Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada, SU-34 tipi uçağın dün TSİ 11.46'da hava sahasını ihlal ettiği ve ihlal öncesi uçağın Türk hava radar unsurlarınca defalarca Rusça ve İngilizce ikaz edildiği belirtildi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da ihlalle ilgili yaptığı açıklamada, 'Rusya'nın sonuçlarına katlanmak sorunda olduğunu ve Putin'le görüşmek istemesine rağmen geri dönüş olmadığını' ifade etti.
Dışişleri Bakanlığı'nın açıklamada şu ifadeler yer aldı:
"Ülkemizce ve NATO tarafından yapılan açık uyarılara rağmen, bu ihlal de RF'nin sorunların tırmanmasına yönelik eylemlerinin yeni ve somut bir göstergesidir. RF'ye, Türk hava sahasının, dolayısıyla NATO hava sahasının ihlal edilmemesi konusunda sorumlu davranmak için açık ve net çağrıda bulunuyoruz."
"Bu tür sorumsuzca davranışlar sonucu ortaya çıkabilecek arzu edilmeyen vahim gelişmelerin sorumluluğunun bütünüyle RF'ye ait olacağını bir kez daha vurguluyoruz. Bu hususlar dün akşam Bakanlığımıza davet edilen RF Büyükelçisine tekraren ifade edilmiş, bahse konu olan ihlal kuvvetle protesto edilmiş ve kınanmıştır."
Erdoğan: Putin'le görüşmek istedim, dönüş olmadı
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Rus savaş uçağının ihlaliyle ilgili yaptığı açıklamda, "Rusya, Türkiye'nin egemenlik haklarını ihlal etmeye devam etmesi durumunda sonuçlarına katlanmak zorunda kalacaktır. Putin ile görüşmek istediğimi belirttim ancak dönüş olmadı" dedi.
Erdoğan ayrıca, Rusya'nın Suriye sınırına yakın bölgelere yönelik hava saldırının 'endişe verici' olduğunu belirtti ve "Rusya'nın bölgedeki operasyonlarının terörle mücadeleyle ilgisi yok, tamamen Suriye rejimini ayakta tutma çabası" diye konuştu.
Türk Hava Kuvvetleri, 24 Kasım 2015 tarihinde Rus Hava Kuvvetlerine bağlı Sukhoi SU-24 tipi uçağı, sınırı ihlal ettiği gerekçesiyle düşürmüştü.
Uçak, Suriye Türkmen birliklerinin kontrolündeki Bayırbucak bölgesine düştü. Uçaktaki pilotlardan Rumyantsev Sergei Aleksandroviç paraşütle atladığı sırada muhalifler tarafından açılan ateşte öldürüldü.
Olayın ardından Rusya ile Türkiye arasında diplomatik ve ekonomik ilişkiler gerildi ve Moskova Ankara'ya karşı bir dizi ekonomik yaptırım getirdi.
