6 Şubat depreminde 11 il yerle bir olurken afetin 2. ayında can kaybı sayısı 50 bin 399’a ulaştı. Depremlerin araştırılması için kurulan Meclis Araştırma Komisyonu’na sunum yapan Prof. Dr. Kumral, afet bölgesinde çöken binaların çoğunda ucuz ve kalitesiz Suriye demirinin kullanıldığına dikkat çekerek, ‘Dayanıklılığı bizim demirlerin yarısı kadar’ dedi.
Kahramanmaraş’ta, 6 Şubat günü 7,7 ve 7,6 büyüklüğünde meydana gelen deprem 11 ilde büyük yıkıma neden oldu. Depremlerden yaklaşık 2 ay sonra acı haberler gelmeye devam ediyor. Türkiye’yi yasa boğan deprem felaketinde can kaybı 50 bin 399’a yükseldi. TBMM Deprem Araştırma Komisyonu’nda ölümlerin katlanarak artmasında, ucuz Suriye demirinin etkili olduğu tespiti yapıldı.
Milliyet gazetesinden Önder Yılmaz’ın haberine göre İstanbul Teknik Üniversitesi Rektör Yardımcısı Mustafa Kumral, “Yıkılan binaların çoğunun demirleri Türk yapımı değil. Ucuz olduğu için Suriye demirini kullanmışlar. Dayanıklılığı bizim demirlerin yarısı kadar değil” dedi.
Araştırma Komisyonu’na sunum yapan Nazmi Şahin, Kahramanmaraş merkezli son depreme kadar geçmiş beş depremde yapı denetimli binaların yıkılmadığını belirtirken, “Son depremde ise yapı denetimli 151 bin binadan yaklaşık 290’ı yıkıldı. Bunların yüzde 85’i de ikinci depremde yıkıldı” bilgisini verdi.
‘FAY YASASI GETİRİLSİN’
Prof. Dr. Hasan Sözbilir ise, yapı denetim mekanizmasının gözden geçirilmesi gerektiğini, yapı stoğuyla ilgili çalışmaların da bir an önce tamamlanmasının önemli olduğunu vurguladı. Yeni yapılacak kalıcı konutların yerlerine ilişkin de kritik açıklama yapan Sözbilir, şu ifadeleri kullandı:
‘DİRİ FAY ÜZERİNDEKİ YAPILAŞMA ÖNEMLİ PROBLEM’
“İşçilere ve ara elemanlara belli bir kalitede eğitim verilmesi gerekiyor. Diri fay üzerindeki yapılaşma önemli problem. İnsan yapımı her şey, diri fay üzerinde kesilip atılıyor. Sıvılaşma tehlikesi içeren zeminler üzerinde yapılaşma yapmadan önce o zeminin sıvılaşma tehlikesini ortadan kaldırmak gerekiyor. Fay yasası getirilirse, faydan sakınma şansımız var.”
Bölgede yıkılan binaların çoğunun 2000 yılı öncesi olduğunu belirten İstanbul Teknik Üniversitesi Rektör Yardımcısı Mustafa Kumral da, yıkımların sebebinin ise zeminden ve kullanılan malzemelerin kalitesizliğinden kaynaklandığını söyledi.
Kumral, Hatay’da kullanılan demirlerin Suriye’den getirildiğine dikkat çekerek, “Yıkılan binaların çoğunun demirleri Türk yapımı değil. Hatta yanlarında İskenderun Demir Çelik Fabrikası olmasına rağmen bir çok insan ucuz olduğu için Suriye demirini kullanmış. Suriye demirinin dayanıklılığı bizim demirlerinin yarısı kadar değil. Sonuçları ortada” dedi.
‘TÜRKİYE DEPREM TEHLİKE HARİTASI’ DEĞİŞTİRİLMELİ
İTÜ Jeoloji Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Cenk Yaltırak da, deprem faylarının sürekli hareket halinde olduğunu ve mevcut ‘Türkiye Deprem Tehlike Haritası’nın buna uygun olarak değiştirilmesi gerektiğini belirtti.
‘AHKAM KESEN’ AKADEMİSYENLER
İstanbul’un bazı yerlerinin zeminin kötü, bazı yerlerin zemininin ise Türkiye’nin en sağlam zeminlerinden olduğunu belirten Komisyon Başkanı Veysel Eroğlu, şunları söyledi: “Bir profesör kalkıyor ‘İstanbul’u terk edin, 500 kilometre uzağa gidin’ derse ben buna isyan ederim. Bunun yaptırımı yok mu? Bu ne biçim bilim adamı. Çıkıyor ahkam kesiyor. Çoluk çocuk korku içinde.”