Çocukların fiziksel ve zihinsel güvenlikleri açısından zararlı olabileceği gerekçesiyle bu durumdan derin endişe duyulduğunun belirtildiği 'Danimarka 70 Suriyeli çocuğun geleceğini feda ediyor' başlıklı açıklamada şu ifadelere yer verildi:
"Şam bölgesinden yüzlerce Suriyeli mülteci, Danimarka'daki oturma izinlerini kaybetme riskiyle karşı karşıya, bu da onları on yıldır çatışmaların devam ettiği Suriye'ye geri gönderilme riskiyle karşı karşıya bırakıyor. Save the Children, sürecin ilk aşamasında yaklaşık 70 çocuğun (oturumunun) reddedildiğini ve şu anda ikinci bir nihai kararı beklediklerini doğrulayabilir. Eğer aldıkları ret kararı teyit edilirse, aileler ve çocukları ya Suriye'ye geri dönme konusunda Danimarka makamlarıyla işbirliği yapmak ya da süresiz olarak geri gönderme merkezlerine yerleştirilmek zorunda kalacaklar."
Açıklamada vakfın Mart ayında Türkiye, Hollanda, Suriye, Lübnan ve Ürdün'deki 1900 çocuk ve bakıcı ile görüştüğü ve yapılan mülakatların ardından çocukların Suriye'de bir gelecek görmediği sonucunun ortaya çıktığı bilgisine yer verildi.
Keza BM Mülteci Ajansı'nın (UNHCR) da geçtiğimiz günlerde Suriye'nin bazı bölgelerinde çatışmalar dursa bile ülkenin, mültecilerin geri dönüşü için hala çok güvensiz olduğunu bildirdiği raporuna atıfta bulunuldu.
Vakfın Orta Doğu ve Kuzey Afrika Temsilcisi Anne Margrethe Rasmussen, “Çocuklar hatırlamadıkları ve hala güvenli olmayan bir ülkeye dönmek zorunda kalma riskiyle karşı karşıyalar. Çatışmalarda hiçbir sorumluluğu olmayan çocuklar, yetişkinlerin yarattığı bir krizin kurbanı oluyor. Suriye'ye olası bir dönüş onurlu, gönüllü ve güvenli olmalı. Çatışma bitmeden ve geri dönecek insanlar için garanti verilmeden bu gerçekleşemez. Suriye'de derin bir ekonomik kriz var. Gıda fiyatları yüksek. Ailelerin, çocukların ihtiyaç duyduğu yiyecekleri almaya parası yetmiyor." sözleriyle yetkililere tepki gösterdi.
"Ebeveynlerini ülkeyi terk etmeye zorlamak için çocukları geri gönderme merkezlerine yerleştirmek, zihinsel sağlıklarını ve gelişimlerini derinden etkileyecektir." denilen açıklamanın devamında, "Suriyeli çocukların kendilerini güvende hissetme hakları var ve tekrar kaçmak zorunda kalma korkusuyla yaşamamalılar." ifadesine yer verildi.
Danimarka'nın Mülteci Sözleşmesini imzalayan ilk ülke olduğunun hatırlatıldığı vakfın açıklamasında şöyle denildi:
“Danimarka, 1951'de Mülteci Sözleşmesini imzalayan ilk ülkeydi. Şimdi insanları güvenli olmaktan uzak bir yere geri göndermek için ilk adımı atarak tehlikeli bir emsal oluşturuyor."
Danimarkalı yetkililerin çocukları dinlemesi gerektiğinin altı çizildiği açıklama şu cümlelerle sona erdi:
"Suriyeli çocukların çoğu ülkede bir gelecek görmüyor. Son araştırmamız Lübnan, Ürdün, Türkiye ve Hollanda'daki Suriyeli mülteci çocukların yüzde 86'sının ebeveynlerinin ülkesine dönmek istemediğini ortaya koydu. Suriye'de ankete katılanlar arasında bile üçte biri başka yerde yaşamayı tercih edeceğini söyledi. Basitçe söylemek gerekirse, Suriye mültecilerin geri dönüşüne hazır değil ve çoğu çocuk orada olmak istemiyor. Danimarkalı yetkililer onları dinlemeli."