Siyonist aktivistler: “Yahudi üstünlüğünün olduğu yerde demokrasi olmaz”

İsrailli aktivistler, Binyamin Netanyahu hükümetinin aşırı sağcı politikalarını protesto etmek için Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir’in evinin bulunduğu yasa dışı Yahudi yerleşiminde gösteri düzenledi. İşgalci İsrailli insan hakları aktivistleri, işgal altındaki Batı Şeria’nın El Halil kentindeki yasa dışı Yahudi yerleşim birimi “Kiryat Arba”da, İsrailli Bakan Ben-Gvir’in evinin yakınlarında toplandı. Protestocular, “Itamar Ben Gvir: Ulusal Terörizm … Siyonist aktivistler: “Yahudi üstünlüğünün olduğu yerde demokrasi olmaz” Devamı »

Eklenme Tarihi: 26 Ağu 2023
3 dk okuma süresi
Güncelleme Tarihi: 26 Ağu 2023
Siyonist aktivistler: “Yahudi üstünlüğünün olduğu yerde demokrasi olmaz”

İsrailli aktivistler, Binyamin Netanyahu hükümetinin aşırı sağcı politikalarını protesto etmek için Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir’in evinin bulunduğu yasa dışı Yahudi yerleşiminde gösteri düzenledi.

İşgalci İsrailli insan hakları aktivistleri, işgal altındaki Batı Şeria’nın El Halil kentindeki yasa dışı Yahudi yerleşim birimi “Kiryat Arba”da, İsrailli Bakan Ben-Gvir’in evinin yakınlarında toplandı. Protestocular, “Itamar Ben Gvir: Ulusal Terörizm Bakanı”, “İşgal ettik, sustuk, işgal edildik”, “İşgale karşı bir aradayız” yazılı pankart ve dövizler taşıdı. “El Halil: Ben-Gvir, apartheid ve yargı düzenlemesinin adresi” yazılı bir pankartta da protestocular, bu Filistin kentinin, İsrail’in yasa dışı Yahudi yerleşim politikalarından en fazla zarar gören yerlerden biri olduğuna dikkat çekti. Gösteriye “Şimdi Barış” (Peace Now) ve “Breaking the Silence” gibi Yahudi insan hakları örgütleri ve hareketler de destek verdi.

“Yahudi üstünlüğünün olduğu yerde demokrasi olmaz!”

İsrailli STK’lar, Başbakan Binyamin Netanyahu öncülüğündeki aşırı sağcı koalisyon hükümetinin tartışmalı yargı düzenlemesi ile demokrasiye zarar vermesinin esas kaynağının Filistin’deki işgal olduğuna dikkati çekti.

Gençlik yıllarından beri ırkçı görüşleri ve şiddet eylemleriyle adından söz ettiren İtamar Ben-Gvir, katliamın ardından Goldstein’a destek vermiş, ondan “kahraman” olarak söz etmiş, hatta evinin salonuna Goldstein’ın resmini asmıştım. Filistin topraklarındaki Batı Şeria ve Doğu Kudüs, 1967’den beri İsrail işgali altında bulunuyor. Batı Şeria ve Kudüs’teki yaklaşık 300 yasa dışı ve kaçak yerleşim biriminde, yaklaşık 700 bin Yahudi yerleşimci yaşıyor. Uluslararası hukuka göre Batı Şeria ve Doğu Kudüs’teki Yahudi yerleşim birimleri yasa dışı sayılıyor.

Goldstein, tarihe “El Halil Camisi (Harem-i İbrahim) Katliamı” olarak geçen, işgal altındaki Batı Şeria’nın El-Halil kentindeki camiye 25 Şubat 1994’te düzenlediği terör saldırısında, ibadet eden Müslümanlara ateş açarak 29 Filistinliyi şehit etmiş, 150’den fazla kişiyi yaralanmıştı. Goldstein, Müslümanlara karşı eylemleriyle bilinen ve İsrailli aşırı sağcı Meir Kahane önderliğindeki Kach terör örgütünde 1990’a kadar aktif olarak bulunmuştu.

Gösteriye müdahale eden polis, Şimdi Barış kuruluşunun Faaliyet Direktörü Alec Yefremov’u gözaltına aldı. İşgalci İsrail polisleri ayrıca, protesto sırasında, Yahudi terörist Baruch Goldstein’ın “Meir Kahane Anıt Parkı”nda yer alan mezarını korumak için başında bekledi. Baruch Goldstein ve Kiryat Arba yerleşimindeki parka adı verilen Meir Kahane, Filistinlilere karşı terör eylemlerinde bulunan ve liderlik eden isimler olarak biliniyor.

Yargı düzenlemesinin “apartheid hedeflerinin” gözardı edilemeyeceği vurgulanan açıklamada, bu nedenle, protestonun, “Kiryat Arba yerleşiminde, mesihçi ve yerleşimci darbeyi protesto etmek için düzenlendiği” vurgulandı. Açıklamada, “Yahudi üstünlüğünün olduğu yerde demokrasi olmaz!” ifadelerine yer verdi. Öte yandan İsrail polisi, protestocuların bakanın evine yaklaşmalarına izin vermedi.

Şimdi Barış adlı kuruluştan protestoya ilişkin yapılan yazılı açıklamada, “Yargı darbesi birdenbire ortaya çıkmadı; bunun kökenleri işgal altındaki Batı Şeria’ya dayanmaktadır.” ifadelerine yer verildi

Goldstein, Müslümanlara karşı eylemleriyle bilinen ve İsrailli aşırı sağcı Meir Kahane önderliğindeki Kach terör örgütünde 1990’a kadar aktif olarak bulunmuştu