8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde İstanbul’da Taksim’de toplanan kadınların İstiklal Caddesi’ne çıkışı engellendi, sokak aralarında eylem düzenleyen kadınlaracpolis müdahale etti. Polisin müdahale ettiği yerlerden biri İstanbul’un Kadıköy İlçesi idi. Eyleme gitmek için Kadıköy’den vapura binmek isteyen 39 kadını gözaltına alan polis, sözlü tacizde de bulundu. Dün gece (8 Mart) sekiz saat gözaltında tutulan iki kadınla yaşadıklarını konuştuk. Her iki kadın da polislerin uyarılarını dikkate aldıklarını buna rağmen şiddetli bir şekilde gözaltına alındıklarını söylüyor.
“Bizi gözaltına almak için geldiler”
Dün (8 Mart), Kadıköy Bahariye’den yürüyen kadınlara, Rıhtım Caddesi’ne ulaştıkları zaman polis tarafından dövizleri indirmeleri ve slogan atmamaları uyarısı yapıldı.
Kadınlar slogan atmadan Beşiktaş İskelesi’ne yürüdü. Ancak polis tarafından orada da bir engelleme ile karşılaştılar. Polis bu sefer de kadınların toplu olarak vapura binmesine izin vermedi.
8 Mart’ta gözaltına alınan kadınlardan biri olan Begüm (29), polisin uyarılarını dikkate almalarına rağmen polisin kendilerini abluka altına aldığını söyledi:
“Beşiktaş İskelesi’nin önüne geldiğimiz zaman polis bizim önümüzü kesti ve toplu halde vapura giremeyeceğimiz söylendi. Biz de ulaşım hakkımızı engellediklerini söyledik ve ‘Tamam dediğiniz gibi olsun ve dörderli-beşerli gruplar halinde vapura binelim’ dedik. Polisin biri arkadaşımızın üstüne yürüdü ve birden bizi çembere aldılar. O andan itibaren çıkmamıza da dağılın demelerine rağmen dağılmamıza da izin vermediler. Bizi gözaltına almak için gelmişlerdi.”
“Bizim arkamızda devlet var”
Begüm gözaltına alındıkları, sağlık kontrolüne götürüldükleri ve araç içinde geçirdikleri zaman içerisinde psikolojik ve fiziksel şiddet gördüklerini belirtti. Polisin kontrolsüz bir güç kullandıklarını söyleyen Begüm, gözaltında temel haklarının bile elinden alındıklarını belirtti:
“ Birden beni bileklerimden polisler tuttu ve neye uğradığımı şaşırdım, her şey çok hızlı ilerledi. Ben kolumu çektim, bir arkadaşım sayesinde kurtuldum ancak sonra tekrar yakaladılar. En son yere çöktüm o zaman da sürüklediler. Aşırı bir güç kullandılar. Nefes alamayan ve kriz geçirenler de oldu. Gözaltı arabasında çok sıkışıktık, bir kadın polis bizi ittirdi. Biz de yapılan bu muamele ardından ‘Nasıl kadınsınız, siz kadınlara neden böyle davranıyorsunuz? Yargılanacaksınız’ dedik. Bize ‘Bizim arkamızda devlet var’ dediler. Bize ailemizi arayabileceğimiz söylenmişti ancak bu hakkımız verilmedi. Polislerden rica minnet birkaç kişi ailesini aradı. İlaç kullanması gerekenlere ve tuvalete gitmek isteyenlere izin verilmedi.”
Begüm’ün vücudunda hâlâ ağrılar ve plastik kelepçe izleri var ancak morarma olmadığı için bunu hastane kontrolünde kanıtlayamadı.
Kadınlar, erkek polis tarafından sözlü tacize uğradı: “Bir dahaki sefere beceririm”
28 yaşında olan ve güvenlik nedeniyle adını vermek istemeyen bir kadın da gözaltında yaşadıklarını anlattı. Bir karar göstermeden gözaltına alındıklarını söyleyen kadın, polisin bu kadar güç kullandığı başka bir kadın eylemi olmadığını söyledi.
Ayrıca her iki kadın da polislerin kendilerine karşı alaycı bir tavır içinde olduklarını, sözlü taciz ve şiddete uğradıklarını belirtti:
“Gözaltı kararı olup olmadığını bilmiyoruz. Hiçbirimize tutanak imzalatılmadı ve eşyalarımız alındı. Bir erkek polis tarafından sözlü tacize uğradım. Elimi düzgün kelepçelemediği için elim gevşiyordu. Ben de ‘Siz yapamadınız bunu’ dediğim için bana tehditkar bir biçimde, ‘Bir dahakine beceririm’ dedi. Terbiyesiz olduğunu söylediğim zaman da benimle dalga geçer gibi cevaplar verdi. Hem psikolojik hem de fiziksel şiddete maruz kaldık. Yerde sürükleyerek gözaltına alınanlar, arabanın içinde kafası ezilenler vardı. Bu kadar fevri bir kadın gözaltısı görmemiştim. Bu tamamen şiddet idi.”
Bu sene düzenlenen 8 Mart eyleminde polisin daha fazla önlem aldığını söyleyen kadınlar, “Kadın mücadelesinden asla vazgeçmeyeceğiz” dedi.
