İhlas Haber Ajansının servis edip ulusal basında yankı bulan Furkan Vakfı Gönüllüleri ile ilgili haberler, perde arkasında hesaplanan oyunları sorgulattı!
Adanalı iş adamı K.S.'nın kaçırılması iddiasıyla alevlenen olay, Furkan Vakfı Gönüllülerinden 2 kişinin ağır işkecelere maruz kalıp delilsiz ve mesnetsiz şekilde tutuklanmasına sebebiyet vermişti.
Kayıp iş adamı K.S.'nın eşi Rumeysa Sarısaçlı Hocahanım tarafından yapılan suç duyurularına rağmen ulusal medyanın Furkan Gönüllülerini itham etmesi, medyanın hedef şaşırttığını gözler önüne serdi.
Rumeysa Hocahanım kamuoyuyla paylaştığı videolu açıklamada; eşinin tutuklu yargılandığı süre içerisinde görümcesi F.S ve birtakım kişilerin eşinin malına çöktüklerini dile getirerek savcılığa suç duyurusunda bulunduğunu belirtmişti.
Tüm bu ifadelere rağmen yetkililerin harekete geçmemesi ve basında çıkan haberlerde asıl şüphelilere yer verilmemesi, Furkan Gönüllülerine yönelik kumpas iddialarını güçlendirdi.
Yanı sıra Alparslan Hoca'nın, kaçırılan iş adamının hüsümetli olduğu kişilerle ilgili yaptığı açıklama ulusal kanallar tarafından görmezden gelindi. Yaptığı açıklamada, iş adamının bizzat kendi kız kardeşi tarafından ihanete uğradığını anlatan Alparalan Hoca, konuyla ilgili şu ifadeleri kaydetmişti:
"Bana bizzat kendisi bu olaydan evvel yani ben hapisten çıktıktan sonra, 1,5 yıl içerisinde defalarca anlattı.
Kendi kız kardeşine “hain” diyordu. 'Benim bacım bana ihanet etti, benim bacım şunlarla bunlarla beraber olup benim malımı bitirdi, Allah belasını versin' diye anlatıyordu. Kendi kardeşine beddua ediyordu.
Şimdi onun üzerine hiç gidilmiyor, bizim kardeşlerimizin üzerine gidiliyor. Eğer bir kaçırma olayı varsa, gerçekse. Daha evvel yarısını yiyip, şimdi geri kalan yarısını yemek için bunu yapmış olamazlar mı?"