Haksızca zulmederek darbe yapan, Siyonist uşağı Abdulfettah Sisi’nin idamla yargıladığı her an infazlarını beklediği en az 50 tutuklu var.
Bunların sonuncusu da, savunmalarını yapmak için avukat bile verilmeyen ve hiçbir şekilde hiçbir ihtiyacı karşılanmayan 9 kişi idam edildi.
Adalet ve Hukuk Merkezine göre; 1 aydan daha az sürede idam edilen 15 kişiden sonra diğer 50 kişiden 8 kişinin mahkemesi görüldü ve mahkemeler neticesinde suçları (!) tespit edildi. Her an idam hükmünün infazını bekliyorlar. 174 Asker davasındaki sanıklar; Ahmed Emin El-Gazali, Abdulbasîr Abdurrauf. Savcı Halid Refaet ölümü ile alakalı davada sanıklar; İbrahim Yahya, Ahmed El-velid, Abdurrahman Mahmud, Basim Muhsin ve Mahmud Memduh ve Katar ile İstihbarat anlaşması ile yapmayla ilgili davada sanıklar; Ahmed Ali ve Muhammed Keylani. Listede adı olup idam bekleyenler; Kirdaşa davası’ndaki sanıklar; Said Yusuf, Velîd saed, Ahmed Abdunnebi, Amr, Muhammed Esseyid, Abdullah Said, Şehhat Mustafa, Abdurrahim Abdulhalim, Eşref Esseyid Rızk, Fethi Abdunnebi, İzzet Said, Muhammed Amir, Arafat Abdullatif, Ahmed Muhammed, Musatafa Esseyid, Muhammed Rızk, Ahmed Uveys, Kutup Esseyid, Ali Esseyid, Ahmed Abdusselam, İsam Abdulmu’dî. İskenderiye Yayınevi davasın’daki sanıklar; Yasin El-Abasiri, Yasir Abdussamed. Matay davasındaki sanıklar; Sa’davi Abdulkadir, Muhammed Seyyid, Muhammed Arif, İsmail Halaf, Mustafa Recep, Hani Muhammed. İdam ile tehdit edilenler de; Sedat Bor Said davasından dolayı; Esseyid Muhammed, Muhammed Reşad, Muhammed Esseyid, Esseyid Muhammed, Muhammed Adil, Ahmed Fethi, Ahmed El-Bağdadi, Fuad Et-tabi’i, Hasan Muhammed, Abdulazim Behlül. Birleşmiş Milletler Ofisi, Şubat ayında, bir aydan daha kısa sürede 15 kişinin idam edilecek haberinin yayılması ve geçen Çarşamba günü 9 kişinin idam edilmesi üzerine itirazlarda bulundu. Bu ayın 13. Gününde polis memuru Nebil Ferrac öldürdükleri iddiası ile 3 kişi asılarak idam edildi. Bir önceki hafta da mahkeme heyetinden birini öldürdükleri gerekçesi ile 3 kişi idam edildi. İnsan Hakları Ofisi’nden Robert Coolfeil; ‘’Mahkeme önünde hiçbir şeyi saklamayarak, onlara sık sık ziyaretler yapıldığını, suçlamaları kabul etmek için işkence ile zorlandıklarını söylediler’’ dedi. Ve Cenif ile yaptığı röportajda şunları ekledi; Bazı veya bütün mahkemelerde Adalet kavramının sekteye uğraması ve güzel bir şekilde tahkik etmeden ağır iddiaların işkence etmek için istismar edilmesi bizim endişe etmemiz için büyük bir sebeptir. Hâlâ idam uygulamasının yürürlükte olduğu ülkelerde; bu uygulamadan dolayı ayrı bir vefa icra etmelidir. Birleşmiş milletler İnsan Hakları; ‘’Birkaç yılda, Mısır’daki mahkemelerde cezalandırılan kişiler gibi cezalandırılan davalarda düzenli ve sağlıklı hukuk düzeninin işlemediğini gördük’’ dedi. Ofis; darbe ile başa gelen tüm başkanlara idamı durdurmalarını, Mısır’ın uluslararası ilişkileri dikkate alarak idam ile alakalı davaların tekrar gözden geçirilmesini, işkence iddialarına yönelik bağımsız ve sağlıklı bir tahkikat yapılmasını, alınan tedbirler ve çözümlerin tekrar çiğnenmemesi için tedbirler alınmasını tavsiye etti. İnsan Hakları ofisi, geçen yıl yaşanan; 5 Ocak 2018’de 20 kişinin bir haftada idam edildiği olayın tekrar yaşanmasının korkusu içinde olduğunu açıkladı.
(www.ikhwanonline.com)