Altılı Masa’nın önceki gün açıkladığı “Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem Anayasa Değişikliği” önerisine MHP lideri Devlet Bahçeli çok öfkelenmiş, hem de öyle böyle öfkelenme değil. Yaptığı açıklamadaki kullandığı sert sözlerden bu çok net bir şekilde anlaşılıyor.
Bahçeli’nin sözleri şöyle:
“Altı parti 55 defa bir araya gelmiş, dün de anayasa takdimi yapıyorlar. Zillet ittifakının anayasa değişiklik önerisi tarihi geriye sarmak, akıntıya karşı kürek çekmek, devletin temellerine dinamit yerleştirmek, güçlenen Türkiye’ye pranga vurmak, milletin takdir ve tercihine kara çalmaktır. Hazırlanan önerinin amacı olarak CB Sistemini yürürlükten kaldırıp Güçlendirilmiş Parlamenter Sisteme geçişi sağlamak olarak gösterilmesi özürlü bir siyasi zekanın komplosudur. Kelimenin tam anlamıyla zırvadır. Diyorum ki bunlardan hiçbir yol, hiçbir halt olmaz, olamaz. Altısını bir araya getirsen bir MHP yapmaz.”
(Altı parti zaten bir arada değil mi, Bahçeli ‘altısını bir araya getirsen’ derken ne demek istedi acaba)
Ne dediğine bakmamak kaydıyla, sizce de çok güzel, çok şiirsel konuşmuyor mu Bahçeli? Bir şiirde olması gereken bütün ahenk unsurları -ölçü, kafiye, redif, aliterasyon, asonans, kelime vurguları- Bahçeli’nin konuşma metninde var. Dolayısıyla güzel konuşuyor aslında. Ama içeriğe dikkat edince insan ürküyor, hele çelişkililer ortaya çıkınca konuşmanın büyüsü, insicamı bozuluyor elbette.
Altılı Masa’ya yeterince saydırdıktan sonra 4 Mayıs 2021 tarihinde açıkladıkları 100 maddelik anayasa teklif metinlerini gündeme getiren Bahçeli Altılı Masaya enteresan bir çağrıda bulundu, dedi ki:
“Zillet İttifakını oluşturan partilere çağrım, gelin Cumhur İttifakı’nın yeni anayasa hazırlığına ve hedefine siz de katılın. Gelin siz de bu tarihi sorumluluğa ortak olun. Geçmişe takılarak geleceğin vizyonunu kurmak gibi bir hezeyandan geri dönün. Gelin Türkiye’nin yanında durun.”
Sayın Bahçeli “zillet ittifakını oluşturan partilere” köprüden önce bir son çıkış imkanı sunuyor! Altılı Masa MHP liderinin aslında ne kadar yüce gönüllü olduğunu, kendilerine içine düştükleri zilletten kurtulma, hidayete erme imkanı sunduğunu görüyorlardır!! Böyle bir imkanın, lütfun her zaman karşılarına çıkmayacağının da farkındalardır!
**
Bahçeli’nin konuşmasında benim dikkatimi çeken asıl husus 4 Mayıs 2021 tarihinde kamuoyu ile paylaştıkları 100 maddelik anayasa taslağını, yaptığı basın açıklamasına da referans vererek yeniden gündeme getirmesi oldu.
MHP’nin anayasa taslağı kamuoyunda Cumhurbaşkanı Erdoğan ve MHP lideri Devlet Bahçeli arasında sistem gerilimi olduğu kanaatini oluşturmuştu. Çünkü Bahçeli, açıkladığı anayasa taslağında Cumhurbaşkanı yardımcısının sayısının ikiye çıkarılmasını ve cumhurbaşkanı yardımcılarının halk tarafından seçilmesini istiyordu. Bu ise Erdoğan’ı yürütme erkinde “seçilmiş tek kişi” olmaktan çıkarıyordu.
TBMM’nin güçlendirilmesini, kanun yapmada, anlaşmaların onaylanmasında ve sona erdirilmesinde, bütçenin kabul edilmesinde, anayasal kurum ve kuruluşlara üye seçmede, meclis soruşturması açılmasında Meclis’in yetkili hale getirilmesini, Cumhurbaşkanının yetkililerinin ise sınırlandırılmasını teklif ediyordu.
Ve “başkanlık kabinesi” diye bir anayasal kurum oluşturulmasını istiyordu. Cumhurbaşkanı Programı’nın da tıpkı parlamenter hükümet sistemindeki gibi “Meclis’e sunulmasını” öngörüyordu.
Özetle Bahçeli 4 Mayıs 2021 tarihinde Erdoğan’ın masasına Erdoğan’ın pek de hoşnut olmayacağı bir anayasa teklif metnini koymuştu. MHP’nin o anayasa teklif metni Meclis’e getirilseydi, TBMM’den geçmiş olsaydı muhteşem olabilirdi.
Mesela Erdoğan Merkez Bankası’na partili bir ismi başkan olarak atayamazdı, Merkez Bankası’na “faizi düşürün” talimatı veremezdi. Merkez Bankası para politikaları neyi gerektiriyorsa onu yapardı. Piyasa koşullarına bakardı, ekonomik gerçeklere bakarak faiz kararı verirdi. İndirmesi gerekiyorsa indirirdi, yükseltmesi gerekiyorsa yükseltirdi.
Sayın Bahçeli o anayasa teklifini niye Meclis’e getirmediği konusunda bir açıklama yapabilir mi? Ne oldu da MHP 100 maddelik anayasa teklif taslağını rafa kaldırdı?
Erdoğan’la bir araya geldiklerinde 100 Maddelik Anayasa taslağı üzerinde konuştular mı?
Erdoğan nelere karşı çıktı? Yahut nelerde uzlaştılar?
Sonra ne oldu?
Bahçeli gerçekten isteseydi o 100 Maddelik Anayasa Teklifini Meclis’e getirebilirdi. İsteseydi Erdoğan’ı da ikna edebilirdi.
Mesela, hatırlayalım, Bahçeli sadece CB sisteminde ciddi revizyon sağlayan anayasa teklifini önermekle kalmamış bir de şöyle bir açıklama da yapmıştı:
“MHP Cumhur İttifakı’nın bir ortağı olsa da işlevi ve üstlendiği demokratik sorumluluğu muhalefettir, bunun yanı sıra TBMM’de denge ve denetleme göreviyle mesuldür.” (9 Kasım 2021)
Bahçeli dün partisinin grup toplantısında yeniden “o taslak metnini” gündeme getirince bunları düşündüm. Altılı Masa’nın anayasa teklifini görünce partisinin hazırladığı anayasa metni de aklına gelmiş olabilir, yani öylesine de gündeme getirmiş olabilir.
Bilmiyoruz, zaman gösterecek.