Ey oğul!
Allah'a ortak koşma! Çünkü şirk büyük bir zulümdür.
Ey oğul!
Namazını dosdoğru devamlı kıl. iyiliği emret kötülükten nehyet. Bu işler farz kılınan büyük işlerdendir.
Ey oğul!
Kibirlenip insanlara yüz çevirme, Yeryüzünde şımarık şımarık yürüme. Zira Allah kibirle enleri sevmez.
Ey oğul!
Takvayı kendin için kârlı bir ticaret olarak kabul et. Çünkü böyle ticaretler sonsuz kazançlar temin eder.
Ey oğul!
Horozdan daha geri kalma. Çünkü sen uykunun derinliklerinde iken, o dünyayı sese vererek insanları uykudan uyandırmaya çalışır.
Ey oğul!
Tevbeyi geciktirme. Çünkü ölüm ansızın geliverir.
Ey oğul!
Cahil kimselerle dostluk kurma. Çünkü onunla dost olursan, kendi yaptıklarını senin hoş karşıladığını sanar.
Ey oğul!
Allah’tan hakkıyla kork. Kalbinin bozuk olduğunu bildiğin halde başkalarının sana saygı göstermesi için takva ehli olduğunu ihsas ettirme.
Ey oğul!
Şimdiye kadar susmaktan dolayı hiç pişmanlık duymadım. Çünkü söz gümüşse, sükût altındır.
Ey oğul!
Âlimlerin meclisinde bulun. Hikmet ehlinin sohbetlerini dinle. Çünkü Allah kuru toprağı yağmurla nasıl canlandırırsa, ölmüş kalbleri de hikmetli sözlerle öyle diriltir.
Ey oğul!
Allah, yalancının yüz suyunu kurutur, haya duygusunu giderir. Ahlâksız kimsenin de sıkıntısı hiç eksik olmaz.
Ey oğul!
Kayaları uzaklara taşımak, ahmak adama laf anlatmaktan daha kolaydır.
Ey oğul!
Cahili vasıta olarak kullanmaktan, işini gördürmekten uzak dur. Şayet akıllı birisini bulamazsan kendi işini kendin gör.
Ey oğul!
Öyle bir zaman gelecek ki, sabırlı insanların bile yüzü gülmez olacaktır.
Ey oğul!
Katılacağın meclisleri kendin ara bul. Allah’ın anıldığı meclisleri bulunca hemen oturuver. Çünkü âlim isen ilmin artar, cahil isen yeni bir şeyi öğrenmiş olursun. Oraya inen rahmetten sen de payını alırsın. Allah’ın anılmadığı meclislere hiç katılma. Çünkü âlim de olsan, cahil de olsan zarar görürsün. Ayrıca oraya inecek olan İlâhî gazaptan sen de nasibini alırsın.
Ey oğul!
Sofrana takva ehli mü’minleri davet et.
Ey oğul!
Her işinde ilim ve tecrübe sahibi kimselerle istişare et, onların fikrini almaya çalış.
Ey oğul!
Dünya dipsiz bir denizdir. Onda niceleri boğulmuştur. Bunun için takvadan bir gemi edin. İçine îmânı yükle. Tevekkül yelkeniyle açıl. Ancak bu şekilde selâmetle yol alır, sahile çıkarsın.
Ey oğul!
Nice ağır yükler taşıdım. Fakat kötü komşu kadar ağır bir yüke rastlamadım. Nice acılar tattım, fakat fakirlikten daha şiddetli bir acı tatmadım.
Ey oğul!
İnsan fakir de olsa ilim ve hikmetiyle hükümdarların meclisinde yer alır.
Ey oğul!
Dünyaya geldin geleli âhirete doğru yol alıyorsun. Bunun için âhiret yurdu, sana dünya yurdundan daha yakındır.
Ey oğul!
Dilini ‘Allah’ım, beni affet’ demeye alıştır. Çünkü öyle anlar vardır ki, o saatlerde Allah duaları reddetmez, istediğini ihsan eder.
Ey oğul!
Borçlanmaktan uzak dur. Çünkü borç, seni gündüz zillete sürükler, gece de üzüntüye boğar.
Ey oğul!
Allah’tan öyle bir şey iste ki, günah işlemeye cesaretin olmasın. Ve Allah’tan öyle kork ki, rahmetinden hiçbir zaman ümidin kesilmesin.
Ey oğul!
Bir cemaatin bulunduğu yere gittiğin vakit, önce onlara İslâmın okunu at, yani selâm ver. Sonra bir köşeye otur, onları konuşuyor halde görmedikçe sen de konuşma. Şayet Allah’ın zikrine dalacak olurlarsa sen de onlara katıl. Fakat başka bir söze geçerlerse oradan ayrıl.
Ey oğul!
İki dünyada mes’ut olmak istiyorsan, kendini anla. Okuyup bilgili olmaya çalış. Çalış ki, bilenle bilmeyen bir olmaz.
Ey oğul!
Tembel olma. Tembellik bedbahtlık alâmetidir.
Ey oğul!
Acele etme, acele şeytan işidir.
Ey oğul!
Ahlâkını düzelt. Dostuna da, düşmanına da güler yüz göster. Ancak değerin ve itibarın kırılacak derecede hareket etme.
Ey oğul!
Her şeyin hayırlısı olan orta yolu tercih et.
Ey oğul!
Yolda yürürken yüzünü gözünü oraya buraya çevirme ki, gönlün vesvesede kalmasın.
Ey oğul!
Bir cemaat içinde bulunduğunda onlar ayakta i
ken oturma. Oturdukları zaman sen de oturuver.
Ey oğul!
Bıyık ve sakalınla oynama. Yollara tükürme, sesli sümkürme. Elinle sinek kovalamayı terk et.
Ey oğul!
Sükût ve teenni ile hareket et. Az konuş. Çok konuşmak, yanılmaya sebeptir.
Ey oğul!
Konuşurken sözü fazla dağıtma. Aksi takdirde şerefine zarar gelir. Konuşurken başkalarını utandırma. Kaş göz işareti yapma.
Ey oğul!
Güzel ve lâtif sözleri duymaya çalış. Fazla hayrete düşme. Sözün tekrarlanmasını isteme. İnsanları güldürecek ve kendini maskara edecek sözlerden sakın.
Ey oğul!
Kimse hakkında atıp tutma.
Ey oğul!
Senden bir şey istendiği zaman, elinden geliyorsa vermeye çalış. Birinden bir şey istediğinde de fazla ısrar etme.
Ey oğul!
Dinle alakası olmayan meselelerde aksi vaki ise tartışmaya ve münakaşaya girme.
Ey oğul!
Acizliğini ve fakirliğini hiç kimseye, hattâ ailene dahi açma ki, onların yanında itibarın düşmesin, sözünü dinlemez olmasınlar.
Ey oğul!
Çocukları ve elinin altındakileri terbiye ederken şiddetten sakın. Öfkelendiğin vakit vakarla geçiştirmeye çalış. Mümkün olursa sövüp dövme ki, aksi takdirde onların gözünde mehabetin yok olur.
Kendini ve çocuklarını övüp durma. Hayasız gençlerle ve o halde olan kız çocukları ile ülfet etme. Çünkü dünya ve âhirette mezellete sebep olur.
Ey oğul!
Bir kimse ile bozuşursan, dilini tut ve makbul olan sözü söyle. Önce düşün, sonra söze giriş. Herkesin değerini ve layık olduğu hürmeti muhafaza eyle.
Ey oğul!
Bir kimsenin davetinde bulunduğun vakit, azla yetin. Dalkavukluk edip de o yemeği övmekle başkalarının yemeğini kötüleyip tahkir etme.
Ey oğul!
Bir kimsenin evinde misafir kaldığın vakit gözlerine dikkat et. Her tarafa bakıp durma. Durumuna vakıf olduktan sonra dine aykırı da olsa sırrını ifşa etme.
Ey oğul!
Emanete hiyanetten elini çek.
Ey oğul!
Bir işe başladığın zaman, meydana gelmeden önce kimseye açma ki, mahcup düşmeyesin.
Ey oğul!
Sadakayı çok ver. Mal sevgisini gönlünden çıkar.
Ey oğul!
Doğru söyle, Allah’tan gelene razı ol.
Ey oğul!
Yemekten önce ve sonra ellerini yıka. Bu hal fakirliğini giderir, göze kuvvet verir.
Ey oğul!
Çok yemek kalbe katılık ve gaflet verir. İbadette tembelliğe sebep olur.
Ey oğul!
Yemeğin başında Bismillah, sonunda Elhamdülillah, ortasında da nimetin Allah’tan geldiğini düşün.
Ey oğul!
Tek elle ekmeği koparma. Bu hareket kibirli insanların âdetidir.
Ey oğul!
Yemeğin başında ve sonunda bir parça tuz yemek birçok hastalığa karşı devadır.
Ey oğul!
Lokmayı küçük tut ve iyice çiğne.
Ey oğul!
Misafir geldiği zaman mümkünse yemeği büyük kaba koy, berekete sebep olur.
Ey oğul!
Yemek yerken önünden al, ekmeğin ve tabağın ortasından alma.
Ey oğul!
Elinden ekmek ve yemek parçası düştüğünde al, temizle ve öyle ye.
Ey oğul!
Sıcak olan yemeğe soğutmak için ağzınla üfleme, soğuyuncaya kadar bekle.
Ey oğul!
Yemeği çabuk yeme.
Ey oğul!
Hurma ve kayısı gibi sayılabilir meyveleri teker teker ye, çifter çifter yeme ve çekirdeklerini bir tarafa topla.
Ey oğul!
Yemek arasında çok su içme. Su içerken bardağın içine bak. İçine uygunsuz bir şey düşmüş olmasın. Suyu içerken üç nefeste içiver.
Ey oğul!
Yemeğe herkesten önce el uzatma.
Ey oğul!
Yemek esnasında güzel şeylerden bahset.
Ey oğul!
Sofrada bulunan arkadaşlarına ara sıra göz ucuyla bak. Yemek ve ekmeği o tarafa sür.
Ey oğul!
Misafirler çekingen davranırlarsa üç defadan fazla yemeleri için ısrar eyleme. Yemek yeme isteğin yoksa özür beyan eyle.
Ey oğul!
İlim ve takva ehli veya herhangi bir sebeple senden ileride bulunan bir kimsenin huzurunda dilini tut.
Ey oğul!
Senin iyiliğini isteyen dostlarının tavsiye ve öğütlerini can kulağıyla dinle.
Ey oğul!
Sözünde, işinde ve gidişinde doğru ol. Doğru olan sözlerinin bile hayrete ve tereddüde sebep olacaksa, söyleme daha iyi.
Ey oğul!
İnsanların gönlünü almaya çalış. Allah’ın rahmetinden ümidini kesme.
Ey oğul!
Açıkta ve gizlide iyi olmaya çalış.
Varlık yokluktan, akıl sarhoşluktan iyidir.
Bir şeyi vaktinden önce isteme.
Ey oğul !
İçini dışından daha çok süsle: İçin Hakkın, dışın halkın baktığı yerdir.
Her yerde ve her zaman Allah’ı yanında hazır nazır olarak bil.
Allah nazarında seni utandıracak işi bırak.