ABD Dışişleri Bakanlığı’nın Kongre’ye sunacağı, Uluslararası Narkotik Kontrolü Strateji Raporu’nda “Tanınmış mafya lideri Sedat Peker’in, iktidardaki AKP’ye yakın bir Venezuela-Türkiye kokain bağlantısı iddiasıyla yayılan yolsuzluk söylentileri yaygın” ifadeleri kullanıldı.
BOLD – Sedat Peker, geçen sene yayınladığı ifşa videolarıyla gündemi sarsarken yargı bu iddialara kulak tıkadı.
Peker, İçişleri Bakanı, milletvekilleri, siyasi yakınları ve gazetecilerin mafya ile olan bağlantılarının yanı sıra Türkiye üzerinden yürütülen kokain trafiğine dair önemli açıklamalarda bulundu.
Bu iddialar ABD Kongresi yolcusu.
ABD Dışişleri Bakanlığı’nın her yıl Kongre’ye sunduğu Uluslararası Narkotik Kontrolü Strateji Raporu yayımlandı. “Uyuşturucu ve Kimyasal Kontrolü” ile “Para Aklama” başlıkları altında, iki cilt olarak yayımlanan raporda Türkiye ve KKTC ile yönelik eleştirilere yer verildi.
Kısa Dalga’dan Beril Köseoğlu’nun haberine göre, raporun uyuşturucu kontrolü bölümünde Türkiye, yeterli önlem almamakla eleştiriliyor. “Asya ile Avrupa’nın birleştiği noktada bulunması ve yasadışı finansı ele almak konusunda yeterli kontrol yapmaması nedeniyle Türkiye, yasadışı uyuşturucu kaçakçılığının önemli bir transit ülkesi” denilen raporda, özellikle Afganistan’dan Avrupa’ya gönderilen afyonun ve Avrupa’da üretilip Asya’ya gönderilen sentetik uyuşturucuların Türkiye üzerinden geçtiği belirtiliyor.
VENEZUELA İDDİASI RAPORDA
Raporda, Türkiye’nin yasadışı haşhaş ekimini ve morfin üretimini sıkı bir şekilde kontrol ettiği belirtilse de “Fakat tanınmış mafya lideri Sedat Peker’in, iktidardaki AKP’ye yakın bir Venezuela-Türkiye kokain bağlantısı iddiasıyla yayılan yolsuzluk söylentileri yaygın” ifadeleri yer alıyor. Türkiye’nin uyuşturucuyla mücadele politikasında tedaviden ve kullanımı önlemekten çok operasyonlara önem verildiği belirtilirken, “Hükümet büyük ölçüde, terör şebekelerinin özellikle İran ve Afganistan üzerinden eroin kaçakçılığına dahil olmasına odaklanırken, büyük Türk suç örgütleri daha az incelemeye, engellemeye ve kovuşturmaya tabi tutuluyor” ifadeleri kullanıldı.
PARAVAN ŞİRKETLERE DİKKAT ÇEKİLDİ
ABD Dışişleri Bakanlığı raporunun para aklamayla ilgili kısmındaysa, Türkiye’deki yasaların uluslararası standartlarda olduğu ama uygulamada sorunlar yaşandığı vurgulandı. Raporda, “Uygulamanın zayıf kalması, etkili para aklama soruşturmalarının ve cezaların çok az olmasına yol açmaya devam ediyor” denildi.
“Türkiye’nin ulusal risk değerlendirmesinde en yüksek para aklama riskini ortaya çıkan suçlar uyuşturucu kaçakçılığı, göçmen ve yakıt kaçakçılığı ve insan kaçakçılığı oluşturuyor” denilen raporda, “Türkiye Afganistan’dan Avrupa’ya yasadışı uyuşturucu kaçakçılığı için kullanılan Balkan rotasının bir parçası ve Suriye ile İran’dan göçmen kaçakçılığı için de bir koridor. Yasadışı kazancı meşru gelir olarak göstermek için paravan şirketler kullanılıyor” ifadelerine yer verildi.