester merkezli Müslüman Örgütleri Federasyonu sözcüsü Suleman Nagdi, kriket maçının kentte bir süredir artmakta olan gerilimi tetikleyen bir faktör olduğunu söyledi. Nagdi, “Binlerce kilometre ötede başka bir ülkede yaşanan gerginlik belki de şimdi Leicester sokaklarına yansıyor.” dedi.
Leicester’daki Hindu ve Jain tapınaklarının temsilcisi Sanjiv Patel’e göre; kargaşa ve çatışmalar internet ve sosyal medya üzerinden paylaşılan doğru olmayan bilgilerden kaynaklanıyor:
“Kriket maçının ardından yaşanan tartışma sosyal medyaya yanlış bir şekilde Hindu-Müslüman saldırısı olarak yansıtıldı. Sosyal medyadaki bu yalan haber [durumu] tamamen farklı bir şeye dönüştürdü.”
Leicester Belediye Başkanı Peter Soulsby BBC’ye verdiği demeçte, kendisinin ve diğer toplum liderlerinin hafta sonu yaşanan olaylar karşısında “şaşkınlık içinde” olduklarını söyledi. 20 Eylül’de şehrin Hindu ve Müslüman toplumları tarafından düzenlenen bir birlik etkinliğinde Leicester İnanç Konseyi üyeleri tarafından yapılan ortak açıklamada provokasyon ve şiddetin derhal durdurulması çağrısında bulunuldu.
Birleşik Krallık Ulusal İstatistik Ofisi tarafından 2011 yılında yapılan bir nüfus sayımından elde edilen veriler, Leicester’daki katılımcıların yüzde 15’inin kendilerini Hindu, yüzde 18’inin ise Müslüman olarak tanımladığını gösteriyor.
