Şam ve Ankara arasındaki yakınlaşma ihtimali Suriye’deki Kürt grupları nasıl etkiler? 

Suriye’de Şam hükümetinin ardından en fazla toprağı elinde bulunduran ve Türkiye’nin son askeri operasyonlarının hedefi olan Kürt gruplar, Ankara ile Şam arasındaki yakınlaşma ihtimalinin kuvvetlenmesinden dolayı endişe duyuyor.  Aslında Suriye’de rejim muhalifi grupları destekleyen Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Suriyeli mevkidaşı Beşar Esad arasındaki ilişkiler Suriye’deki savaşın ilk yıllarından bu yana kopmuş durumda. Ancak Suriye’deki … Şam ve Ankara arasındaki yakınlaşma ihtimali Suriye’deki Kürt grupları nasıl etkiler?  Devamı »

Eklenme Tarihi: 24 Kas 2022
1 dk okuma süresi
Güncelleme Tarihi: 24 Kas 2022
Şam ve Ankara arasındaki yakınlaşma ihtimali Suriye’deki Kürt grupları nasıl etkiler? 

Suriye’de Şam hükümetinin ardından en fazla toprağı elinde bulunduran ve Türkiye’nin son askeri operasyonlarının hedefi olan Kürt gruplar, Ankara ile Şam arasındaki yakınlaşma ihtimalinin kuvvetlenmesinden dolayı endişe duyuyor.

Aslında Suriye’de rejim muhalifi grupları destekleyen Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Suriyeli mevkidaşı Beşar Esad arasındaki ilişkiler Suriye’deki savaşın ilk yıllarından bu yana kopmuş durumda. Ancak Suriye’deki Kürt bölgelerine hava saldırıları düzenleyen ve kara harekatı başlatma tehdidinde bulunan Erdoğan, çarşamba yaptığı açıklamada Suriye lideri ile bir görüşmenin “mümkün” olduğunu söyledi. Bu da dengelerin Kürt grupların aleyhine değişmesi ihtimalini güçlendirdi.

Siyasi ve ekonomik ortaklıktan “katil Esed”e

Suriye’de 2011 yılında çatışmalar başlamadan önce Ankara, Şam’ın ayrıcalıklı bir siyasi ve ekonomik ortağıydı ve iki ülkenin cumhurbaşkanlarını birbirine bağlayan dostane bir ilişki vardı.

Ancak Suriye’deki halk ayaklanması başladığında Türkiye müttefikine demokratik reformlar yapması tavsiyesinde bulunmuş, ardından da “kan dökülmesini önlemek için geri adım atması” çağrısında bulunmuştu.

Mart 2012’de Türkiye Şam’daki büyükelçiliğini kapattı ve Erdoğan Beşar Esad’ı “katil” ve “terörist” olarak nitelendirmeye başladı.

Ankara daha sonra Suriyeli siyasi muhalif gruplara kucak açarak silahlı isyancıları desteklemeye başladı.