Semra Kuytul Hocahanım, dün bayanlara yönelik gerçekleştirdiği tefsir dersinin ardından kendisine yöneltilen soruları cevaplandırdı. Hocahanım; “Kapanan öğrenci evleri hususunda son durum nedir? Sosyal medyada 40 binin üzerinde ceza kesildiği haberi dolaşıyor. Bu konuda bir bilginiz var mı?” şeklindeki sorulan soruya verdiği cevapta; para konusunda bir yanlış anlaşılma olduğunu söyleyerek konuya açıklık getirdi. Ayrıca öğrenci evlerinin mühürlenmesi hakkında sosyal medyada ve bazı haber sitelerinde olayın “öğrenci evi süsü verilmeye çalışılmış” gibi çarpıtıldığına dikkat çekerek “Böyle bir şey yok!” dedi. Semra Kuytul Hocahanım’ın açıklamaları şu şekilde;
PARA CEZASI KONUSUNA AÇIKLIK
Kapanan öğrenci evleri hususunda son durum nedir? Sosyal medyada 40 binin üzerinde ceza kesildiği haberi dolaşıyor. Bu konuda bir bilginiz var mı? Şöyle bir bilgim var, sosyal medyada dolaşan her bir ev sahibine ya da kira kontratı yapan her bir öğrenciye 41 bin TL civarında ceza kesildiği konusunda bir yanlış anlaşılma var. Evi mühürlenen kardeşimizin izahatında bize 41 bin TL para cezası ifadesi var dedi. Bu şöyle bir şey, dosyayı bir avukata incelettirdiğimiz zaman görmüş olduk aslında.O kişiye gelen tebligatta ismi yazıyor ve alt tarafta da 41 bin TL yazıyor ama bu evler Furkan Vakfına ait yurt olarak kapatıldı için o isimde kiralandığı her bir daire adına Furkan Vakfına para cezası kesilmiş oluyor. Böyle bir karışıklık olmuş. O kişiler kendilerine para cezası kesildiğini zannetmişler çünkü gelen tebligatta isimleri yazıyor, para cezası yazıyor ben de gördüm ama bir avukat inceleyince fark etti ki tebligat o kişiye geliyor ama o ev Furkan Vakfının kaçak yurdu kapsamında kapatıldığı için para cezası her bir daireye karşılık Furkan Vakfına kesilmiş oluyor. Dolayısıyla toplamda yaklaşık 250 bin civarı Furkan Vakfına ceza kesilmiş oluyor. Hayır kurumuna 250 bin TL para cezası kesilmiş oluyor. Bu durum böyle…
ÖĞRENCİ EVİ HUSUSUNDA DA SON DURUM
Bu öğrenciler kendi kiraladıkları evlerinden emniyet güçleri tarafından Furkan Vakfının yurdu kapsamına girdirilmek suretiyle, kim girdirdi, emniyete bu talimatı verenin kim olduğunu bilemem. Onlara Furkan Vakfının yurdunu mühürleyeceksiniz demişler onlar da gayet hızlı bir şekilde, yarım saatte boşaltın gibi bastırmak suretiyle evlerinden çıkardılar. Eş zamanlı bir operasyonla bu çocuklar kendi evlerinden çıkarılıyor ve aynı binada oturan iki aile de dahil…
Bu konuda sosyal medyada ve bazı haber sitelerinde olayı çarpıtmak suretiyle sanki buralara öğrenci evi süsü verilmeye çalışılmış gibi bir kapatma söz konusu… Böyle bir şey yok! Burası öğrenci evi o 2 daire de gerçekten (akrabaları, çevreleri var şahit olan herkese sorabilirler) aileler var. Evinden atılan kardeşimiz diyor ki; “benim evime denetleme yapılmadı” denetleme yapılsaydı ev süsü verilmeye çalışan bir öğrenci yurdu olmadığı, ailelerin orada düzenli bir şekilde yaşadığı görülecekti. Sanırım hiçbir öğrenci evine de bu süreçte denetleme yapılmamış. Önceden alınmış bir kararla "Furkan Vakfının yurdudur" denilerek bu öğrencilerin evleri kapatılıyor. Neden? Çünkü kanunda öğrenci evini kapatma diye bir madde yok dolayısıyla yurt kapsamına girip kapatma gibi büyük bir zulüm var ortada.
BU ÖĞRENCİLERE BİZ SAHİP ÇIKTIK
Bu öğrencilere biz ilk gün sahip çıkmak istedik. Çünkü bizi sevdikleri için başlarına bu geldi. Furkan Vakfına yapılan operasyonun devamı gibi gerçekleştirildi. O yüzden biz onlara sahip çıkıp yardım etmeye çalıştık. Evlerimize almak istedik, ilk gece gelmek istemediler, olayın şokunu yaşıyorlardı. Sonrasında bazı kardeşlerimiz evlerine aldılar. Bunun yanı sıra bu öğrenciler kapının önünde mührün açılması amaçlı beklemeye devam ediyorlar, bekleyeceklerini de söylüyorlar. Ben de ara ara yanlarına gidip ziyaret ediyorum. "Bu ev bizim hakkımız bu yanlıştan dönülecektir" diye bekliyorlar.
