Radio Free Europe'nin haberine göre, Yerel kaynaklara açıklama yapan Özbekistan Müslüman İdaresi Başkan Yardımcısı Abdülaziz Mansur, "Cami ve lokantalarda iftar yasağı aslında hükümete ait bir politika değil. Bu karar tamamen bizim İslam tarihimizdeki duruşumuzla alakalı bir şey. Mesela Hz. Muhammed döneminde, iftarlar çok az bir yiyecek ile düzenlenirdi. Ancak bugün bu organizasyonlar bir bakıma israf ve gösterişli bir kutlama şekline dönüştü." ifadelerini kullandı.
Özbekistan Müslüman İdaresi bu kararla, toplu iftarlar yerine daha küçük grupların toplandığı, hane halkını içeren bir iftar düzenlenmesini planlıyor.
Dünyadaki başka bölgelerde Müslümanların toplu iftarlar yaptığı sorusu üzerine Abdülaziz Mansur "Mesela Mekke'de hacılar var. Ve bu insanların orada herhangi bir evi yok. O yüzden onlar toplu olarak yapıyor. Bizim ise vatandaşlarımızın her birinin kendi evi var. Onlar aileleriyle birlikte kendi dairelerinde iftar yapabilir" dedi.
Abdülaziz Mansur'un bu cevabı ise sosyal medyada tepkilere sebep oldu.
MÜSLÜMANLARA BASKILAR ARTIYOR
Özbekistan İnsan Hakları Girişimi Grubu bir açıklama yaparak, ülkedeki Kerimov rejiminin “Ramazan ayında Müslümanlara karşı terör politikasını daha da artırdığını” duyurdu
Grup başkanı Surat Ikramov'un Azdlık radyosuna yaptığı açıklamada, Taşkent ili Çinoz kentinde polis memurlarının, kent sakini Marhamat Mirzaeva ve gelini Nigora Söpijonova'nın hiçbir gerekçe gösterilmeden alıkonularak 6-9 Haziran tarihlerinde polis merkezinde tutulduğunu söyledi.
Radyoya konuşan 62 yaşındaki Marhamat Mirzaeva, kendisi ve gelinini Özbek polisinin hiç suçlama olmamasına rağmen mubarek Ramazan gününde oruçlu haldelerken alıkoyulduklarını söyledi.
Mirzayev, Özbek polisinin son zamanlarda Moskova'da çalışan 39 yaşındaki oğlu Alim Söpijonov'un ülkeye geri dönmesi için onun ailesine baskı yapıldığını öne sürdü.
Surat Ikramov yine bu ailenin bir ferdinin 1998 yılında Özbekistan'ı terk ettiği için devamlı olarak hükümetin baskısı altında olduğunu söyledi. Ikramov son günlerde Kaşkadarya ilinde bulunan 64/51 rakamlı Koson ceza evinde saklanan dini muhaliflere karşı baskıların da arttığını bildirdi.
Ülkelerin dini özgürlük durumunu araştıran birçok uluslararası kuruluş, Özbek hükümetinin bağımsızlıktan sonra geçen 25 yıl boyunca ülkedeki Müslümanların insani haklarının kısıtlanarak bastırıldığı konusunda aynı görüşü paylaşıyor. 1990 yılından beri Özbekistan Devlet Başkanı olarak görev yapan İslam Abduğanıyeviç Kerimov'un baskıcı yönetimi bir çok kuruluş tarafından kınanıyor.
