Rusya ve Esed Rejimi Saldırıları Nedeniyle Sınıra Göç Eden Sivillerin Sayısı 1 Milyonu Aştı

Suriye'nin kuzeyinde Rusya ve Esed rejiminin sivil alanlara yönelik saldırıları nedeniyle Türkiye sınırına kaçan sivillerin sayısı bir milyonu aştı.

Eklenme Tarihi: 26 Ağu 2019
2 dk okuma süresi
Güncelleme Tarihi: 26 Eyl 2024
Rusya ve Esed Rejimi Saldırıları Nedeniyle Sınıra Göç Eden Sivillerin Sayısı 1 Milyonu Aştı

Suriye'nin kuzeyinde Rusya ve Esed rejiminin sivil alanlara yönelik saldırıları nedeniyle Türkiye sınırına kaçan sivillerin sayısı bir milyonu aştı.

Suriyeli aktivist kaynaklara göre, İdlib'in güneyi ve Hama'nın kuzey kırsalında geçtiğimiz hafta yaşanan çatışmalarla birlikte devam eden Rusya-Esed rejimi bombardımanı nedeniyle Türkiye sınırına yönelik göç dalgasının boyutları arttı.

Bölgeden aktarılan son haberlere göre Türkiye sınırına yaklaşan sivillerin sayısı bir milyonu geçti.

Göç dalgası devam ediyor

Hama kuzey kırsalındaki muhalif varlığının sona ermesiyle birlikte bölgede yaşayan siviller İdlib'in güneyindaki bölgelere göç etmişti.

Ancak Rusya ve Esed rejiminin bu bölgeye yönelik kara ve hava bombardımanları nedeniyle bu sivillerin büyük bir kısmı daha kuzeye, Türkiye sınırında kurulan kamplara doğru göçe devam ediyor.

Rusya ve Esed rejimi bir süre önce siviller için güvenli koridor açtıklarını duyurmuştu. Ancak yerel kaynaklar hiçbir sivilin rejim kontrolündeki bölgelere gitmeyi tercih etmediğini, bunun aksine kuzeye doğru göç ettiklerini aktarıyor.

İdlib'de sivil alanlarda bulunan hastaneler, tıbbi merkezler, fırınlar, okullar, camiler gibi alanlar Rusya ve Esed rejimi tarafından doğrudan hedef alınıyor.

Nisan ayı başından bu yana sürekli olarak artan Rusya-Esed rejiminin hava ve kara bombardımanları, yerini kapsamlı kara saldırısına bırakmıştı.

Hama kuzey kırsalından İdlib'e doğru ilerleyen Rusya destekli rejim güçleri, Han Şeyhun beldesini ele geçirmişti.

Türkiye, Rusya ve İran, 4-5 Mayıs 2017'deki Astana toplantısında, İdlib ve çevresini "Gerginliği Azaltma Bölgesi" ilan etmişti. Ancak son saldırılarla birlikte mutabakatın geçerliliğini yitirdiği ifade ediliyor.