Financial Times gazetesi, Cizre'den izlenimlerini aktardığı haberde, güvenlik güçlerinin operasyonlarıyla PKK'ya katılanların arttığı iddiasına yer verildi.
Gazetenin muhabiri Piotr Zalewski'nin, Aralık ayından bu yana devam eden çatışmalar nedeniyle yaklaşık 100 bin kişinin terk ettiği ve çatışmaların sona ermesiyle dönmeye başladığı Cizre izlenimleri şöyle:
"Aylar süren silahlı çatışmaların arından Cizre'de hayat yavaş yavaş normale dönüyor. Esnaf, delik deşik kepenklerini açmaya başladı. Bir fırıncı çatışmalarda camları paramparça olan pencerelerini değiştirmiş, yeniden taze ekmek yapmaya başlamış."
"(…) Analistler, hükümetin özellikle Cizre gibi yerlerde yaptıklarının, birçok genci giderek radikalleşen bir ayaklanmanın kollarına sürüklediğini söylüyor."
"Diyarbakır'daki Dicle Toplumsal Araştırmalar Merkezi Bakanı Mehmet Kaya, 'Kürtler PKK'ya kızgın ama devlete daha çok kızıyorlar. Bölgede yeni bir barış süreci için umut yok, nefret var. Şimdi PKK'ya, daha önce tarihte hiç olmadığı kadar çok katılım var' diyor."
Gazete, Diyarbakır'da düzenlenen bombalı saldırıda polislerin hayatını kaybettiğini de aktardığı haberine Uluslararası Kriz Grubu'nun rakamlarıyla devam ediyor:
"Düşünce kuruluşu Uluslararası Kriz Grubu'na göre, hükümetin güneydoğuda operasyonlara başladığı zamandan bu yana, en az 253'ü sivil, 376'sı güvenlik güçleri mensubu 1000'den fazla kişi hayatını kaybetti. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Pazartesi günkü açıklamasında, 22 Temmuz'dan bu yana Türkiye ve Kuzey Irak'taki askeri operasyonlarda '5000'den fazla PKK'lının 'öldürüldüğünü, yaralandığını veya yakalandığını' söyledi."
"Cizre'nin bir kısmı hala şiddet olaylarından belini doğrultamadı. Şehrin batısındaki Cudi'de bütün mahalle, ters dönen arabalar, enkaz tümsekleri, top ateşinden paramparça olmuş binaların bulunduğu bir mezarlığa dönüşmüş."
"NELER YAŞANDIĞI BİLİNMİYOR"
"Tüm bunlar, yazdan bu yana buraya kapanıp barikatların, bubi tuzaklı çukurların arkasında polisi hedef alan saldırılar düzenleyen PKK'lıların bıraktıkları izler."
"Son kayıplarının ardından PKK, güneydoğudaki geleneksel üslerinin dışında sivilleri hedef almaya başlamış gibi görünüyor. Şubat ve Mart aylarında Ankara'da düzenlenen ve PKK'nın uzantısı bir grubun üstlendiği saldırılarda 66 kişi yaşamını yitirdi."
"İkinci saldırıdan günler önce, PKK'nın üst düzey komutanlarından biri 'gerillalara verilen tüm talimatlar meşru görülecektir' açıklaması yaptı."
"Bu çağrılar, militanlara desteği kemikleşmiş olan Cizre gibi bazı yerlerde halk arasında yankı yapıyor. İsmini vermek istemeyen ve çatışmalarda ağabeyi ile babasını kaybeden bir Cizreli 'Bizim insanlarımızı öldürdüler, gerillanın onların insanlarını öldürmemesi için bir neden yok' diyor."
"Fakat Cizre'de yeni kazılan bir mezarlığın yanında duran bir grup erkek, intikam saldırılarına karşı çıkıyor. İçlerinden biri 'Kanı kanla yıkayamazsınız' diyor."
"Hükümetin Cizre'deki operasyonlarının son günlerinde neler yaşandığı net değil. Bu da bölgede oluşan öfkenin nedenlerinden biri. Yerel aktivistler ve HDP liderlerine göre, 170 kadar militan ve sivil bodrumlarda mahsur kaldı ve operasyonun son günlerinde öldürüldü."
Financial Times'ın haberi şu satırlarla sonlandırılıyor:
"Türkiye İçişleri Bakanı, bodrum operasyonlarıyla ilgili yazılı sorulara yanıt vermedi. Vali röportaj talebini reddetti. Türk ordusu, Cizre'deki operasyonlarda 666 militanın öldürüldüğünü söyledi ama sivil ölümlerine ilişkin bilgi vermedi."
"Türkiye başbakanı Ahmet Davutoğlu, şehrin merkezini 'mimari yapısına zarar vermeyecek şekilde' yeniden inşa etme sözü verdi."
Şu cümleler bölge halkının çaresizliğini ortaya koyuyor. Bağlar'dan kaçan terzi Metin 'İnsanlar ne yapabilir ki? Devlete karşı da duramayız, onlara karşı da duramayız' diyor."
Görüldüğü üzere yapılan operasyonlar çözüm olmaktan çok PKK'ya olan katılımı arttırıyor. Bu durum Müslüman Kürt gençlerin sosyalist yapılara katılmasına ve İslam'dan uzaklaşmasına sebep oluyor. O halde yapılması gereken; sorunu Kur'an ve Sünnet ışığında çözüme kavuşturmaktır.